Best FM’in haftasonu yayıncısı Tuğçe Açıkgöz ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıdan okuyabilirsiniz!..
İŞTE O RÖPORTAJ!..
Özcan BEYLAN : Tuğçe Hanım öncelikle kendinizi bize tanıtır mısınız? Radyolarla tanışmanız, radyoculuğa başlamanız nasıl oldu?
Tuğçe AÇIKGÖZ : 24 yaşındayım, 3 farklı üniversite değiştirerek( Bilkent Üni Haliç ) sonunda istanbul üniversitesinde devamlılık sağlayan edebiyat fakültesi Fars Dili ve Edebiyatı öğrencisiyim aynı zamanda aöf radyo tv programcılığında okuyorum. bitmek bilmeyen bir enerjim sürekli pozitif düşünebilen bir beynim var (bazen sıkıcı oluyor tabi:) konservatuar (tiyatro)geçmişimde var.Türkiyenin en profesyonel hocalarından Diksiyonoyunculuk eğitimleri aldım .Anlayacağınız kendimi bildim bileli sürekli bir koşturma peşindeyim:) Radyo ile tanışmam 2011 yılında İstanbul Üniversitesi Radyosu Radyo İletişim sayesinde oldu.Radyo yenilenip yayın hayatına başladığında ilk programı ben yaptım.şiir sanat tarihi üstüne bir programdı ama çok eğlenceliydi tabi ardından eski arkadaşım Barış Hacıhanla birlikte Ne Alaka adında bir show programına başladık.Barış ödüllü oyuncu olduğu için konuk ayarlamaya başladı ve ilk konuklu programımızı da yaptık.İlk konuğumuz Oyuncu Neslihan Atagül oldu ve ardından neredeyse tüm dizi film oyuncularını konuk almaya başladık(1 yıl yaptık) Derken Kara Kutu programını yaptık onu da yine çok başarılı bir arkadaşım Mustafa Cengiz ile ki bununla da kendimi çok iyi ifade ettim.Bu daha çok müzik üzerine bir program oldu Can Bonomo mirkelam-Ferhat Göçer bay j.. vs konuk aldım.
Sonra yazarlar şairler doktorkar derken böyle başladı. benim radyo hikayem işte :) Haziran ayı içinde Best Fm İstanbul Üniversitesi radyo koordinatörümüzle görüşmüş Hafta sonları program yapması için birini aradıklarını söylemişler o biri de tabiki ben oluyorum:)duyduğum ilk anda çok yadırganacak bir tepki vererek oynamaya
Başladım çünkü Türkiyenin En iyi radyosu konuşan radyosunda olmak ne demek hemde 24 yaşındayken … Hocalarımında oy birliği ile seçilmiş kişi olarak Best fm ile görüşmeye gittim. yaklaşık 1 saatlik görüşme sonucunda (demolarım dinlendi yayın kayıtlarım falan) aramıza hoşgeldin dediler. Söylemeden geçemeyeceğim , radyo hikayemi başlatan devam ettiren ve her durumda beni destekleyen canım hocam Fırat Tufan’ın çok büyük bir katkısı var…
Özcan BEYLAN : Best FM’deki programlarınızda neler var?
Tuğçe AÇIKGÖZ : Best Fm de Haftasonları cumartesipazar 11.0014.00 arasında “Rengarenk”adında bir programım var. Gerçekten rengarenk, sürekli kendi hatalarıyla dalga geçen, aşk acılarına tuz basan gülen bir program işte.Yayın sırasında Dinleyicilerle şimdilik twitter hesabım üzerinden iletişim kuruyorum.( tugceeacikgoz) Bu programda magazinden oldukça bahsediyorum çünkü Radyo İletişimeyken aldığım konuklarla arkadaş olup bi anda içlerine girince ister istemez magazin haberi olabilecek şeyleri ilk duyan isim oluyorsunuz.Ki bu da çok eğlenceli=)Artık arkadaşlarım ” tuğçe bak bunu sakın anlatma”falan demeye başladılar ki anlatmaya devam ediyorum :))) kliplerden bahsediyorum ama farklı bi bakış açısıyla komiklikler tatlı tatlı şakalar derken bi anda bi çok şey oluyor programımda(nostalji köşeleriunutulmayanlar vs.) bazen ilginç haberler… // Haftaiçi Mutlu Yeşiltepe ile Mutlu Beyinler programında da magazin haberleri köşem var. öyle gazetelerden dergilerden bakıp anlattığım şeyler değil şu an “koştur koştur haber peşinde”modundayım. Hangi dizi setinde nolmuş, kim kiminle ama saklıyor kulis dedikoduları gibi.
Özcan BEYLAN : Radyoculuk mesleği hakkında neler düşünüyorsunuz? İlerisi için de düşünülebilir mi yoksa radyocular günden güne azalıyor mu? Ya da meslek olmaktan çıkıyor mu?
Tuğçe AÇIKGÖZ : Radyoculuk kategorize edilebilir bir meslek.Yerel radyoda program yapmaya başladığım tamam dedim çok kolay zevkli sürekli konuş tam benlik dedim. ama Best Fm e geçince öyle olmadığını anladım. Çok zor bir meslek.Sürekli hayattan beslenmeniz gereken, farkındalık sahibiyseniz bir sıfır önde olacağınız bir meslek. Eleştiriye açık olmanız ve sabırlı olmanız gerekir öncelikle. Aşkla yapılacak bir iş kesinlikleYoksa eğer gerçekten büyük bir istek aşk yoksa BENCE yapılamayacak kadar zor bir iş.** Radyoculuk asla bitmeyecek bir meslek. bunu şimdi içinde bulunduğum best medya ile bağdaştırarak söylüyorum. İnsanların ne zaman anlatacak şeyleri biter , dinleyecek güçleri kalmaz o zaman bu iş biter… bu mümkün mü? değil tabiki.. Radyoculuk meslek olmaktan çıkmıyor. sadece radyoculuk anlayışı değiştirilmeye çalışılıyor.Serdar GökalpleCem Arslanla büyüyen bir nesil varken radyoların çoğunda şimdi sadece müzik var. kimse konuşmuyor dolayısıyla sadece 35 şarkıda anons yapan radyolar için bu meslek olmaktan çıkmış olabilir ama Best Fm için değil.
Özcan BEYLAN : Beğenerek dinlediğiniz radyo programları hangileri? Kendinizi örnek aldığınız isimler var mı?
Tuğçe AÇIKGÖZ : Haftasonları Rengarenk programı çok beğenerek dinliyorum mesela:)))) Şaka bi yana, sabah akşam radyo dinleyenlerden değilim. ama Serdar (serdar Gökalp) programı beni çok eğlendirir. yaşadığımız coğrafya zaten yeterince zor zamansızca istemsizcenedensizce alakasızca gülmek eğlenmek ruh sağlığı için gıdadır. Cem abim zaten benim için bu işin nirvanasıdır. ** Ben Yasemin Şefik i yakından takip eden biriyim. Zaten best fm de başladığım ilk hafta Yaseminin programına girdim ve kendi tarzıma karakterime çok yakın buluyorum örnek almak değilde hayranlığım var.. Taklit etmem ama onun bakış açısından yararlanıp başka şeyler görebiliyorum. Yasemin Şefik doğallığı sanırım yakalamak istediğim nokta.
Özcan BEYLAN : Radyoculuğu neden seçtiniz? Mikrofon başındayken neler hissediyorsunuz? İlk anons heyecanınızı anlatır mısınız? Neler yaşadınız?
Tuğçe AÇIKGÖZ : Radyoculuk seçilebilecek bişey değildir ki bence… O da dans gibi,resim gibi,tiyatro gibi yeteneklerin doğrultusunda gidilecek bir yoldur.Dolayısıyla sanırım hayatın bana verdiği en büyük armağan farkında olmadan son 5 yılda attığım her adım beni olmak istediğim yere doğru ilerletmiş bende farkında değildim aslında.*** Mikrofonu açmama 10 saniye kala hep içimde bi titreme oluyor.Ama ilk kelime çıktığı anda herşey arkadaş sohbetine dönüyor en azından öyle hissediyorum.İlk anons heyecanım benim… 40 yıl sonrada unutamayacağım bi durumdu. Mutlu Yeşiltepe yanımda, radyodan bir kaç asistan yanımda elim titriyo, kafamı sabit tutamıyorum,
stüdyoda yaklaşık 3 kişi vardı ve ben nolur beni yalnız bırakmayın falan demeye başladım. böyle ağlayan bir ses tonuyla:)) Mutlunun sonradan anlatmasına göre yerden 5 cm yükselmişim anons sırasında. çok komik aslında. :)) hatırladıkça hala o anı yaşıyormuşum gibi oluyorum :) bi de ” neşe kaynağınız diyeceğime neşe kaymağınız dedim o da ayrı tabi o zamandan(3 aydır) beri hala neşe kaymağı derim.:))
Özcan BEYLAN : Radyoculuk dışında neler yapıyorsunuz? Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tuğçe AÇIKGÖZ : boş zamanım hiç olmuyor.İki üniversite okuyorum, İstanbul Üniversitesinin radyosunda hem program yapıyorum hem kurumsal iletişim sorumlusuyum. Aynı zaman her yıl düzenlediğimiz radyo partileri etkinliklerinide organize ediyorum çok da severek yapıyorum bunu :)Üniversite Radyo Birliği onur üyesiyim sürekli aktif olmamız gereken bir alan,sosyal sorumluluk projelerim var uzun süredir devam ettirdiğim,Best Fm de programlarım dışında müzik direktörümüz Meltem Sezenlerin yanındayım sürekli o da işinin uzmanı olan biri olduğu için öğrenmem gereken bi çok şeyi ondan öğreniyorum. Bir dergiye yazılar yazıpröportajlar hazırlıyorum reklam seslendirme işine de girdim bu yoğunluk içinde boş vakit diye bişey yoktur bana göre işte . vakti dolduramayacak kadar asosyallik vardır:) hayat kısa koş tuğçe koş derim hep:)
Özcan BEYLAN : İleriye yönelik olarak kariyer planınızı ve hedeflerinizi anlatır mısınız?
Tuğçe AÇIKGÖZ : çok uzun vadede plan yapmayan biriyim artık. çünkü yaptığım her plan günlüğümde anı olarak kaldı:) yakın zaman içinde okuduğum üniversite İstanbul Üniversitesi İletişim fakültesinde akademik kariyer yapma gibi bir durumum söz konusu hocalarım bu konuda beni çok destekliyorlar.Best Fmde uzun soluklu programım olması içinde şu an elimden geleni yapıyorum zaten. çok mutluyum çok huzurluyum best fmde. tüm samimiyetimle söylüyorum orada olmak bana çok iyi geliyor. Best Fm ailesi diyoruz ya orası gerçekten ailem gibi oldu. bunların dışında sosyal sorumluluk projelerimi artık daha da belirgin hale getirmek ve elimden geldiğince devam ettirmek istiyorum ki beni hayata bağlayan en önemli şeydir. Kısacası hedefim ve planım sadece beni mutlu eden, huzur veren şeyleri yapmak.Hep başarılı olmak zorunda değilim ki olamamda ama hep mutlu olmak zorundayım.
Özcan BEYLAN : Son olarak MüzikOnair hakkında neler söylemek istersiniz?
Tuğçe AÇIKGÖZ : muzikonair; sektörün çok içinde ve sanırım şu anda bu kadar hızlı ve detaylı çalışan başka bir haber ekibi yok değil mi :) Herşeyi çok hızlı öğrenip yakından takip ediyorsunuz. Tebrik ederim sizi de. Zaten diğer radyolarla alakalı öğrenmek istediğim her olayı durumu hatta en amiyane tabirle dedikoduyu sizden öğreniyorum :)))) gerçekten bu da çok büyük bir başarı:) başarılarınız daim olsun sizlerinde:)
Çok teşekkür ederim ilk röportajım oldu bu arada.Yani Best Fm e başladıktan sonra.Benim için gerçekten özel oldu. Son olarak diyim ki; Radyonuz Açık olsun :)))