Tuğba Özerk: Hançerlenmeyen Yerim Kalmadı!

Sesi ve şarkılarıyla Türk pop müziğinin sevilen isimlerinden Tuğba Özerk ile hayata ve müzik projelerine dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik...

Merhaba Tuğba Hanım, Müzikonair’a hoşgeldiniz. Tuğba Özerk için müzik nasıl başladı? Neler söylemek istersiniz?

Tuğba Özerk için müzik çok küçük yaşta başladı.Sevgili Sezen Aksu bizim evde misafirken fuar konserleri yapılırdı, İzmirli’yim ben tabii fuar konserleri yapılırken konser sonrasında bizim evde hep beraber ailecek sohbetler edilirken ben ağladığımda ¨Melodik ağlıyor çok büyük bir sanatçı olacak¨ demiş. Annem de ¨Yok artık Sezenciğim nasıl olacak o kadar melodik ağlıyor¨ diye  olur mu şeklinde cevap vermişti. Gerçekten de haklı çıktı. 

İlk söylediğim şarkı 2,5 yaşında ‘Mastika’ ydı. O da çok güzel tabii ki tam olarak profesyonel müzik hayatımın başlangıcından bahsedersek bu tatlı anekdotlar sonrasında 7 yaşında TRT İzmir Çocuk Korosu’na hizmet vermeye başladım. Kadrolu olarak.  ilkokuldan sonra kolej eğitimim oldu ve kolejden sonra konservatuvar eğitimim oldu. Bu şekilde başladı ve devam etti sonra İstanbul.  Bu arada da asıl önemli olan kolej hayatım devam ederken 1991 yılında yine TRT’de Onikiye çeyrek kala sevgili Sezen Aksu’nun beni lanse etmesi oldu.

Türkiye’nin en genç yeteneği diye pop müzik dünyasında en genç herhalde benimdir diye düşünüyorum. 11 yaşında sahne aldım. On ikiye çeyrek kala yılbaşı programında sevgili Sezen Aksu ile birlikte Bostancı Gösteri Merkezi’nde sahne aldım. Aynı zamanda geri vokal çalışmaları yaptım kendisine. Tabii ki İzmir’de okulum olduğu için gidip geliyorduk böyle başladı ve devam etti diyebilirim.

Sezen Aksu Kraliçemiz

İlk vokal deneyiminizi daha küçük yaşlardayken Sezen Aksu ile yaşadınız. Peki Sezen Aksu’nun sizin kariyerinizdeki önemi nedir?

İlk soruda da belirttiğim gibi Sezen Aksu zaten benim için çok kıymetli. Kraliçemiz, canımız… Gerçekten çok kıymetli. Müzik kariyerimde de size anlattığım gibi çok önemli bir rol oynuyor.

Bugüne kadar söylediğiniz her tarz şarkılarda büyük beğeni topluyorsunuz. Peki sizi müzik tarzınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?  

Çok teşekkür ediyorum. Öncelikle gerçekten yaptığım eserler, yayınladığım şarkılar hep çok beğeni topladı. Sizlerden de bunları duymak çok çok güzel dinleyicilerime de çok minnettarım.  Çok güzel bir kariyer olması tabii ki beni çok mutlu ediyor. Bu kariyer içerisinde tabii ki ekip çalışması çok çok önemli bir şey. 

Bu arada bugüne kadar çalıştığım herkese çok teşekkür ediyorum. Ben bir Türk pop müziği sanatçısıyım, popüler kültüre hizmet ediyorum. Fakat melodilerim ve sözlerimin çok derin ve tamamen samimiyetten doğan şarkılar olduğunu düşünüyorum. Herhalde bu kariyerin içerisinde de sevilmesi ve büyük beğeni toplaması bu samimiyette  ileri  geliyor diye düşünüyorum.

Hançerlenmeyen Yerim Kalmadı

Şimdilerde yeni çalışmanız olan ‘’İhanet’’te geçmişte yaşadığınız bir aldatılma hikayesini anlattınız. Peki böyle bir şarkı okumaya nasıl karar verdiniz. Hazırlık sürecinizden biraz bahsedebilir misiniz?

Evet ‘İhanet’ geçmişten gelen bir aldatılma hikayesini anlatıyor. Ama bir yandan da aslında ismin İhanet oluşu sadece bir erkek-kadın ilişkisi olarak düşünülmemeli. Evet bunlar da yaşandı tabii ki hepimiz ne ihanetlere maruz kalıyoruz, neler yaşıyoruz inanın kadın erkek ilişkisinden daha ağır olan insanın bence dostundan, yakın çevresinden hayatında tuttuğu, çok güvendiği insanlardan ihanete uğraması gerçekten çok acı. 

Benim de pek hançerlenmeyen yerim kalmadı. Sırtımda yazdığım bu eseri de hem dinleyicilerimle buluşturmak istedim, belki de bir serzeniş. Belki içimden gelen, dediğim gibi o samimiyeti de yansıtmak ve göstermek istedim diye tahmin ediyorum. Bu şekilde bir süreç oldu. İhanet böyle çıktı.Şarkının  müzikal prodüktörlüğünde yine Murat Yeter var. 

Daha önce ‘Sahibinden Satılık’ı da birlikte yayınlamıştık. Aslına bakarsanız bizim şu anda bitirdiğimiz sekiz şarkı kadar daha şarkı var. Albümün habercisi gibi. Biraz düşündük, İhaneti benden dinleyici de uzun zamandır bekliyordu. O yüzden dediğim gibi ruhumdan gelen içimden gelen sözleri ve melodileri bir an önce buluşturmak adına önden İhanet’i sunduk. Yenileri de gelecek. Tekli de çıkabiliriz bir tane daha çok yakın bir gelecekte. Yine Murat Yeter prodüktörlüğünde hazırlık sürecimiz devam ediyor. Çalışmalarımıza böyle güzel şarkılarla, müzikli ve sevgi dolu bir şekilde dinleyicilerimizle ve sizlerle buluşacağız.

O Halı Benim İçin Çok Kıymetli

‘’İhanet’’ şarkınızın klibinde  40 kiloluk el dokuması halı ile kameralar karşısına geçmeye nasıl karar verdiniz?  Yaklaşık 4 saat boyunca sırtınızda taşıdınız. Zorlandığınız anlar oldu mu?

O meşhur halı benim için çok kıymetli olan Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki  genç hanımlarımızın elleriyle dokuduğu kök boyalarla yapılmış el emeği göz nuru bir halıdır. Gerçekten çok kıymet verdiğim bir halıdır. Çünkü çoğu eserimde halımın üzerinde otururum. Yazılarımı, kağıtlarımı defterlerimi, bilgisayarım hepsini koyarım.Şarkılarımın hayata çıkış hayat buluş şeklinin çoğu halının üzerinde olmuştur. 

Emeğe çok kıymet veren biri olarak hakikaten bence o da sırtımda taşıması gereken bir halı olduğunu düşündüm. Hiç fark etmez. 40 değil, 50 değil, 60 değil böyle güzel el emeği göz nuru olan ve benim emeğimi de beni de o taşıdı. Çünkü üzerinde emeklerimi, dolayısıyla birbirimizi taşıdık diyebilirim. Benim için hiç zor olmadı.

Bu arada müzik dışında bir dönem oyunculuk deneyiminiz de oldu. Tekrar  devam etmeyi düşünüyor musunuz. Projeler var mı?

Evet oyunculuk deneyimim oldu. Dizi deneyimlerim oldu, üst üste. Aynı zamanda bir sinema filmim var. Can Tertip. Sevgili Ümit Erdim ile beraber başrol oynamıştık çok keyifliydi. Ben komedi, durum komedilerini ve komediyi çok seviyorum. Bir iki proje geldi. Şu an görüşüyoruz. Senaryo okuyorum, aynı zamanda da bir proje aklıma yatar gibi yine bir durum komedisi, esprili, güzel bir senaryo bakalım olabilir diye düşünüyorum. Görüşmelerimiz sürüyor. Arada da dediğim gibi gelen senaryoları okuyup değerlendirmeye çalışıyorum. 

Yapımcı Olarak Doğru Şeyler Yapmaya Çalışıyorum

Yeni yılın ilk aylarında 8 parçalık bir albüm ile müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyorsunuz. Öncelikle hazırlıklar nasıl gidiyor. Şarkılar belli mi? Sadece kendi şarkılarınız mı olacak? Neler söylemek istersiniz?

Evet albümü biraz önceki soruda da belirtmiştim. Daha açmam gerekirse. Evet sekiz parçamız hazır. Murat Yeter müzik direktörlüğünde devam ediyoruz. Çalışmalarımızın hemen hemen hepsi bitti. Şu an ilk aşamasındayız daha da yazmaya devam ediyorum. Bilmiyorum artık kaç taneyi buluruz ama şu anda 8 parçamız hazır. Söz, müzikler bana ait bir tane Murat Güneş eseri var. Çok güzel bir eser. O da çok enteresan bir eser. İnşallah keyifle yayınlayacağız.Yine Özerk Müzik’ten çıkacak  biliyorsunuz. Özerk Müzik’i kurdum, şarkılarımı da oradan yayınlıyorum. Müzik sektöründe de yeni bir yapımcı olarak bir şeyleri doğru yapmaya çalışıyorum. 

Sosyal medya ile aranız nasıl aktif bir kullanıcı mısınız?

Evet sosyal medya ile aramız hepimizin artık çok iyi biliyorsunuz. Hiç elimizden düşürmüyoruz. Göremediğin dostlarını  görüp onun hakkında oradan bilgi almak, bir kalp koymak, birbirine iyi niyetlerini iletmek. Bunlar güzel şeyler onun dışında tabii ki işimle alakalı olarak sosyal medyada aktifim. Ama tabii bunun için dijital bir yönetim grubum var. Aynı zamanda şirketimde olduğu için profesyonel bir yönetim grubum  da var ama onun dışında Instagram’dan mesela bahsediyorsak. Evet story’lerin bazı şeylerin paylaşımları böyle seviyoruz, hoşumuza gidiyor, çok taşları kaçmadan tabii ki.

Son olarak Müzikonair okuyucularına ve sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?

Müzikonair dinleyicilerine izleyicilerine takipçilerine söylemek istediğim şey; öncelikle hepimiz  için sağlık çok önemli.Yine bir virüstür atlatıyoruz. Ben de yeni atlattım ancak toparlanabildim. Sesimde hala daha ince ince bir kırıklık var. Yılbaşından sonra ekipçe hepimiz yattık yani asistanım, menajerim, basın danışmanım bütün ailecek herkes hasta oldu maalesef. O yüzden öncelikle sağlık diliyorum. İnşallah çok daha kötü şeyler gelmeden sağlıkla devam ederiz. Savaşların olmadığı, çocukların ölmediği, birbirimizi içtenlikle sevdiğimiz yüzümüze güldüğümüz gibi arkamızdan da aynı sevgi sözcüklerini söyleyebileceğimiz zamanlar ve günler diliyorum. Sizleri seviyorum, çok teşekkür ediyorum. 

Hoşçakalın.

Röportaj : Alper Ergez | Müzikonair

 


Exit mobile version