Radyoculuk ve İnternet Radyoculuğu

Değerli okurlarım;

 

İtalyan Mucit Guglielmo MARCONİ radyoyu icat ettiğinde eminim buluşunun bugünkü noktalara gelebileceğini hayal etmemiştir.

İnsanlık serüveninde teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin zaman ne kadar hızlı akarsa aksın şartlar,durumlar neyi gerektirirse gerektirsin radyo hep onu dinleyen özel insanların hayatlarında bir yerlerde olmuştur.

Bazen ABD’ de Cumartesi gecesi partisinde baş köşede,bazende Ruanda’ da elektriğin olmadığı bir barakada bataryası ile insanlara umut ve yaşama sevinci vermiştir radyo.

Peki internetin hayatın her alanına girdiği şu devirde radyoculuk ne alemde? Dedik ya internet hayatın her alanında ve bilimadamları bunun olumlu yanlarının yanı sıra olumsuz yanlarının da olduğunu her fırsatta dile getiriyorlar.Öyleki ki insanlar artık en basit market-pazar alışverişlerini dahi internet üzerinden yapmayı tercih ediyorlar,çünkü çağımızdaki güç çalışma koşulları, stress,duygu doygunluğu insanları bu yola sürüklüyor.

Elbette bundan radyolar da üzerlerine düşen payı aldılar.Kaset,Cd gelişimi ile her ne kadar romantik radyocuların katılmadığı bir görüş olsada yara alan radyoculuk internet radyoculuğu ile yep yeni bir boyut kazandı.

Bu yeni boyutda radyoseverler arasında tartışma konusu bir kısım bunun radyonun ruhuna aykırı olduğunu radyoculuğu hepten bitireceğini savunurken diğer bir kısım bunun aksine yara alan radyoyu yeniden eski gücüne kavuşturacağı görüşünde.

Bu konuya şöyle bir giriş yapmak isterim genel anlamda baktığımda internetin en az zarar verdiği dalların başında radyoculuğun geldiğini düşünüyorum. Belki bu giriş bile bu konuda hakkındaki görüşlerimiz hakkında bilgi veriyor ama biz yinede detaylandıralım.

İnternet sayesinde herşeyi çok kolay tüketir olduk.Şarkıları da… Ancak şarkılar bana göre daha önceden de çabuk tüketilebilir olmuştu. Peki geriye ne kaldı? İnsana dair en temel değerler,samimiyet,sıcaklık,sohbet,dertleşme. Bunların müzikle harmanlandığı şiirle taçlandırıldığı ender platformlardan biridir radyo.Ses dışında görüntülü iletişimin olmaması da bence olaya farklı bir sihir katıyor.

Kabul etmek gerek internet radyoculuğunun gelişmesi ile radyolar içerisinde kapananlar oldu ancak yine kabul etmek gerekir ki kendini bu yeni teknolojiye adapte ederek bu yolda yüreyen radyolarda oldu.

Artık akıllı telefonların da hayatımıza girmesi ve bu teknolojinin hızla gelişip değişmesi ile internete her an her yerde ulaşabilir durumda.Haliyde evinde bir köşede radyosunu açıp gazetesini okuyan bir insan ile internette yine radyosunu açıp yine sanal ortamda gazetesine bakan bir insan arasın da içinde bulunduğu ortam dışında pek bir farklılık olacağını düşünmüyorum.

Ben normal banttan yayın yapılan bir radyo programında gösterilen ciddiyete uyulduğu sürece internet radyoculuğunun hiçbir sakıncasının olacağını düşünmüyorum.Ancak günümüzde radyo yayın programını bilgisayarına her kuran bu işe her heves edenin yayın yapıp,sıkıldığında bıraktığını Ya da olayı sadece müziğe,reklama dönüştürdüğü gerçeği karşısında elbetteki insanlar radyonun sıcaklığını arayıp bu olgudan uzaklaşacaklar.Ki bence bu oldukça tehlikeli Bir şey bunu illigal işler için kullanabilecek insanların yanı sıra günümüzde dahi örnek vermek gerekirse ünlü bir müzisyenin fanı gibi radyo açıp insanlara tabak çanak satmak,yayına katılan dinleyecilerin o müzesyine sevgisini istismar etmek hatta o dinleycileri istismar etmeye kadar varan süreçlerin olduğu internet radyoları da yok değil.

Paragrafın başında da söylediğimiz gibi internet radyoculuğunun daha genelleme yaparsak yapılacak işin en temel kuralı o işe saygı duymak ve o işi kuralları ile yapmaktır.Ülkemizde ve dünyada internet radyoculuğu hızla ilerlemekte öyle ki artık sektörde belli yere gelen radyolar konserler,kutlamalar yarışmalar yapıp ülke genelinde ses getirecek projelere imza atıyorlar.

Belli çizgisini ciddiyetle koruyan internet radyolarının da tıpkı diğer radyolar gibi sadık dinleyicilerinin olması da normal,yine az evvel bahsettiğimiz gibi ülkemizde ve dünyada artık internete ulaşmak hiç zor değil,yayın hızıyla ilgili sorunlar ise her geçen gün gelişen ternoloji ile hızla çözülmekte.Yani iş ciddiyetini ve dinyecisine saygısını koruduğu müddettçe internet radyoları gayet tabi kurumsal uzun süreli oluşumlar olabilirler.

Peki kalıplaşmış Ya da daha başka bir tabirle fme sadık radyo dinleyicileri ne olacak,Önyargıları kırmak çok zor biliyoruz ancak işin içine internet girdiği zaman yaş aralığı ne olursa olsun insanların önyargıları daha kolay kırılıyor.Az evvel verdiğim örnekteki gibi yaşı belli bir noktaya gelmiş amca elbetteki evinde huzur içinde radyosunu dinleyip zevk almak ister ama aynı amca güneşli bir İzmir gününde akıllı telefonunun kulaklığını kulağına takıp herhangi bir net radyosunu da parkta hava alırken pek tabi dinleyebilir.Bu örnekten yola çıkarsak internet radyolarının kendilerine sıfırdan dinleyici yaratma zorunluluğu olduğu görüşünü pek kabul ettiğim söylenemez.

Hem internet radyoculuğunun hem fm radyoculuğunun birbirlerinden öğrenecekleri çok şey olduğunu düşünüyorum.Tabi bu radyoları dinleyenlerinde… Aslında ikisi bana göre aynı şey aynı bütün ancak belli bir zaman dilimi içinde bizler onları iki ayrı olgu gibi görmeye devam edeceğiz sanırım. İnternet radyoculuğu fm radyoculuğundan en başta samimiyet ve sadakati öğrenebilir,fm radyoculuğu ise internet radyoculuğundan kolay ulaşılabilirlik ve hızı öğrenebilir diye hemen aklıma gelen iki örnek. Bu iki olgunun birbirlerini bitireceğini düşünmüyorum sonuç olarak aksine radyonun gücüne güç katacakları yönünde benim görüşüm yeterki bu yazının aslında özünde olan ciddiyet ve samimiyetten ayrılmasınlar….

Özcan BEYLAN | MuzikOnair.com

Exit mobile version