Porno Tutkusu Sonumuz Olacak!..

Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Güzin Abla, derdini kimseye anlatamayan ama cevap bulmak için de yardım arayan kişilere derman oluyor. Köşesinde yayınladığı bir yazıya manidar bir cevap veren yazar, yaşanan sorunun çeşitli sebeplerden dolayı herkesin başına gelebileceğini kibar bir dille açıklamış.

İşte o yazı;

Evliliğimizin ilk dönemlerinde vajinismus problemi yaşadım. Eşimle dokuz ay ilişkiye giremedik. Bu sorunu atlatıp birbirimize kavuşmuşken eşimin porno izlediğini öğrendim.

 Merhaba Güzin Abla, ben 24 yaşında genç bir kadınım. Eşimle beş yıllık flörtün ardından birbirimizi severek evlendik. Ancak evliliğimizin ilk dönemlerinde vajinismus problemi yaşadım, bu nedenle dokuz ay ilişkiye giremedik.

Tam her şey rayına oturmuş, üç ay önce birbirimize kavuşmuşken fazla merakımın kurbanı oldum.
Eşim acaba yıldönümümüz için bir sürpriz yapıyor mu diye bilgisayarından Google’daki arama geçmişine baktım ve porno sitelerine denk geldim. Hem de daha birkaç gün önce porno izlediğini gördüm.
Kendimi aldatılmış gibi hissettim. Tensel olarak bir şey yaşamasa bile başka kadına/kadınlara bakarak tahrik olması sizce de bir nevi aldatma değil mi?
Bir süre düşündükten sonra dün gece konuyu açtım, izlemedim dese inanacaktım ama inkar etmedi. “Bunun aldatmakla hiçbir ilgisi yok, her erkek yapar” dedi. Adet dönemlerimde orgazm olmak istediğini, biz cinselliği yaşayamadığımız için yaptığını, ayda yılda bir olduğunu söyledi.
Birbirimize ağır laflar söyledik, hatta boşanmaktan bile söz ettik. Çok büyük bir kavgaydı. Ve ilk defa ayrı uyuduk…
O kadar mutsuzum ki sürekli gözüm yaşlı. Ayrılmak şöyle dursun, beni artık sevmediğini düşünmek bile kalbimi acıtıyor.
Güvenim sarsıldı, izlediği anlar aklıma gelip duruyor. Kafamda bin tane sahne kuruyorum. Gerçekten seven, âşık olan biri başkasına bakabilir mi, baksa da ondan tatmin olabilir mi?
Ben bundan sonra daha ileri gitmeyeceğini nereden bileceğim? Bugün izleyen, yarın denemek istemez mi?
Yoksa eşimin dediği gibi her erkeğin yaptığı normal bir davranış mıdır bu? Ne olur yardım et abla, başka kimseye anlatamıyorum.
Rumuz: Çaresiz

YANIT

Her şeyden önce, senin mektubunu cevaplarken, bu vesileyle vajinismus sorununu biraz ele almak istiyorum.
Ülkemizde çok sık görülen vajinismus rahatsızlığı, bizde cinselliğin tabu olması, cinsel eğitim verilmemesi, kulaktan dolma yanlış bilgiler, bundan kaynaklanan korkular, fiziksel sorunlar gibi çok sayıda sebep yüzünden ortaya çıkar. Dolayısıyla çiftlerin evliliklerini bile tehlikeye sokabilir.
Vajinismus; kadının, eşi ya da cinsel partneriyle ilişkide bulunmak istemesine rağmen, elinde olmayan sebepler yüzünden, vajinayı çevreleyen pelvik kaslarını aşırı kasarak ilişkiye fırsat vermemesi şeklindeki bir cinsel işlev bozukluğudur.
Genelde psikolojik kökenli vajinismus rahatsızlığının birçok sebebi olduğu, fakat altta yatan sebeplerin başında taciz ya da tecavüze maruz kalma olduğu biliniyor. Bu kasılmalar vücudun kendisini koruma içgüdüsüne bağlıdır. Kadın, hayatının bir döneminde yaşadığı cinsellikle ilgili bazı negatif olaylar yüzünden, ilişkiye girmekten kaçınır.
Evliliğin en önemli paylaşımı olan cinsel yaşamın bu şekilde sekteye uğraması, erkekte reddedilme duygusuyla öfkeye neden olur. Kadında da suçluluk duygusu yaratır. Sonuçta da çiftin evliliği bozulabilir.
Ancak çok özel bir konu olan bu meseleyi çiftler utanç, suçluluk duygularıyla aileleriyle paylaşamazlar. Oysa bir cinsel terapi uzmanı ya da jinekoloğa başvurmak çok önemli bir tedavi adımıdır.
Doktor, vajinismusun gerçek nedenini bulduktan sonra bu sorunun, psikolojik veya nadiren de fiziksel olmasına göre tedavi uygular. Cinsel organlarda acıya neden olan enfeksiyonlar, kistler gibi hastalıklar fizikseldir ve tedavi edilebilir.
Ancak vajinismusun en sık görülen sebepleri psikolojiktir. Genç kızlara çocukluğundan beri aşılanan kızlık zarını korumasıyla ilgili tembihler, bilinçaltında yer ederek vajinismus gelişmesine sebep olur.
Gençlere cinsel eğitim verilmemesi, kulaktan dolma yanlış cinsel bilgiler de unutulmamalı tabii.
Ülkemizde genç kızların çoğu, kızlık zarının bozulurken çok fazla acı çekildiği, çok fazla kanama olacağı, cinselliğin sadece erkeklere karşı bir görev olduğu, cinsel haz duymanın günah olduğu gibi yanlış bilgilerle donatılırlar. Zorla evlendirilme, eşe karşı duyulan öfke, gebelik korkusu, bakire çıkmama korkusu da vajinismusa yol açabiliyor.
Şunu da ekleyeyim, vajinismus kesinlikle tedavisi olan bir sorundur. Böyle bir sıkıntıyla karşılaşan kadın öncelikle korkmadan jinekolojik muayeneden geçmeli ve sonra da bir cinsel terapist tarafından tedaviye alınmalı.
Tedavi sırasında terapist çifte cinsellikle ilgili temel bilgiler vererek, edindikleri yanlış bilgileri yıkarak işe başlar.
Özellikle de cinselliğin kadın için de bir hak olduğu anlatılır.
Çiftler arasında karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörünün olduğu bir ilişkinin kurulması için telkinle başlayan çalışmalar yapılır. Tedavinin en önemli bölümü ise ev ödevleri olarak adlandırılan egzersizlerle devam eder.
Bu durumda da çiftlere beklenen sonucu alabilmeleri için sabırlı olmak gerektiği hatırlatılmalı.
Şimdi gelelim senin durumuna kızım. Önce bu hastalığı yenmiş olmana çok sevindim. İkincisi ise eşinden kuşkulanmanın anlamsızlığını hatırlatayım.
Eşin aylarca seninle ilişkiye giremeyip sabırla beklemiş. Bu dönemde ise başka kadınlara yönelmemiş, seni asla kırmamış. Şimdi bu adamın sadakatinden kuşku duyarak haksızlık etmiyor musun?
Adam, sevdiği kadını kucaklayamamanın gerginliği içinde, pornoya yönelmiş. Seni kırmamak için, sana belli etmeden cinsel dürtülerini bu şekilde tatmin yolunu seçmiş, ona biraz anlayış göster. Beraberliğiniz normale döndükçe, o da bu davranışından vazgeçecektir. elbette.

Exit mobile version