RöportajlarSanatçı Röportajı

Buse Özde: Bir Tane Bile Negatif Dönüş Yok

Müzik piyasasının genç yeteneklerinden Buse Özde ile müzik kariyeri ve yaşam öyküsü hakkında merak edilenleri konuştuk.

Merhaba Buse Hanım Müzikonair’a hoş geldiniz. Sizi daha iyi tanımak adına biraz kendinizden bahseder misiniz?

Merhabalar, hoş buldum. Her birinizin enerjisi mükemmel söylemeden geçemeyeceğim, ismim Buse , 1996 yılının 16 Ekim günü Çanakkale’de doğdum, orada büyüdüm tüm okul hayatım ve çocukluğum Çanakkale de geçti. Okul hayatında çok başarılı bir öğrenciydim. Ders notlarım, çeşitli yetenek yarışmaları, spor yarışmaları aklınıza hangi alan geliyorsa, okul tiyatroları şiirler gibi gibi neredeyse her alanda bir şeyler denediğim veya başardığım oldu. Üniversite için yurt dışı planı yaparken kendimi Edirne Trakya Üniversitesi’nde buldum. Mükemmel olmasa da çok güzel giden bir gençlik yılları geçirdim orada. Okul başarılarıma ‘burada dur’ dedim.

2. Müzik ile tanışmanız nasıl başladı ve ne zamandan beri ilginiz vardı?

Okuduğum yıllarda sahneler alırdım, ek işlerde çalışırdım. Bir süreden sonra kendimi ileride nerede görmek istediğimi kendim ile konuştuğumda ise bunun tamamen müzik olduğunu anladım. Rotamı tamamen müziğe çevirdim. 5 yıl kadar Edirne – İstanbul arasında yaşadım diyebilirim. Önce serüvenim müzisyen arkadaşlarım ile sosyal medyaya cover videolar yükleyerek başladı, sırasıyla bir çok aranjör ve müzik insanıyla tanışma fırsatı yakaladım. En önemlisi ise hiç dilimden düşürmediğim sevgili Berk İşgören.

Benim öğretmenim. Aynı zamanda sıkı dostum. Her türlü yönlendirmesi ve beni adım adım geliştirmesiyle ilk teklimiz “ Bal “ şarkısını çıkardık. Gelirini sokak hayvanlarına bağışladığımız şarkımız sosyal medyada hızla sevildi. Arkasından müzik piyasasına ayak uydurmak amaçlı “Gel Diyemem“ şarkısını , ve benim hayatımda ilk kez şarkı yazıp besteleyebildiğim gözümün bebeği “Ruhumu Sar “ ile devam ettik.

Bende yeri önemlidir. Sonrasında Berk, bana yıllar önce besteledikleri “ Yok Ben Diye Biri “ şarkısını dinlettiğinde anladım ki bu benim ruhumun da bildiği hep içinde olmak istediğim müzik türünün ta kendisiydi. Büyük bir heyecan ve emek ile sevgili Samsun Demir prodüktörlüğünde hayat buldu. Yani şu şekilde özetleyebiliriz, çok küçük yaşlarımdan yani ilkokul yıllarımdan itibaren bir şekilde müziğin içerisindeydim. Ve kendimi teslim etmeye karar verip, müzik konusundaki tüm adımlarımı tek tek atmaya başladım ve devam ediyorum. Öğrenerek kendimi geliştirerek yürüyorum diyebilirim.

3. Yeni çalışmanız ‘Yok Ben Diye Biri’’ ile ilgili nasıl dönüşler aldınız? ve bu şarkınızda kimlerle çalıştınız?

Şarkımıza çok güzel geri dönüşler alıyoruz, bir tane bile negatif bir görüşe rastlamadım. Bu da bize doğru ve yakışan bir iş yaptığımızı kanıtlamış oluyor sanırım. Aranjesi ve projenin kontrolü tamamen Berk İşgören’e ait tüm eserlerimizde olduğu gibi kendisi beni asla yalnız bırakmadı. Yine sektörde tanıdığım bir şansım daha sevgili İzzet Güneş de yüreğini emeğini koyup bize yönetmenlik koltuğunda desteğini hiç esirgemedi. Sevgili Utku Ünsal ise mix&mastering süreçlerini üstlendi şarkımızın. Samsun Demir in destekleriyle de hayat buldu diyebilirim, süreçten ve ürünümüzden çok memnun ve mutluyuz açıkçası.

4. Kendi müzik tarzınızla ilgili neler söylemek istersiniz?

Aslında henüz şu tarz bir müzik yapıyorum diye bir iddiada bulunamayacak kadar da yeni olduğumu düşünüyorum. Sanırım doğru yönlendirilmeyi bekleyen bir yeteneğim. En azından ben öyle görüyorum. Bu güne kadar bir şeyler denedik imkanlarımız dahilinde, sevgili Erol Köse ile yollarımın kesişmesiyle sanırım bende benim için en doğru yolu keşfedeceğime olan inancımı taşıyorum. Bize dinleyicilerimiz “ pop “ türünü çok yakıştırdı. Değerli sanatçılarımıza benzetildim çoğu zaman; Derya Uluğ , Merve Özbey gibi isimlerle adım yan yana geldikçe o güzel seslerine ve kaliteli meslek hayatlarına benzetilmek benim için güzel bir duygu.

Kendimi müziğin tam içinde görebilmek için yıllardır savaşıyorum. Ruhum biliyor derim hep, müzik beni ben onu hep istedik. Onca engel ve kötü kalplere rağmen hak ettiklerimi hayatıma çekebilmek için elimden ne geliyorsa yapıyorum ve sanırım kendimi gelen tepkilere göre, Türkçe pop alanında kendimi geliştirip adımı akıllara yerleştirebileceğimi düşünüyorum.

5. Konser programlarınız başladı mı? Ayrıca bir mekanda sahne alıyor musunuz?

Sahnelerimiz henüz başlamadı, fakat görüşmeler devam ediyor. Öngörü olarak beach club ve gece kulüplerinde sanırım buluşabileceğiz. Şimdilik gelen teklifler bu yönde.

6. Bildiğiniz gibi özellikle pandemi dönemiyle birlikte dijital sektörün yaygınlaşmasıyla şarkılar çok çabuk tüketilir oldu. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

Pandemi müziğin kaderini değiştirdi açıkçası, bir çok şu an ismini sıkça duyduğumuz sanatçılar aslında pandemi zamanında güzel bir yükseliş yakaladılar ben bunu sosyal medyayı etkili kullanmaya bağlıyorum. Birden fazla şey yapan bir çok şeyi yapamaz derler. Ben onlardan biri oldum bu süreçte. Bir yönlendirme veya bir desteğimiz olmadığı için bir çok şey denedik bizler de bu süreçte gücümüz yettikçe. Ama haklısınız hızlı bir tüketim ve ticaret haline geldi ne yazık ki müzik derken keyifle dinleyip takip ettiğimi de belirtmek isterim.

7. Son olarak Müzikonair okuyucularına ve sizi sevenlere neler söylemek  istersiniz?

Yıllardır severek takip ediyorum sizleri, bende bir Müzikonair okuyucusu olarak söylüyorum ki, başarılarınızı takdir ediyorum. Bu keyifli röportajımızı sonuna kadar okuyan her güzel kalbe teşekkürlerimi iletiyorum.

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu