Feridun Düzağaç’tan ‘Alev Alev’ Açıklaması

Feridun Düzağaç’ın 2003 yılında çıkardığı Orijinal Alt Yazılı albümünde yer alan ve hitleri arasına giren Alev Alev, geçtiğimiz ay Ebru Yaşar tarafından seslendirildi.

DMC etiketiyle yayınlanan cover çalışmaya Feridun Düzağaç’ın hayranları tepki gösterdi. Düzağaç, hayranlarının eleştirisini alan şarkı ile ilgili açıklama yaptı.

Derin bir üzüntü duyduğunu belirten ünlü şarkıcı, bu durum için açıklamayı Instagram hesabından yaptı. Feridun Düzağaç açıklamasında, ”Kendime ve ekibime bir söz verdim; İlk isteyen söyleyecekti artık şarkılarımızı.Ve bu Ebru hanıma denk geldi. Konu, bütünüyle bir tesadüf hikayesinden ibarettir” ifadeleri yer aldı.

Konuyla ilgili gelen bir eleştiri de ‘Şarkıyı kimseye layık görmedi’ şeklindeydi. Bu konuya da değinen Düzağaç, ”Sıla Gençoğlu’ndan da özür diliyorum. Bu şarkı üzerine ne kendisinin ne ekibinin bir talebi olmuştur. Değerli vaktinizden çaldım”

İşte Feridun Düzağaç’ın açıklamaları;

“Alev alev” adlı şarkının sayın Ebru Yaşar tarafından seslendirilmesi üzerine üretilen türetilen ve uydurulan haberlerin beni çok kıymetli üçüncü şahıslara karşı zor durumda bırakması üzerine bu açıklama zorunlu hale geldi. Çok kısa özetlemeyi deneyeceğim. Evet ben şarkılarımı korur, dinleyici dostların hatıralarındaki ‘o hoş seda’ incinmesin ister idim. ‘İdim’ ama….Sonra çok şeyler yaşandı, üzerine titrediğim dinleyicilerimin çoğunun dahil olduğu ‘adam asmaca’larda insafsızca sallandırıldım. Küstüm kırıldım incitildim. Bu özenin tek taraflı olduğu acı acı belletildi bana. Tüm bunların detaylarını ‘korkmadan, kesmeden ve sansürlemeden yayınlayacak bir mecra’ kalmadığı için buradan paylaşmak zorunda kalıyorum

‘Özcan Deniz’den Özür Diliyorum’

Mart ayında yaşadığım son linç üzerine kendime ve ekibime bir söz verdim; İlk isteyen söyleyecekti artık şarkılarımızı.Ve bu Ebru hanıma denk geldi.Konu, bütünüyle bir tesadüf hikayesinden ibarettir. “Şarkılarını kimseye vermedi O’na verdi” tadındaki tüm haberler bilgim ve dahlim dışında yapılmakta ve daha önce gerekli adresleri uyarmama rağmen izansızca sürmektedir.

Hayata bakışımda kendi eserlerine kimseye layık göremeyecek kadar tapınmak olmadığı gibi ‘insan seçmek’ , ‘bahşetmek’ ve yarıştırmak da dünya görüşümde yoktur. Böyle bir şey söz konusu değildir. Bu, kaynağını ancak tahmin edebildiğim gereksiz haberlerde adı özellikle geçirilen sevgili Özcan Deniz’den bu vesileyle bir kez daha özür diliyorum.

‘Konu İsimler Arasında Değil’

On yıl önceki bir olayı bugün yaşanmış gibi haberleştirmek çok büyük bir saygısızlıktır. Konu isimler arasında değil benim içimde yaşadığım fikirler arasındaki bir tercih meselesidir. “falancaya filancaya vermedi bana layık gördü” türünden Sayın Yaşar’ın ağzından çıkmış gibi yapılan haberler dilerim ve umarım O’nun da bilgisi ve dahli dışındadır. Aksi, büyük bir esef konusudur. şarkının hanımefendi’ye “kaça mal olduğuna” dair tüm haberleri çok ayıplıyorum. Son olarak bugün bana iletilen benzer bir haberde adı “ şarkıya layık görülmeyenler” listesinde geçirilen çok kıymetli Sıla Gençoğlu’ndan da özür diliyorum. Bu şarkı üzerine ne kendisinin ne ekibinin bir talebi olmuştur. Değerli vaktinizden çaldım. “Derdimiz bu olsun” der, derin susarım. Saygı ile”

İşte o paylaşım;

Bu gönderiyi Instagram’da gör

“Alev alev” adlı şarkının sayın Ebru Yaşar tarafından seslendirilmesi üzerine üretilen türetilen ve uydurulan haberlerin beni çok kıymetli üçüncü şahıslara karşı zor durumda bırakması üzerine bu açıklama zorunlu hale geldi. Çok kısa özetlemeyi deneyeceğim. Evet ben şarkılarımı korur, dinleyici dostların hatıralarındaki ‘o hoş seda’ incinmesin ister idim. ‘İdim’ ama….Sonra çok şeyler yaşandı, üzerine titrediğim dinleyicilerimin çoğunun dahil olduğu ‘adam asmaca’larda insafsızca sallandırıldım. Küstüm kırıldım incitildim. Bu özenin tek taraflı olduğu acı acı belletildi bana. Tüm bunların detaylarını ‘korkmadan, kesmeden ve sansürlemeden yayınlayacak bir mecra’ kalmadığı için buradan paylaşmak zorunda kalıyorum. Mart ayında yaşadığım son linç üzerine kendime ve ekibime bir söz verdim; İlk isteyen söyleyecekti artık şarkılarımızı.Ve bu Ebru hanıma denk geldi.Konu, bütünüyle bir tesadüf hikayesinden ibarettir. “Şarkılarını kimseye vermedi O’na verdi” tadındaki tüm haberler bilgim ve dahlim dışında yapılmakta ve daha önce gerekli adresleri uyarmama rağmen izansızca sürmektedir. Hayata bakışımda kendi eserlerine kimseye layık göremeyecek kadar tapınmak olmadığı gibi ‘insan seçmek’ , ‘bahşetmek’ ve yarıştırmak da dünya görüşümde yoktur. Böyle bir şey söz konusu değildir. Bu, kaynağını ancak tahmin edebildiğim gereksiz haberlerde adı özellikle geçirilen sevgili Özcan Deniz’den bu vesileyle bir kez daha özür diliyorum. On yıl önceki bir olayı bugün yaşanmış gibi haberleştirmek çok büyük bir saygısızlıktır. Konu isimler arasında değil benim içimde yaşadığım fikirler arasındaki bir tercih meselesidir. “falancaya filancaya vermedi bana layık gördü” türünden Sayın Yaşar’ın ağzından çıkmış gibi yapılan haberler dilerim ve umarım O’nun da bilgisi ve dahli dışındadır. Aksi, büyük bir esef konusudur. şarkının hanımefendi’ye “kaça mal olduğuna” dair tüm haberleri çok ayıplıyorum. Son olarak bugün bana iletilen benzer bir haberde adı “ şarkıya layık görülmeyenler” listesinde geçirilen çok kıymetli Sıla Gençoğlu’ndan da özür diliyorum. Bu şarkı üzerine ne kendisinin ne ekibinin bir talebi olmuştur. Değerli vaktinizden çaldım. “Derdimiz bu olsun” der, derin susarım. Saygı ile•

𝖋𝖊𝖗𝖎𝖉𝖚𝖓_𝖉𝖚𝖟𝖆𝖌𝖆𝖈 (@feridun_duzagac)’in paylaştığı bir gönderi (4 Kas, 2019, 10:02öö PST)