“Ayla Filmini Ben Yazdım ama Benim Orada Olmamı İstemediler”

Dikkat çeken hikayesi ile dikkat çeken Ayla filmi, yapımcısı ve senaristi arasında yaşanan anlaşmazlıklar gündemde. Senarist Yiğit Güralp CRI Türk’te yayınlanan Irmak Hekimoğlu’nun hazırlayıp sunduğu CRI Türk Özel’de Ayla hakkında şok iddialarda bulundu.

“BU FİLMDE AŞK YOK, TUTMAZ BU İŞ”

Yiğit Güralp, beş yıl önce Güney Kore’de yayınlanan bir belgeselden yola çıkarak gerçek bir hikâyeye dayanan Ayla’nın senaryosunu yazdığını ifade etti. Yiğit Güralp, başkarakter olarak ilk günden beri de İsmail Hacıoğlu ile görüştüğünü ve Hacıoğlu ile kendisinin neredeyse tüm filmlerinde beraber çalıştıklarını vurguladı. İki yıl boyunca filmi çekmek için birçok yapımcıyla görüşen ancak olumlu sonuçlar alamayan Güralp kendisine yapımcıların cevabının “bu filmde aşk yok tutmaz vb” ifadeler olduğunu dile getirerek durumu “öngörüsüzlük, furyacılık” kelimeleriyle ifade ediyor.

“USLU’NUN BU İŞE TALİP OLMASI ÇOK KIYMETLİ”

İki yıl süren yapımcı arayışının ardından ortak bir arkadaşları vasıtasıyla filmi anlatmak için hazırladıkları on dakikalık videonun filmin şimdiki yapımcısı Mustafa Uslu’ya izlettirildiğini, Uslu’nun da filmi çekmeye karar verdiğini dile getiren Güralp, bu konuda Uslu’nun bu işi almasının çok kıymetli olduğunu ifade ediyor.

“İŞİMİZDEN OLURUZ”

Ekip belirlendikten sonra film için ilk okuma provası yapılacağı toplantı günü gelmeden Yiğit Güralp toplantının günü ve saati için arandığını anlattı. Güralp daha sonra kendisine bir telefon daha geldiğini ve kendisine “ Yiğit Bey, bu toplantıdan sizin haberiniz olmamalıymış, Mustafa Bey öyle dedi ne olur işimizden oluruz” dendiğini iddia etti.

“ALİ ATAY, TANER BİRSEL SENİ İSTEMİYOR”

Yiğit Güralp aldığı bu telefonun ardından filmin yapımcısı Mustafa Uslu ile bir araya geldiğini söyledi. Güralp, neler olduğunu sorduğunda Mustafa Uslu’nun kendisine “Bazı oyuncular seni istemiyor. Orada senaryo da okunacak ve sen bazı şeylere dokunulmasına kızdığın için insanlar senden rahatsızmış” dediğini iddia etti. Bu oyuncuların kim olduğunu sorduğunda ise Güralp’in aldığı yanıt daha önce hiç tanışmadığını iddia ettiği Ali Atay ve Taner Birsel oluyor. Güralp daha sonra Atay ve Birsel ile tanıştığını ancak onların kendisine “bir sıkıntılarının olmadıklarını” söylediğini iddia etti.

“YİĞİT OLMADAN OLMAZ DEMEDİLER”

Yiğit Güralp yaşanılanların acı kısmının ekibin de bu durumu sorgulamaması olduğunu dile getirerek başta İsmail, yönetmen Can. Güralp, “Ben onlar olmadan olmaz dedim ama onlar Yiğit olmadan olmaz demediler” dedi.

“HİKÂYEYİ BEN BULDUM!”

Yiğit Güralp, çağrılmadığı toplantıda Mustafa Uslu’nun hikâyeyi baştan yazdığını “hikâyeyi ben buldum, bu kardeşimize yazdırdım, Can çekiyor, ekibi ben topladım” dediğini iddia etti. Güralp, “tabii buna karşı çıkacak bir tek ben olduğum için benim toplantıya gelmemi de istememiş” ifadelerini kullandı. Yiğit Güralp filmde oynayacak küçük kızın seçiminde Türkiye’den bir kız bulunmasına ettiği itirazı da dile getirerek Koreli bir kızın oynamasını istediğini belirtti. Güralp, “buradan benim kaprisli olduğum kanısını çıkardılar, Koreli bir kızı Koreli bir kızın oynamasını istemem çok normal değil mi?” şeklinde konuştu.

“DAVA İÇİN BİZ BU OSCAR SÜRECİNİN BİTMESİNİ BEKLEDİK”

Yiğit Güralp, yapımcı Mustafa Uslu’nun her yerde kendini ön plana çıkarmaya çalıştığını ve kimsenin de buna ses çıkarmadığını ifade ederek kendisi için geriye hukuksal sürecin başladığını ve dava için de Oscar sürecinin bitmesini beklediklerini, davayı açacaklarını dile getirdi.

“EDEPSİZLİĞİN ÂLEMİ YOK”

Filmin Oscar’a aday olamamasının ardından bazı kişilerin Güralp’in buna sevindiğine dair açıklamalarına sert tepki gösteren senarist Yiğit Güralp “edepsizliğin âlemi yok, filmlerim benim evlatlarım” dedi.

“BÜYÜK BECERİKSİZLİK”

Yiğit Güralp filmi bütün dünyada vizyona girmesi için tasarladığını ve mottolarından birinin de “dünya sinemalarında” olduğunu söyledi. Güralp, filmin Güney Kore’de de vizyona girmesi için senaryoda buna uygun çeşitli değişiklikler bile yaptıklarını iddia etti. Senaryonun dinamiğine zarar verme pahasına değişiklikler yapılmasına rağmen filmin Güney Kore’de vizyona girmemesini değerlendiren Güralp, “Güney Kore’de vizyona girememesi büyük beceriksizlik” diye konuştu.

“İŞİN İÇİNDEKİ İNSANLAR BU İŞTEN YAPIMCIYI DEĞİL YÖNETMENİ SORUMLU TUTUYOR”

Yiğit Güralp, film vizyona girmeden önce yapılan tüm gösterimlerine davet edilmediğini, yönetmenin evinde bile filmin kendisine izletilmediğini ve yönetmenin kendisine hard disklerinin alındığını ifade ettiğini söyledi. Filmin kendisine izlettirilmemesiyle ilgili çeşitli çevrelerin de yorumları olduğunu anlatan Güralp, “bu işin içindeki insanlar bu işten yapımcıyı değil yönetmeni sorumlu tutuyor” diye konuştu.

“ÇETİN TEKİNDOR’UN ATKUYRUĞUYLA OSCAR’A GİDEMEZSİNİZ”

CRI Türk Özel’de Irmak Hekimoğlu’nun Ayla’nın Oscar’a neden aday olamadığına dair de düşüncelerini sorması üzerine Yiğit Güralp sebepleri bilemeyeceğini ancak diğer aday olan filmler kadar kıymetli bulunmamış olabileceğini söyledi. Aslında filmlerin yarıştırılmasına karşı olduğunu da belirten Güralp insanların ödülle onure edilmesi güzel olsa da en büyük ödülün kalıcılık olduğunu vurguladı. Filmin, teknik bazı aksaklıklarının da olabileceğini, eleştirmenlerin fikirlerine saygı duyduğunu ifade eden Güralp, Çetin Tekindor’un dizi çektiği dönemde saçını kesemediğini ifade ederek “Çetin Tekindor’un saçının arkasındaki atkuyruğuyla da Oscar’a gidemezsiniz” dedi. Tekindor’un diziden dolayı saçını kesemiyorsa hakkı da olduğunu vurgulayan Güralp “o zaman o kısmı çekmeyeceksiniz” diye konuştu.

“SÖYLERSEM BAŞLARI AĞRIYABİLİR”

Yiğit Güralp yaşananlar sırasında sektörden destek gördüğünü de iddia etti. Güralp, filmin kadrosu içinden de kendisini arayanların olduğunu hatta yapımcının kadrosu içinden de “keşke böyle olmasaydı” diyenlerin olduğunu ancak isim verirse başlarının ağrıyabileceğini söyledi.

“NTV GÜRÜL GÜRÜL HABER YAPTI BEN YOKUM”

Yiğit Güralp, yaşadıklarının basında çok fazla yer bulmamasıyla ilgili konuştu. CRI Türk Özel’de medyayı da eleştiren Güralp, bir filmin eser sahibine kimse mikrofon uzatmadı uzatanlar belli diyerek “NTV gürül gürül haber yapıyor. Üç kere beş kere çağırdı ama ben yokum” diye konuştu. Güralp, medyanın artık eski medya olmadığını, kimsenin neden Yiğit yok diye sormadığını bir örnekle vurgulayarak “Yekta Kopan mesela başta olsaydı o sorardı, Yiğit niye gelmiyor, derdi” dedi.

“OSCAR BİR TANITIM VESİLESİDİR”

CRI Türk Özel’de açıklamalarda bulunan Yiğit Güralp filmin Oscar aday adaylığının bir iç reklam olarak kullanılıp kullanılmadığı şeklindeki iddialar hakkında da “neticede Oscar bir tanıtım vesilesidir. Bu anlaşılabilir, kızmamak lazım” İfadelerini kullandı.

Exit mobile version