Önce kendi halinde bir rock müzisyeniydi. Sonra müzik programları sundu, plak firması kurdu, Türkiye’nin dört bir yanında rock festivalleri düzenlemeye başladı. Şimdi de Milyon TV adlı bir müzik kanalı var. Huzurlarınızda rock dünyasının patronu Umut Kuzey…
Umut Kuzey adını önce bir rock müzisyeni olarak duyurdu. Adanalı çiftçi bir ailenin çocuğu. Adana doğumlu. Albümler yaptı. Ama genlerinde girişimcilik vardı. Sadece üretmek yetmiyordu ona… Önce özel müzik kanallarında turladığı Konuşa- Rock adlı bir program yapıp, genç grupların yolunu açtı. Ardından Arpej Müzik adlı Türkiye’nin en önemli plak şirketlerinden birini kurdu. Akabinde bir festival organizasyonu şirketi kurup, Türkiye’nin dört bir yanında rock festivalleri düzenlemeye başladı. Zeytinli, Bodrum, Çukurova, Samsun ve Kuşadası rock festivalleri bunların en bilinenleri. Dörtbeş günlük festivallerdi çoğu… Gençleri bir araya getiren, 150-200 bin kişiyi ağırlayan büyük çapta organizasyonlar… Son olarak da müzik ve rock piyasasına büyük kapılar açan bir müzik televizyonu kanalı kurdu: Milyon TV…
Ud Çalarak Başladı
Yani Umut Kuzey, bugün artık rock dünyasının patronu. Ama mütevazılığı hiçbir zaman elden bırakmayan bir patron. “Yerimde başkası olsa üç beş korumayla gezer” diyor ve ekliyor: “Ben çocukluğumda gördüğüm yaşayış şekli nasılsa hâlâ öyle yaşıyorum. Yani ailemden nasıl gördüysem öyleyim. Lükse merakım yok. Bir bot alıyorum dört sene giyiyorum. İş görüşmesine tek başıma gittiğimde karşımdaki insanlar şaşırıyor. Rock’çılık biraz da böyle bir şey bana kalırsa. Tek tabanca olmak.” Kuzey aslında spor akademisi mezunu. 1994’de üniversitede okurken, kaldığı öğrenci yurdundaki oda arkadaşının ud çalması onu enstrüman çalmaya yönlendirmiş: “Arkadaşım ud çalıyordu. Ama o yaşlarda kimse başkasına bir şey öğretmek istemez. Müzisyen okulda yıldızdır, onu paylaşmak istemez. Öğretmesini çok istedim ama öğretmedi. Sonra bir ud metodu kitabı aldım ve çalıştım. Onun odada olmadığı zamanlarda udu alıp çalışıyordum. Daha sonra gitar çalmayı kendi çabalarımla öğrendim, hiç ders almadım….” İstanbul’da üniversite okuduktan sonra tekrar memlekete, Adana’ya dönüyor Kuzey. Adana Sokak Çocukları Derneği’nin faaliyetlerine gönüllü olarak katılıyor. Hatta sokak çocuklarından kurduğu koro ile etkinlikler yapıyor. Derneğe yardım amacıyla 15 konser düzenliyor. Aynı dönem bestelediği Sokak Çocuğu adlı şarkının da içinde yer aldığı üç şarkılık bir CD yapıyor. Gelirini derneğe bağışlıyor. Yine o dönem Adana’da bir yerel TV kanalında müzik programı sunmaya başlıyor. Akabinde İstanbul’dan bir albüm teklifi geliyor Kuzey’e. Geliş o geliş. Sonrasında peşi sıra albümler çıkarmaya başlıyor.
Bu Kadar Deliye Bir Akıllı Lazımdı
Ama bahsettiğimiz gibi serde organizasyon yeteneği var. Vaktiyle kendisi de kısıtlı imkanlarla müziğe başlamış biri. Başka müzisyenler için bir şeyler yapmaya, onlar için güzel adımlar atmaya karar veriyor. Müzik programı, plak firması, festival derken bir de müzik kanalı kuruyor. Rock’çılarda para pul meselelerine karşı bir uzaklık olduğu bilinir. Peki, nasıl oluyor da Umut Kuzey bu işleri hakkıyla becerip bir de başka müzisyenlere kapılar açıyor. Şöyle yanıtlıyor Kuzey: “Söylediğiniz doğru. Rock’çılar pek anlamaz para pul işlerinden. Ama bu kadar deliye bir akıllı lazımdı. O da ben oldum. Bugün 120’ye yakın genç çalışıyor yanımda. Ama hiçbir zaman klasik bir patron olmadım. Herkesten çok çalışırım, herkesten erken işe başlar, herkesten geç giderim. Sert bir patron değilim. Arkadaşlarım da eğlensin isterim çalışırken ama sonuçta bir iş yapıyoruz. Kendi gösterdiğim titizliği de herkesten beklerim.”
Kanalımda ve Festivallerimde Kimse Siyaset Yapamaz
“Müzik siyaset üstü bir alan. Gençleri siyaset dışı, ideolojiler üstü bir şekilde bir araya getiriyor. Festivale tek başına gelip, 20 arkadaş kazanan gençler tanıyorum. ‘Abi iyi ki varsın’ diyorlar, sarılıyorlar bana. Festivallerde ve kanalımda kimsenin siyaset yapmasına izin vermem. Müzik bir arada yaşamak, insan olduğumuzu hatırlamak adına çok güzel bir imkan. Bu imkanı kötüye kullanmamalı. Zor şartlarda düzenliyoruz festivalleri. Bu işin maddi altyapısını oluşturmak kolay değil… Çok çabalıyoruz. Sponsorluklar, devlet erkanıyla görüşmeler, izinler… Yorucu işler. Bir sürü grubu, müzisyeni gençlerle buluşturuyoruz. Ayrıca bu festivaller bir nevi alternatif tatil oluyor. Müzik tatili… 60’ların, 70’lerin festival ruhunu yaşatmaya çalışıyoruz.
Kaynak:Rock dünyasının patronu