Erdal Teyanic: “Herkes Kendi Tarzına Özgü Proje Yapsa Böyle Olmaz”

İlk sorumuz ile başlayalım, TEYANİC ismi nereden geliyor?

Teyanic soyadım olarak kullanıyordum aslında sahne ismim HAMLE olarak geçiyordu. O dönemler ilk sözlerimi yazdığımda (ataktır benim lakabım burası bir bataklık) gibi bir barım vardı. Ondan yola çıkarak HAMLE mahlasımı alarak müzik piyasasına giriş yapmıştım. Sahne adı Hamle. Genel ad-soyadım da Erdal Teyanic olarak olmuştu.

Teyanic aslında cinayet demektir, cinayeti ters çevirerek böyle bir soyadımız olmuş oldu. Hamle mahlasımı geride bırakarak artık Erdal Teyanic olarak devam etmekteyim.

Müziğin hayatınızdaki yeri nedir?

Müziğin hayatımdaki kariyeri oldukça önemli aslında. Çünkü bu kariyere gelebilmek için 10 yılı geçkin bir sürede çok fazla engeller aştık. Gerek ailevi sorunlar gerek maddi manevi olaylardan dolayı
tırmanarak çıktığımız her merdiven bizim için önemli. Bu nedenle bir yere kadar gelmişken bırakmak olmaz.

İnanıyoruz ki elbet güzel işler yaptık, başardık hep beraber dostlarımızla çıkarsak beraber çıkacağız batarsak beraber batacağız. Bu yola tek başıma da çıkmadım, Rap müzik piyasası bana güzel arkadaşlıklar dostlar kazanmama neden oldu, olmaya da devam ediyor. Bu nedenle ben ve kardeşimle beraber çıktığımız bu yolda hiçbir zaman birbirimizi bırakmadık iyi günde kötü günde bile olsa devam etmekteyiz, etmeye de devam edeceğiz. Beraber güzel kariyer kuracağız.

DANSTAN MÜZİĞE UZANAN YOLCULUK

Peki şu an ve gelecekte kendini nasıl görüyorsun?

Şu anda zaten güzel işlere, başarılı parçalara imzalar attık, atmaya da devam ediyoruz. Şu anda yine hızlı ilerlemeye devam ediyoruz, bu sadece rap müzik üzerine değil yaptığımız diğer işlerde olmak üzere güzel ilerlemelerimiz var.

Jenerik müzikleri, reklam müzikleri, tanıtımlar ve Turkcell gibi kurumsal firmalara reklam çalışmalarımız oldu. Bunları göz önünde bulundurarak yaptığımız işlerimizin daha çok üzerine koyarak ilerliyoruz. Durmaksızın bir işi yapamıyorum diyerek bırakmamak lazım çünkü başaracağımıza inanıyorum.

Müzik yapma işine nasıl ve ne zaman başladın?

Müzik hayatım aslında şöyle başladı. 2004 yılında You God Servet çıkmıştı bunu izledim danslardan çok etkilenmiştim ve arkadaşlarla dans etmeye başladı. İzleyerek, hareketleri ezberleyerek kendimize kaligrafi çıkarak okullar da dans ediyorduk. Sokakta, evde bıkmadan usanmadan defalarca izlerdik.

Sonrasında 2005-2006 yılları arası Step Up diye bir film daha çıktı. Onu da izledikten kendimizi daha çok geliştirdik. Arkasından müzikleri dinleyerek filmlerin içerisinde olan parçalardan etkilendim.

Dolla, Flo Rida, Snoop Dogg, T-Pain, Jim Jones, Timbaland, isimlerle tanıştım. Daha çok araştırdım
ve söz yazmaya bu yıllarda başladım müzik piyasasına giriş yaptım.

“DAHA İYİSİNİ NASIL YAPARIM DİYEBİLMEK İÇİN FARKLI TARZDA MÜZİKLER DİNLERİM”

Müzik yapmaya başlamanda rol oynayan bir sanatçı veya çevrende bir kişi var mıydı?

Yukarıdaki soruda bunları belirttim. Dans ederek hip hop kültürü içerisinde bulundum. Daha sonrasında dans etmeyi bırakarak yabancı şarkılar dinleyerek, daha sonra da diğer Türkçe rap camiasında bulunan isimleri de keşfettim tabi. İslamic Force, Kuvvetmira, Boe B ve daha fazlası… Herhangi bir sanatçı ile teşvikim olmadı, dinledim yapabileceğimi düşündüm ve yaptım.

Rap dışında hangi müzik türlerini dinlersin?

Rap müzik dışında her türlü tarz dinliyorum. Ağırlıklı Rusça, İspanyolca farklı tarzlar farklı müzikler dinlemeyi seviyorum kendimi geliştirmenin yolu buradan geçiyor aslında. O yüzden daima farklı vokaller, soundlar, alt yapılar, tarzlar duymak yeni yapılan işleri incelemek ve daha iyisini nasıl yaparım diyebilmek için daima farklı müzikler dinlerim. Kaliteli işler hoşuma gider.

Dinlediğin müziklerde söz mü yoksa sound mu daha ön planda senin için?

Bir parçayı dinlemeye başlarken ilk 3 ile 10 saniye dikkat ediyorum. Çünkü alt yapıların bana göre bu saniyeler arası çok önemli girişte dinleyici yakalaması gerekiyor. Vocal ve alt yapı önemli unsurlar, girişte yakaladıktan sonra geri kalan kısımların da dinleyici sıkmadan hem dikkatini çekecek hem de akıcılığı korunması gerekiyor.

Bu yüzden sıkmadan daha farklı notalar kullanarak vokaller de dinleyiciye güzel bir parça sunmuş olunur, ikisi de önemli konular bir kere açıp “Hımm” deyip kapatıp dinleyici bir daha o parçayı açmayacak ise; demektir ki o parça olmamış. Ama tekrar açıp dinliyor ise o parça olmuştur. Bana göre bazen -yeni çıkan çoğu parçalara göz atıyorum- kimi beni yakalıyor kimi yakalamıyor. Yakalayanları mutlaka ikinci kez açıp dinlediğim oluyor.

“HERKES KENDİ TARZINA ÖZGÜ PROJE YAPSA BÖYLE OLMAZ”

En iyi bulduğun şarkıların sürecinden bahsedersek?

En iyi bulduğum şu parçam çok diyemem çünkü yayında olan parçaların çoğu demo ve eski parçalar durmasın diye attığım parçalar. O süre zarfında yaptığımız birçok proje var ve klipleri de hazır. Ama 1 yıla yakında yayına vermedik çünkü içimize sinmedi. Bir proje başlamadan önce nasıl bir konsept olacağına bakıyorum, daha sonra altyapı üzerine geçerek ne tarz vokal, ne kadar okuma yapabilirim diye bakıyorum.

Daha sonrasında demo kayıt alarak üstünde birkaç kez çalışmalar yapıyorum ve sözleri alt yapıları vb diğer işlemleri aranje ederek bunu dinlenecek hale getiriyoruz. Dikkat ettiğimiz şu anki dönemlerimiz de daha uzun sürüyor. Yapılan demo yakın çevre ile paylaşıyor ve fikirlerini alıyoruz. Gelen ortalama oluruna göre parçayı tekrar aranje edip tekrar tekrar dinlenecek hale getiriyoruz.

Rap müziğe “özentilik” diyenler var. Amerikalı Rapçilere özenildiği, onları taklit ettikleri söyleniyor. Bu konu hakkında ne düşünüyorsun?

Çoğu şu an gündemde olanlar hepsi için söylemiyorum tarz olarak zaten çalıyorlar kendilerine özgü bir tarz olmadığı için kimin yaa şuna benzer yapalım bu tarz hoşuma gidiyor diyerek oradan bir kitle edebiliyorlar. Herkes kendi tarzına özgü proje yapsa zaten bu şekilde olmaz. Bu durumda özentilik oluyor da zaten biri parça çıkarıyor, yeni başlayacak olan biri görüyor, “Ben de bu tarz yapayım bari, tutuyor zaten” diyerek, o da ondan görerek buna devam ediyor. Hali ile özentilik oluyor. Zaten yaptığımız müzik ghetto sokaklarından gelen bir kültür, tutup buna bu kültür bize ait diyemeyiz.

Yakın zamanda albüm veya parça hazırlığın var mı?

Evet yakında zamanda bir albüm çalışmam olacak, başladım bile diyebiliriz. Güzel çalışmalar, klipler, düetler var ve özenerek güzel işler yapacağıma inanıyorum. Güzel işler çıkacak.

Peki Türkçe Rap’te ilk üç isim kimlerdir?

Bir, iki, üç diye sıralamak yanlış olur aslında. Hepsi sonuçta sanat yapıyor, hepimiz aynı piyasanın içindeyiz. Bu nedenle sadece sıralama yapacak olursam Şanışer, Sagopa Kajmer, Canfeza diyebilirim.

Son olarak Müzikonair okurlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Teşekkürlerimi sunuyorum. Rap ile kalın, müzikle kalın. Saygılarımla…