Site icon Müzikonair

Aslı Şafak | Bloomberg HT Radyo – İstanbul

asli-safak-bloomberg-ht-radyo-muzikonair

BloombergHT’nin ‘neşeli, usta’ ekonomisti Şafak, her gün BloombergHT Radyo’da da mikrofon başında… Aslı Şafak’ın Borsa Gündem’de Serap Sürmeli ile yaptığı röportajı aşağıdan okuyabilirsiniz!..

İŞTE O RÖPORTAJ!..

Her gün bir başka keyif
Ekrandaki son numarası, program ekürisine takılması. Günün gelişmelerini, gözlerden kaçan ayrıntılarını tiryakilik yaratan bir üslupla anlatırlarken, boom! Birden Cüneyt Başaran’a, gömleğinin yakasına laf atıyor! Seyirci ilgisi de boom! Artıyor…

“Aslı Şafak, bu, yapar” diyorum, her akşam Bloomberg HT nöbetindeyim, bir başka keyifle izliyorum…

3.Seans’ın müthiş DJ’si
Hiç unutmuyorum, dün gibi hatırımda; üç ay önce, nefis bir yaz akşamı, onu özgür kıyafetleri içinde, head set’ler göğüsünün üzerinde, bir şarkının sözlerini mırıldanırken görmüştüm. Bir an derinlemesine Türkiye’nin en iyi nostaljik mekanına, konuklara bakınca anladım ki DJ Aslı bir kıskançlık (!) yayıyordu etrafına. Ekranın gülen yüzü, gülümseten ekonomisti, o kahkaha, o enerji, o yükselen performans oradaydı, aralarındaydı. Dans, müzik, eğlence; pistteki muhabbet ikiye katlanmıştı. Altının, dövizin, faizin yerini müzik almıştı. Kah sevdiklerini, kah istekleri çalarken, ‘3. Seans’ın güzel kadını yerinde duramıyor, kıpır kıpır oynuyordu. Eğlence tavan yapıyordu.

Süprizin adı: Aslı Faslı
Zaman ne de çabuk geçiyor, baksana, 3 ay sonra bu kez Habertürk binasında, Bloomberg HT katındayım. Bana bir sürprizi varmış, Aslı Şafak’ı arıyorum. Köşedeki stüdyoyu işaret ediyorlar. Kapıdan içeriye süzülüyorum, aaa o dev kulaklıklar da ne, ne yapıyor öyle? Tepeden inen mikrofonla niçin dudak dudağa? Burası ne eğlence mekanı ne de o DJ. Hani müzik sesi?

Sürekli heyecan, sürekli hareket
Ufacık bir ipucu da vermiyor ki! Ekranda konuğuyla olay yaratan, ekonominin nefessiz bırakan yokuşlarında hayran kitlesine espirileriyle soluk aldıran, sert gündemi sözcüklerinin içinde yumuşatan Aslı Şafak stüdyoda, ben karşısında. “Ne yapıyor acaba?” diye yüksek sesli düşünüyorum içimden. Göz göze geliyoruz birden! Durmadan konuşuyor. Eller kollar çalışıyor. Koltuğa sığmıyor. Hiperaktif. Dönüyor, uzanıyor, ayağa kalkıyor. Sürekli heyecan, sürekli hareket. Tempo yüksek. Mimikler hayat dolu, belli ki, her cümlenin kalıbına giriyor, her kelimenin tansiyonunu taşıyor, her yorumun şiddetini yansıtıyor…

Radyocu Aslı Şafak
Merakım patladı, patlayacak, derken, dışarı çıkıyoruz. Gözleri pırıl pırıl, sesi neşeli, elleri sıcak, tıpkı yüreği gibi. Yorgunluk belirtisi sıfır. Mutluluk aşılıyor. Ve anlatıyor: “Bloomberg Radyo’da program yapıyorum…”

Hafta içi hergün 12.00-14.00 arası “Aslı Faslı” da dinleyicileriyle buluşuyor Şafak. Her anı interaktif kokuyor. “Burada paranın gülen yüzünü gösteriyoruz aslında” diyor, ekliyor: “Daha halka dokunan konularla karşılarında olalım istedik…”

“Peki, işadamından esnafa, öğrenciden ev kadınına radyo dinleyicileri ne düşünüyor acaba programın hakkında?” diye sormaya hazırlanıyorum, sözümü havada kesiyor, çığ gibi büyüyen tepkiyi önüme getiriyor: “Yeni bir dinleyici kitlemiz oluşuyor. Arayan arayana. Sohbet ediyoruz, çok keyif aldıklarını söylüyorlar. Daha dün, Erzurum’dan Dadaş Turizmin otobüs şoförü aradı. Şehirlerarası yolculukta, bütün yolculara beni dinletmesi çok hoşuma gitti. İnanılmaz duygulandım… ”

‘Tamamen duygusal!’ bir başka konuya ise espriyle karışık dalıyor: “Biliyor musun, radyoculuğu çok sevdim. O kadar ki, TV’den kazandığımı bu mikrofondan kazanacağımı bilsem bu işte devam ederim…”

Onu dinliyorum, gözlerim kapalı…

Vakit geliyor, tekrar içeri girecek, kulağıma adeta fısıldıyor: “Nişantaşı Üniversitesi’nden teklif geldi, Hoca oldum. Gençlere, Türkiye Ekonomisi dersi veriyorum…”
Şaşkınlığım duble oluyor. Radyocu’dan sonra bir de akademisyen Aslı. Bir koltukta üç karpuz. Kocaman bir enerji tüm bedenine yayılıyor, hissediyorum.
Geriye dönüyor, kapıyı çekiyor, “Aslı Faslı” kaldığı yerden devam ediyor.
Bloomberg HT katındayım. Bir koltuğa oturuyorum. Biliyorum, Aslı Şafak orada, kapının arkasında. Telefonumda, Bloomberg HT Radyo 92.7’yi buluyorum. Kulaklığımı takıyorum, arkama yaslanıyorum…

Aslı Şafak’ı dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir dolar rüzgarı esiyor
Yavaş yavaş sallanıyor
Hisseler, borsada
Uzaklarda çok uzaklarda
Analistlerin faiz bombaları
Aslı Şafak’ı dinliyorum, gözlerim kapalı…

PARANIN GÜLEN YÜZÜNÜ GÖSTERİYORUZ

-Nereden çıktı bu radyoculuk?

-Bu radyo fikri uzun zamandan beri düşünülen bir şeydi. Bloomberg HT Radyo’nun başına da uzun yıllar radyoculuk yapmış olan Açıl Sezen getirildi. Aslında Bloomberg kurulduğundan beri bir radyomuz vardı. Ama o radyo televizyonla ortak yayın yapan bir radyoydu. Kuruluşumuzun üstünden 6 yıl geçti ve radyomuzla beraber ‘daha çok insana ulaşalım’ denildi. Bloomberg HT Radyo 92.7 frekansından İstanbul’da ve internet üzerinden de dünyanın her yerinden dinlenebiliyor. Bir de android ve iPhone için BloombergHTlive aplikasyonu indirebilirler. Onu indirdikleri zaman tablet ve telefonlarından hem televizyonu hem radyoyu dinleyebiliyorlar. Bu arada bir tuşla da radyoya canlı yayına bağlanabiliyorlar.
Bakın televizyon tek taraflı bir şey, her ne kadar sosyal medyayı kullanıp twetlerle seyirciyle interaktif bir yayın yapmaya çalışsak da telefonla bizi arayabilsinler, karşılıklı konuşabilelim istedik. 5 Ekim’de yayına başladık ve çok iyi gidiyor. Hafta içi her gün sabah saat 07.00-08.00 arası Hande Demirel oluyor “İşbaşı” programıyla. Sonra saat 12.00-14.00 arası ben oluyorum “Aslı Faslı” programıyla. 17.30-19.30 arası da Açıl Sezen “Parasal Gevşeme” ile dinleyicileriyle buluşuyor. Ve ondan sonra bayrağı saat 19.30-21.00 arası Barış Esen “Barışın Sesi” programıyla devralıyor.

Bloomberg HT Radyo’da paranın gülen yüzünü gösteriyoruz aslında. Çünkü ekranda gördükleri isimlerin aslında daha güler yüzlü daha eğlenceli ama yine zengin ekonomi içeriğiyle daha halka dokunan konularla karşılarında olalım istedik.

-Dinleyicilerden tepkiler nasıl?

-Başladığım ilk bir hafta televizyondan beni takip eden izleyicilerim sağ olsunlar bana olan sevgilerini dile getirmek için aradılar ve çok mutlu olduklarını söylediler. Ama şimdi yeni yeni “Aaa size yeni rastladım.. Aaa ben ilk kez dinliyorum, çok beğendim aramak istedim” diyen dinleyicilerimiz de oluşmaya başladı. Çok enteresandır, geçen gün Avusturalya’dan İngilizce konuşan bir Türk dinleyicimiz aradı. Kendisi beni ekrandan takip ediyormuş ama radyodan sesimi duyunca konuşmak istemiş. Ama Türkçesi çok kırık olduğu için İngilizce konuştuk. Yine geçenlerde Erzurum’dan Dadaş Turizmin otobüs şoförü aradı, şehirlerarası yolculukta bütün yolculara beni dinletmesi çok hoşuma gitti. Hatta radyodan otobüs yolcularına seslendim…

RADYO ÇOK DAHA RAHAT, EĞLENCELİ, BÜYÜLÜ…

-Televizyon mu daha rahat radyo mu?

-Bakın televizyondayken, “Daha mı dik durayım, ah ışığım şöyle olsun” gibi tereddütlerim oluyor. Evet, televizyon daha çok kitleye hitap ettiği için daha dikkatli cümle kuruyorsunuz. Ama demiyorum ki radyoda dikkatsizim. Radyoda da aynı itinayı gösteriyorum. Ama radyo çok daha rahat, eğlenceli ve büyülü bir şeymiş. Radyoda tamamen kambur oturabilirsin, üstünde eşofmanla sunabilirsin, sıfır makyajla yayın yapabilirsin hiç önemli değil. Zaten bunların hiçbirine dikkat etmediğiniz zaman ful konsantrasyon dinleyicin, anlatmaya çalıştığın şey ve varsa konuğun oluyor. Bence enerji anlamında zenginliği de getiriyor. Ben inanın radyoculuğu çok sevdim. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim, televizyondan kazandığım parayı radyodan kazanabileceğimi bilsem inanın radyoculukta devam edebilirim.
Tamam, radyo çok büyülü bir yer ama televizyondan vazgeçebilir miyim derseniz oda farklı bir tecrübe gerektiriyor. İkisini de yayıncılık başlığı altında toparlasan bile ayrı kulvarlar.

HOCA OLDUM, ÜNİVERSİTEDE EKONOMİ DERSLERİ VERİYORUM

-Radyoculuğun dışında ilgilendiğiniz başka bir alan var mı?

-Evet, radyoculuğun dışında yepyeni bir deneyimim üniversitede hocalık. Nişantaşı Üniversitesi’nde ‘Türkiye Ekonomisi’ dersi veriyorum. Hocalık çok derya deniz ve çok farklı bir deneyim benim için. Bir taraftan yeni gelen genç nesli tanıma imkanı oluyor, gençlerle empati kurmak kolaylaşabiliyor. Neden mutlu oluyorlar, neden mutsuz oluyorlar, ne zaman dinleyip ne zaman ilgileri dağılıyor, bunları öğreniyorsunuz. Daha çiçeği burnunda bir hocayım ama sahiden çok zor bir iş. Biliyor musunuz çok ciddi ders çalışarak, sınıfa giriyorum. Başka türlü olamaz ki!? Ben yayınlarıma da çok ciddi ders çalışarak giriyorum. Şöyle söyleyeyim, öğrenci bence seyirciden daha farklı bir öğretmen.

-Hocalık teklifi nasıl geldi?

-Teklif direkt Nişantaşı Üniversitesi’nden geldi. Hocalık ölmeden önce yapmak istediğim işlerden biriydi. Taner Berksoy bana hep “Sen hoca olmalısın”, “Hatta bunu yaşlılık zamanlarında tam zamanlı fultime olarak düşünmelisin” diyordu. Bu teklif de gelince hemen Taner Hoca’ya danıştım ‘Yapabilir miyim?’ diye, o da beni çok destekledi.

ÇOK YORULUYORUM AMA BAMBAŞKA BİR ENERJİ YAŞIYORUM

-Televizyon, radyo ve üniversitede hocalık. Tüm bunlara nasıl vakit ayırıyorsun?

-Negatif taraftan bakarsak, evet çok yoruluyorum. Gerçekten çok yoruluyorum. Pozitif taraftan bakarsam da üçü birbirini besliyor; daha zenginleşiyorum, yeni insanlar tanıyorum ve gençlerle olmanın bambaşka bir enerjisini yaşıyorum. Yaptığım her işten öğrendiklerim öbür işimi besliyor. Televizyon radyoyu, radyo televizyonu, şimdi de hocalık. Dediğim gibi hepsi birbirini besleyen işler. Yeter ki sağlığımız yerinde, gücümüz kuvvetimiz yetsin, ben yaptığım işlerden çok mutluyum.

-Son olarak neler söylemek istersin?

-Bakın biz Bloomberg’de şahane bir ekibiz. Bloomberg, bir aile gibi, herkesin önünün açıldığı, herkesin birbirine destek olduğu bir yer. Medyada çok zor bulunan bir ahenk içindeyiz ve bunun seyirciye geçtiğine de çok inanıyorum. Sevgi verdiğinizde, sevgi aldığınız bir yer burası. (FOTOĞRAFLAR: GÖKHAN TAŞÇI)

Röportaj : Borsa Gündem | Serap Sürmeli

Kaynak : http://www.borsagundem.com/borsa-kulis/asli-safak_tan-radyo-bombasi-716855.htm

Exit mobile version