Ahmet Hakan’dan Tarkan ve Cem Yılmaz’a Yapılan Baskılara Eleştiri

Ne oluyor birader? “Söyletme mecburiyeti timleri” mi oluşturdunuz memlekette? Ne iş?

Tamam, Kazdağları için duyarlılık belirtmiş olabilirler… Bu durum onlara her konuda duyarlılık belirtme mükellefiyeti mi yüklemiş oluyor? Bu nasıl mantıktır?

Vatana bağlılığın tek ölçüsü sosyal medyada klişe mi klişe bir mesaj sallamak mıdır? Belki de adamlar böyle bir samimiyetsizliğin içine girmek istemiyorlardır. Ne yani? Olamaz mı?

Konuşunca vatansever, susunca vatan haini… Bu mudur yani? Vatanseverlik ile vatan hainliği arasındaki makası bu kadar daraltırsanız ortada vatan mı kalır? Aklınızı niye başınıza almıyorsunuz?

“Mehmetçiğin yanındayız” deseler… “Hadi oradan!” diyerek üstlerine çullanmayacağınız garantisi var mı? Adım gibi eminim: Konuşsalar da sizin elinizden kurtulamazlar!

Sizin derdiniz birlik beraberlik havası oluşturmak falan değil ki… Sizin derdiniz vaktiyle hoşunuza gitmeyen tutumlar almış sanatçılara had bildirmek…

Hem bu adamların görevi midir harekât demeci patlatmak? Onlar demeç patlatmayınca harekât akamete mi uğruyor?

Oturduğun yerden iki tane mesaj sarkıt, sonra da bütün görevini yapmış gibi kenara çekil… Belki de böyle bir duruma düşmek istemiyorlardır. Ne yani? Olamaz mı?

“Ama başka konularda konuşuyorlardı” mı diyorsun? İyi ama sen de başka konularda susuyordun? O ne olacak?

KOLPACILIK NEDİR?

BEN diyorum ki…

PKK’nın bir terör devleti kurma çabasının nasıl engelleneceğine dair tek bir fikri bile olmayanın…

“Savaşa hayır” demesi kolpacılıktır.

Ben diyorum ki…

Terör baronlarının yöneteceği bir terör devletiyle nasıl komşu olunacağını iki dakika bile düşünmeyenlerin…

“Savaşa hayır” demesi kolpacılıktır.

*

Ben diyorum ki…

PYD’nin Suriye’yi parçalamasına karşı ne yapılacağına dair söyleyecek tek bir cümlesi bile olmayanın…

“Savaşa hayır” demesi kolpacılıktır.

*

Ama ben şunu da diyorum:

Dileyen dilediği gibi kolpacılık yapabilmelidir.

Kaynak: Hürriyet, Ahmet Hakan