Site icon Müzikonair

Müzisyen Can Ürkmez: “Bir Ülkenin Reklamını Şarkıcı Yapar”

can ürkmez röportaj meryem tanrıverdi

İlk single’ı “Düş Peşime” ile ABD’de müzik listelerine giren başarılı müzisyen Can Ürkmez, kariyeri ve müzik sektörüne bakış açısıyla ilgili soruları yanıtladı. İşte Müzik Onair’dan Meryem Tanrıverdi’ye konuşan Can Ürkmez’in samimi açıklamaları…

Müzik Onair ailesi ve sizi yeni tanıyacaklar için biraz kendinizden bahseder misiniz?

Merhabalar öncelikle. Ben Can Ürkmez, klasik müzik alt yapılı bir şarkıcıyım. Aynı zamanda sosyoloji okuduğum için Spiritüel Yaşam Koçluğu ve eğitmenliği yapmaktayım. Arap (Mısır) kökenli bir ailenin oğluyum. İnsanlar beni genelde konuk olduğum televizyon programlarındaki enerjik yorumlarım veya opera konserlerim ile tanıyorlardı. Sonra bir pop single’ı okuduk, popçu olduk…

Müzik hayatına geçiş döneminiz hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

İlk müzik derslerime 8 yaşında viyola çalarak başladım, sonrasında piyano dersleri aldım derken, “Ben ünlü bir star olmalıyım.” diyerek ses bölümü okumak istedim. Türk musikisi pek tercihim olmadığı için Opera bölümüne hazırlanma kararı aldım.

İlk şan derslerimi rahmetli Leyla Demiriş’ten aldım. Bana sürekli “Şarkıcı olmak istiyorsan sadece Opera alanında kalma, cazz söyle, pop söyle, R&B söyle.” derdi ve halen daha onun bu söyledikleri kulağımdadır. Sonra kendisi Amerika’ya gitti. Mustafa Arabacı ile çalışmalarıma devam ederek opera bölümünü burslu kazandım. Opera ve konser şarkıcılığı bölümü okuyarak da mezun oldum. Aslında biz operacıların pop alanında şarkı söylemesi oldukça zor olabiliyor. Sesimiz bir pozisyona sabitlenebiliyor ve o pozisyonun dışına çıkmak bazen işkence oluyor… Bu yüzden belt tekniği dediğimiz pop vokal türünde de okulum boyunca devam ettim ki, her iki teknikte de herhangi bir eksiğim olmasın…

HEM SPİRÜTEL KOÇ HEM SOSYOLOG HEM SANATÇI!

Pandemi döneminde nelerle ilgilendiniz?

Ben spiritüel koçluk ve yaşam koçluğu da yaptığım için bu süre benim için zor olmadı. Tabi ben de herkes gibi eve kapandım. Evde spora devam ettim bol bol yoga yapma ve kendimi dinleme fırsatım oldu. Bir albüm projesine giriştik ve yapım firması Covid-19 sebebiyle iflas etti. Bu pandemi döneminde böyle şeylerle de meşgul olduk maalesef.

Sosyal medyanın sizlere etkisi nedir?

Çok etkiliyor. Bugün sosyal medya olmasa ne müzik işlerimi yapabilirim ne de Spiritüel Yaşam Koçluğu yapabilirim. Doğru kullanıldığında doğru kitleye ulaşmamız için harika bir araç sosyal medya.

Müzik dışında nelerle ilgileniyorsunuz?

Yoga, metafizik, kişisel gelişim. Zaten Opera okurken İstanbul Üniversitesi’nde sosyoloji eğitimine başladım, bir nevi ÇAP (çift anadal) yaptım. Ben spiritüel bir yaşam tarzını benimseyen biriyim. Çevremde olumsuz insanları tutmayı tercih etmem.

“ARTIK AVRUPAİ MÜZİKLER YAPMALIYIZ”

Müzik hayatınızda idol olarak aldığınız kişi var mı?

Olmaz mı… Birçok kişi var… Klasiklerden başlayayım… İdil Biret, Yusuf Ayvazov, Ian Bostrige… Pop camiasında ise idol diyemem ama Tarkan ve Bruno Mars’ı çok severim.

Müzik hayatınızda gelecekteki planlarınız neler?

İyi bir yapım firmasıyla bir albüm anlaşması yapmak istiyorum ve pop camiasında sanırım bu kadar donanıma sahip şarkıcılar yok. Gerçekten yok.

Müzikte neyi değiştirmek istiyorsunuz?

Müzik evrenseldir evet ama ben her “sesim güzel” diyen insanın sahnelere atılıp şarkı söylemesini istemem. Bakın müziğin her alanı ve şarkı söylemek çok ayrı bir disiplin ve alt yapı gerektirir. Bugün 2-3 tanıdığı olan bizlerin hakkını yiyerek firmalarla anlaşıp kontrat imzalıyor. Stüdyoda her şey mükemmel, detoneler düzelttiriliyor, ritimler ayarlanıyor ama iş show kısmına gelince herkes odun yutmuş gibi sahnede şarkı söylüyor. Ne bir koreografi var ne bir ses show’u. Ben bunları değiştirmek isterdim.

Bir sürü konservartuvar mezunu arkadaşımız firmalara yalvarıyor. Bakın bizler okulda dans dersi, müzikal dersi, sahne dersi, tiyatro gibi bir sürü alanda eğitiliyoruz. Şimdi bu eğitimleri almış birinin piyasaya çıkması mı o firmaya para kazandırır yoksa torpille az buz sesi olan biri mi?

Artık Avrupai müzikler yapmamız lazım. Neredeyse tüm pop şarkılar arabesk-alaturka alt yapısında. Bu yüzden Edirne’den öteye hiçbir şarkıcımızı tanımıyor diğer ülkelerdeki kitleler. Bir ülkenin reklamını şarkıcı yapar. Bakın Rihanna’dan önce kim Barbados diye bir ülkeyi tanıyordu Asya’da, Afrika’da? Tabi bunlar için büyük patronların bize, gerçek müzisyenlere kulak vermesi lazım.

Son olarak dinleyicilerinize ne söylemek istersiniz?

Gerçek müziği dinlesinler…

 MERYEM TANRIVERDİ | MÜZİK ONAIR

Exit mobile version