Site icon Müzikonair

“Filmi Harun Kolçak’a İthaf Etmek İstiyorum”

Senaristi Yiğit Güralp, CRI Türk FM’e konuk oldu.  3 aylık bir yavruyken İstanbul Beykoz’da düştüğü sondaj kuyusundan büyük bir çabayla kurtarılan ve Kuyu adı verilen köpeğin hikâyesinin film olma sürecini de anlattı.

KUYUNUN DİBİNDE DE OLSAN UMUDA “SARIL”

Kuyu köpeği kurtarmak için verilen mücadele ve onun yaşama tutunuşu şüphesiz hepimiz için 2017 yılının unutulmazlarından oldu. 3 aylık bir yavruyken İstanbul Beykoz’da düştüğü sondaj kuyusundan Türk insanının muhteşem çabasıyla kurtuldu Kuyu köpek… 11 gün boyunca her yaştan her kesimden insan onun kurtarılması için seferber oldu. AFAD ve birçok yardım kuruluşunun desteğinin yanı sıra liseli gençler yavruya uzanacak ‘robotik kol’ bile geliştirdiler. 15 Şubat 2017 saat 05.45’te de minik yavrudan güzel haber geldi ve düştüğü kuyudan çıkarıldı. Adı da Kuyu oldu. Kuyu köpeğin kurtarılması için gösterilen bu çaba hepimize umut oldu. Türk insanının her zorlukta ve çıkmazda bir arada, el ele vererek neleri başarabileceğini bir kez daha gösterdi. Şimdi ise Uzun Hikâye, Sınav ve son olarak 6 milyon gibi rekor bir izleyici rakamına koşan Ayla filminin senaristi Yiğit Güralp, Kuyu’nun hikâyesini beyazperdeye aktarıyor. Filmin senaristliğini ve yönetmenliğini yapan Güralp, Kuyu köpeğin hikâyesini anlatan “Sarıl” filmini CRI Türk’te yayınlanan Irmak Hekimoğlu’nun hazırlayıp sunduğu Pano programında anlattı.

“KUYU, UMUT OLDU”

Kuyu köpeğin kurtarılma sürecini sosyal medyadan öğrendiğini ve takip ettiğini anlatan Güralp, Kuyu’nun kurtarılma sürecinin Türk milletine bir umut olduğunu söyledi. Türkiye’nin geçtiği zor sürecin, seçim stresinin ve Reina saldırısının yaşandığı zamanlarda insanların böyle bir umuda ihtiyacı olduğunu ve bu umudu da Kuyu’nun kurtarılışında gördüğünü vurguladı. Güralp, kamplaşmaların, hoşgörüsüzlüğün, insanların birbirine tahammülsüzlüğünün arttığı bir dönemde Kuyu köpeğin her yaştan ve her kesimden insanı bir araya getirmesinin çok önemli olduğunun altını çizdi.

“YAŞANMIŞ OLAYLAR İNSANLARIN RUHUNA DOKUNUYOR”

Kuyu’nun hikâyesinin film olma sürecini de anlatan Güralp, gerçek hikâyelerin insanlarına ruhuna dokunduğunu belirterek Kuyu’nun da hikayesinin film olması gerektiğini düşündüğünü aktardı. Güralp, doğru zamanda, olgunlaşan şartlarda anlatılan hikâyelerin de daha kalıcı olduğunu sözlerine ekledi.

“UMUT AŞILAMAK İSTİYORUM”

Sarıl filminin oyuncu kadrosunun da şekillenmeye başladığını ancak açıklamak için erken olduğunu belirten Güralp, Kuyu’yu sahiplenen Ömür Gedik ile de görüştüklerini belki Gedik’in de filmde olabileceğinden bahsetti. Filmde izleyiciyi bir sürpriz beklediğini belirten Güralp, Kuyu’yu canlandıracak köpeğin de henüz doğmadığını Mart’ta doğacağını belirtti. Hayvana şiddet haberlerinin çoğaldığı bir dönemde bu konuya dikkat çekeceklerini vurgulayan Güralp, filmde Türk insanın bu çabasını ve iyiliğini vurgulayıp insanlara umut aşılamak istediğini söyledi.

“FİLMİ HARUN KOLÇAK’A İTHAF ETMEK İSTİYORUM”

Sarıl filminin senaristi ve yönetmeni Yiğit Güralp, CRI Türk’te yayınlanan Irmak Hekimoğlu’nun hazırlayıp sunduğu Pano programında filmle ilgili bir düşüncesini de ilk kez açıkladı. Güralp, Sarıl filmini 19 Temmuz 2017’de ani ölümüyle tüm sevenlerini yasa boğan sadece şarkılarıyla değil hayvan ve çevre sevgisiyle de gönülleri kazanan Harun Kolçak’a ithaf etmek istediğini açıkladı. Güralp, Kolçak’a hayranlığını ve onunla olan bir anısını da CRI Türk’te anlattı.

Exit mobile version