Müzik Haber, Radyo, Magazin, Güncel Gelişmeler, Son Dakika H

Türkiye’nin ilk özel radyosunun Radyo Bodrum olduğu ortaya çıktı!..

Daha önce Türkiye’nin ilk özel radyosu olduğunu iddia eden radyo kanallarına göndermede bulunan deneyimli radyo yöneticisi Ender Uslu, Radyo Bodrum’u nasıl kurduklarını anlattı!..

İŞTE ENDER USLU’NUN ÇARPICI AÇIKLAMALARI :

6 Mart ’92 Tarihli gazete kupürü. Bu tarihten bir ay öncesine dayanır ilk yayın… Hani “Biz ilk özel radyoyuz” diyenlere kapak olsun…
TÜRKİYE’NİN İLK ÖZEL RADYOSU “RADYO BODRUM” NASIL KURULDU
1991 Yılının son Günü 31 Aralık’da Sanayi Sitesin’deki Merhaba Gazetesi’nde günlük işlerimizi yapmakta iken Belediye Başkanımız Emin Anter geldi…
Arada çıkıp gelirdi; Şimdi de yeni yılımızı kutlamaya gelmiş. Çay ikram ettik laflıyoruz. Bir ara döndü dolaştı söz Türkiye’de yeni başlayan özel televizyon yayıncılığına geldi. INTERSTAR diye bir televizyon yeni yayına başlamış. Belediyeler de kendi ceplerinden vericiler alıp bu televizyonu seyrettiriyorlardı. Bodrum’da da bu böyleydi. Yoksa televizyonun Türkiye’nin her tarafına yayınını götürecek güçleri henüz yoktu.
Başkan Anter lafın arasında “Yahu Ender… Şu vericiden gece tam 12 de ben Bodrumluların yeni yılını kutlayamaz mıyım?” dedi. “Teknik olarak kutlayabilirsiniz” dedim. “Bir video kaydı yapıp dağdaki vericinin uydu girişine geçici süreliğine video oynatıcısını bağlayıp play tuşuna bakar her şey” diye konuştum. Başkan çok heveslendi ve hemen bunu gerçekleştirelim diye talimat verdi yanındaki belediye elemanlarına. Ben başkanın bu meraklı duruşuna sığınıp konuyu konuşmayı sürdürdüm. Özetle şöyle konuştum:
“Başkan, madem böyle konulara açıksınız hadi gelin biz de Bodrum Belediyesi olarak bir RADYO istasyonu kuralım. “ Hemen üzerine atladı rahmetli bu fikrin. Benden de rica etti “Lütfen araştır ve bu radyoyu sen kur.”
Benim de bir İstanbul seyahatim olacaktı yakında. “Tamam Başkan İstanbul’a gittiğimde bakacağım.” dedim… Aradık taradık kimsenin haberi yok radyo vericisinden. Zülfü Livaneli tanıdığımızda ona bahsettim konuyu. Dedi ki “Mehmet Duru diye bir arkadaşımız var. Ben onun stüdyosunda kayıt yapıyorum. Yarın gel Mecidiyeköy’e seni tanıştırayım. Olsa olsa o sana yardımcı olur.”
Gittim ertesi günü. Oturduk konuştuk. Onun da radyo vericileri konusunda hiç bir bilgisi ve fikri yoktu.
Artık İstanbul’dan ayrılma zamanı gelmişti. Sehpanın üzerindeki gazeteyi karıştırıken bir küçücük ilan gördüm. Televizyon vericileri, daha doğrusu o zamanki adı “yansıtıcı” idi bunların. Bu cihazlar ile ilgili bir küçük ilan idi bu ve ilanın en altında da küçücük yazılarla “FM vercisi bulunur” yazıyordu. Hemen ilandaki numarayı aradım. Radyo vericisi ile ilgili aradığımı söyledim. Atladım gittim yazıhanesine adamın. Hiç unutmam Mecidiyeköy’de Aksoy Hastanesinin arka sokağında Kral İş Hanının bodrum katında idi yazıhane ve sahibi Rahmetli Doğan Özrodoplu ile orada karşılaştık. Şu anda rakamları tam hatırlamıyorum ama Bodrum’a gelip kurması anteni vericisi her şeyiyle 30-40 milyon civarı bir para idi yanılmıyorsam. Başkana telefon edildi. Başkan hemen getirin ve kurun diye talimat verdi. Doğan Özrodoplu 15 metrelik bir anten direğini belediyenin çatısına kurulmasını istedi. Ertesi gün Doğan Bey’in Şahin marka arabasının bagajına koyduk alet edevatı ve Bodrum’a vardık.
6 Şubat 1992 tarihi idi. Belediye zabıtasının odasına koyduk verciyi. Bir de basit bir teyp bağladık. Oralardan da bir kaset bulduk. Radyo Bodrum anteninden yayınlanan ilk şarkı Bir Sezen Aksu şarkısı idi Firuze şarkısının olduğu kaset idi.
Hatta şöyle bir anımız var. Sevgili Kardeşim Galip Gür nasıl olduysa hemen duyuyor Radyo Bodrum’u, atlayıp geliyor. Müzik Direktörlüğümüzü de gönüllü olarak yapıyor. Sonraları da kendisi güzel bir pop müzik programıyla devamlı olarak radyomuza programlar yapmıştı.
Doğan Bey bir sürü frekans deniyordu. Türkiye’de henüz özel radyo yokyu ama Yunan Radyoları tüm güzel frekansları kapamışlardı. Bize ancan 103.2 frekansı temiz olarak kalmıştı.
Belediyenin Zabıta Memurlarının odasından yapılan yayın yetmemeye başladı. En alt kattaki yemekhane olarak tasarlanmış ama kullanılmayan bölüme bir ses geçirmez stüdyo yapmaya karar verdik. Ama ne ben ne de etrafımızdakiler bu stüdyonun nasıl olması gerektiği konusunda en ufak bir fikri yoktu. Dediler ki akşamları Atatürk Caddesindeki bir bara uzun saçlı bir çocuk takılıyor bazen. Kendisinin bir Alman Radyosunda çalıştığını söylüyor.
Bir gün o bara gidip kendisiyle karşılaştık. Gerçekten de Bir Alman Radyosuna yarı zamanlı savaş muhabirlikleri filan yapmış biri idi. İmran Yıldırım ile böylece tanışmış olduk. En azından radyo görmüş biri idi ve stüdyoların kurulmasında çok yardımcı oldu.
Daha sonra birileri dedi ki. TMT taraflarında bir yerlerde Berrin Özgürel diye biri TRT de çalışmış. Gittik kendilerini ziyaret ettik ve onu da kurucu ekipte olması için ikna ettik. Tabii ki Zeki Özkeskin Radyonun tüm safhalarında bizimleydi. Radyonun da her şeyiydi.
Bu arada esnaftan hediyeler yağıyor. Teypler, pikaplar, Televizyonlar vesaire…
Bir gün Rahmetli Hadigari Hakan “Abi” dedi “kullanmadığımız bir mikser var. Kocaman birşey. Belediye bir araç göndersin vereyim.” O kocaman mikseri aldık. Bunu kim kullanabilir ki diye düşünürken dediler ki Ortakent’de inzivaya çekilmiş bir abi var. O eskiden radyo reklamı işlerinde çalışmış ses kayıtçı imiş. Atladık gittik. Saç sakal biribirine karışmı gerçek bir adem baba ile karşılaştık. Sonradan çok canımız ciğerimiz oldu. Rahmetlinin hayata küsmüş olduğu bir dönem imiş. Ama Radyo Bodrum ona tekrar yaşama sevinci verdi. Savaş İnceer. Yakın zamanda kaybettiğimiz oyuncu Tomris İnceer’den henüz boşanmışlardı. Birlikte çok güzel işler yaptık .
Bir gün Halit Kıvanç hışımla girdi içeri. Neden ben yokum bu ekipte diye… Tabii ki oldu.
Rahmetli Zeki Müren fahri yayın danışmanımızdı. Duyduğu her hatayı üşenmeden telefon açar ve bizi uyarırdı.
Rahmetli Osman Tevfik Karasapan. Bodrum’a gelen tüm ünlüleri kolundan tutup canlı yayına sokardı.
Sevgili İlker Aygün. Belediye zabıta memuru iken resmi elbiselerini çıkarmış ve radyonun teknisyeni olmuştu.
Sevgili Emine Akgün de sekreterliğimiz yapardı.
Güzel günlerdi… Bir ilki başarmıştık. Bizden sonra Nisan Ayı idi sanırım. İstanbul’da Kent FM 101 kuruldu. Kurucusu İstanbul’da fikir almak için ziyaret ettiğim Mehmet Duru idi. Daha sonra da Osman Ataman’ın Genç Radyo’su Haziran’da kuruldu.
Ben Radyo Bodrum’u Temmuz’a kadar idare ettim. Daha sonra İmran Yıldırım ile birlikte başka bir Bodrum Radyosu “Eko FM” I kurmak için çalışmalara başladık.
Radyo Bodrum da özel radyolara yayın yasağı geldiği tarihe kadar yayınlarını sürdürdü. RTÜK Yasası ile birlikte 1994 yılında Belediyelere özel radyo televizyon kurma yasağı geldi. Radyo Bodrum da tamamen kapanmış oldu.