Berksan: “Kariyerim Beni Kalplere Götürdü, Hedeflediğim Yerdeyim”

Başarılı popçu Berksan Müzikonair'dan Alper Ergez'in sorularını yanıtladı ve hayatından, kariyerinden, yeni çıkardığı 'Platonik' isimli şarkısından bahsetti.

Merhaba Berksan Bey Müzikonair’a hoş geldiniz. Öncelikle hâlâ ‘Çilek Berksan’ olarak anılmak nasıl bir duygu. Yani bir müzisyen için artı mı eksi mi?

Bu artık benim lakabım gibi bir şey oldu ama itiraf edeyim çıtır hissettiriyor. Artı eksi kısmına gelince bir müzisyen olarak yazdığım her şarkı, kendi yorumladıklarım veya değerli arkadaşlarımla paylaştıklarım listelerde hep en üst sıralarda yer alıyorsa hep artıdayım demektir.

Pandemi süreci müzik üretiminizi nasıl etkiledi?

Ben sürekli ürettim. Müzik geçen zamanı unutmama yardım etti, ilaç gibiydi benim için. Ama çok güzel hikayeler şarkılara dönüştü. Onları da sırasıyla birlikte söyleyeceğiz.

Müzik hayatınız nasıl başladı? Ne zamandan beri ilginiz vardı? Ve single çalışmanızdan sonra albüm yapmayı da düşünüyor musunuz?

Bunu çok anlatmıştım. Bunun yerine anne babalara çocuklarında gözlemledikleri yetenekler için zaman kaybetmeden destekle hareket etmelerini tavsiye edebilirim. Bir albüm hazırlıyorum ama özel bir albüm olacak, şimdilik bu kadar söyleyebilirim.

Şimdilerde yeni single, yeni heyecan yepyeni kıpır kıpır şarkınız ‘’Platonik’’ ile müzikseverlerle buluştunuz. Öncelikle hayırlı olsun. Şarkının sözü, müziği ve düzenlemesi kime ait? Bu şarkınızda kimlerle çalıştınız ve şu ana kadar gelen tepkilerden biraz bahsedebilir misiniz?

Şarkının sözü ve müziği -sürpriz olacak ama- yine bana ait. Düzenlemesi Misha’ya ait. Yepyeni bir yetenek olur kendisi. Süper de bir karakteri var. Yakında daha iyi tanıyacağınıza eminim. İlk kez müziğimde reggaeton yapıyorum. Bu heyecan vericiydi benim için. Karşılığını da aynı şekilde heyecanlı bir şekilde alıyorum. Anlaşabiliyoruz dinleyiciyle, aynı frekanstayız.

Aytekin Yalçın yönetmenliğinde yeni şarkınız ’’Platonik”in klip çekimleri için kamera karşısına geçtiniz. İmaj ve performansınız ile göz doldurduğunuz klibinizin konusundan biraz bahsetmenizi isteriz?

Aytekin ile ilk kez çalıştık ama zaten arkadaştık. Bu şarkının her aşamasına şahittir kendisi. Ben kamera önüne geçmeden çok önce zaten hepimiz “Platonik”in etkisi altında klibin nasıl olacağına dair haller kurup anlatıyorduk birbirinize. Her şey kendiliğinden şekillendi en doğru söz olur. Gabriel Papi ise imajlar için İtalya’dan geldi. Birkaç dansçı arkadaşım hariç ekipteki herkes şarkı yazıldığı andan itibaren beraberdi. Klibin görünmeyen hikayesi bu, görünense tüm ekibin sevgisinin yansıması.

Yıllardır müzik sektöründesiniz ve bir çok şarkınız yayımlandı. Peki Türk pop müziğinin bugününü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bir seviye belirlemek istemem. Ben sadece müziğe, işime değer veriyorum. Herkes için farklı seçeneklerin olduğu bir dünyada yaşıyoruz artık her yapım global.

Son dönemlerde özellikle pandemi süreciyle birlikte dijital platformlar iyice yaygın hale geldi. Siz de dijital platformlarda yer almayı düşünüyor musunuz? Mesela bir program ya da dizi projesi düşünüyor musunuz?

Evet veya hayır demek çok zor. Sadece istediğim değil içine güç katabileceğim bir projede yer alabilirim ancak. Bu konudaki hayallerim, beklentilerim, popüleritenin çok ötesinde.

Müzik dışında başka bir ilginiz merakınız var mı? Bir gününüzü nasıl geçiriyorsunuz?

Pandemiden önce ve pandemiden sonra olarak farklı cevaplara sahibim tahmin edersiniz ki ama genel olarak bizde boş vakit yok. Sürekli bir arada olan müzisyenlerin her anı çalışma sayılır. Hem eğleniyoruz, hem de üretiyoruz. Şimdi her şey normale dönüyor şükürler olsun. Bu aralar günlerimizin çoğu provada geçiyor ve sahne sabırsızlığıyla tabii.

Kendinize belirlediğiniz mesleki bir hedef var mı? Ne yaparsam bunu başardım diyebilirsiniz?

Hedeflediğim sevgi ve saygı çerçevesinde kariyerimi bugünlere kadar getirdim, o da beni kalplere götürdü. Hedeflediğim yerdeyim.

Röportajımıza katılarak bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Son olarak MüzikOnair okuyucularına ve sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?

Ben de teşekkür ediyorum bu sohbet için. Herkese sevgilerimi gönderiyorum. Daima kendiniz olun, içinizden geldiği gibi.

Röportaj: Alper Ergez – Müzikonair

Exit mobile version