Sabah gazetesinin haberine göre, Deniz Seki’nin 6 yıl 3 ay ceza almasına sebep olan dava sürecinde özel yetkili mahkemede bir dizi hukuksuzluğa maruz kaldığı ortaya çıktı.
Deniz Seki’nin 6 yıl 3 ay ceza almasına sebep olan dava süreci şimdi MİT TIR’ları soruşturmasından tutuklu olan Tuğgeneral Hamza Celepoğlu’nun görevde olduğu dönemde İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’na gönderilen faili meçhul bir ihbar maili ile başladı. Mail ile ilgili aynı gün “Araştırma ve Tespit Tutanağı” hazırlayan Jandarma, bir gün içinde şaşırtıcı bir hızla araştırmalarını sonuçlandırdı ve aynı gün olayı çözüp özel yetkili savcılıktan dinleme için izin talep etti. Elinde bir ihbar mailinden başka hiçbir delil olmayan Jandarma özel yetkili savcılıktan aldığı dinleme izni ile çok sayıda telefonu teknik takibe aldı. Aslında suçun işlendiği bölge şehrin göbeği ve polis bölgesiydi ama ne hikmetse soruşturmayı baştan sona jandarma yürüttü. Seki’nin Kuruçeşme’de kaldığı oteli bile Jandarma bastı. Jandarma tam 92 gün boyunca Seki’nin telefonlarını izinsiz dinledi. ‘X Bayan’ diye kayıtlara geçirilen kişinin aslında Deniz Seki olduğu çok iyi biliniyordu. 92’nci günün sonunda Özel Yetkili hâkimden Seki’nin kullandığı telefon ile ilgili yasal izin alındı.
NE SUÇÜSTÜ NE DE FİZİKİ TAKİP
Vatan Emniyet’te Özel Yetkili Savcı’nın talimatı ile 4 gün gözaltında tut ulan Seki tutuklamaya sevk edildi ancak serbest kaldı. Savcılığın elinde telefon tapelerinden başka bir şey yoktu. Fakat soruşturma savcısı, hemen itiraz edip bir Özel Yetkili Mahkeme geleneği olan yakalama kararı çıkarılmasını sağladı. Seki, yaklaşık 8 ay iddianame hazırlanmadan hapis yattı. Hazırlanan iddianamede genç şarkıcının uyuşturucu ticareti yaptığı iddia edildi. 19 şüphelinin yer aldığı iddianamede ne fiziki takip görüntüsü ne de ne suçüstü hali gibi somut bir delil yoktu. Sadece tapeler vardı. O tapeler okunduğunda ise ticarete ilişkin açık bir bulgu yoktu. Ayrıca Seki ile irtibatlandırılabilecek tek gram kokaine de iddianamede yer verilmemişti.
HÜSNÜ ŞENLENDİRİCİ DİNLENMEDİ
İddianamede Seki’nin uyuşturucu temin ettiği kişiler menajeri Neşe Ünal ve sevgilisi Hüsnü Şenlendirici olarak geçti. Fakat bu kişiler, haklarında açılan uyuşturucu kullanma davasından beraat etti. Ancak Seki onlara temin etme suçundan mahkûm edildi. Mahkeme, Seki’nin avukatlarının Neşe Ünal ve Hüsnü Şenlendirici’nin tanık olarak dinlenmesi talebini de geri çevirdi. Savcılığın tartışmalı delilleri üzerinden yargılama yapan ve yeni delil toplanması taleplerini geri çeviren mahkeme Seki’yi uyuşturucu temin etmekten 6 yıl 3 hapse mahkûm etti. Oysa duruşma savcısı bile mütalaasında 3 yıl 1 ay 15 gün ceza istemişti. Türk yargı tarihinde az görünür şekilde mahkeme savcının istediğinin yaklaşık 2 katı ceza vermişti. Yargıtay 10. Ceza Dairesi hukuksuzlukları görüp kararı bozsa da devreye giren Yargıtay Cumhuriyet Savcısı dosyayı temyiz edip Yargıtay Genel Kurulu’na taşıdı ve yerel mahkeme kararı burada tartışmalı bir müzakere sonucu oy çokluğu ile onandı.
OTELDE HUKUKSUZ ARAMA
Deniz Seki’nin gözaltına alındığı operasyonun da büyük bir hukuksuzluğa sahne olduğu anlaşıldı. Mahkemeden sadece Seki’nin evine ilişkin arama kararı çıkarılmasına rağmen operasyon akşamı Kuruçeşme’de kalmakta olduğu otel odası basıldı. Savcının yokluğunda muhtar ya da bir komşunun bulundurulması kaidesi yerine getirilmedi. Aramada bir gram bile uyuşturucu madde ele geçirilemedi.
İsimsiz bir ihbar üzerine 92 gün hukuksuzca dinlendi. Polis bölgesi olmasına rağmen soruşturmayı jandarma yürüttü. Ne evinde ne de kaldığı otelde uyuşturucu çıktı. Fiziki takip ve suçüstü hiç olmadı. 8 ay iddianame olmadan hapis yattı. Tek delil tapeler oldu, tanıklar dinlenmedi. Savcı 3 yıl istedi hâkim 6 yıl hapis verdi.
