Müzikonair Tunacan Tuna: “90’lara Özlem Konusunda Yalnız Değilim” | Müzikonair
MüzikMüzik HaberRöportajlarSanatçı Röportajı

Tunacan Tuna: “90’lara Özlem Konusunda Yalnız Değilim”

Genç şarkıcı Tunacan, sözlerini babası Aşkın Tuna’nın yazdığı “Suni Teneffüs” adlı ilk şarkısıyla büyük ilgi görüyor. Klibinin YouTube’daki izlenme sayısı 1 milyonu aşan başarılı şarkıcı, bütün dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecini nasıl geçirdiğini de anlattı.

Şarkınız Suni Teneffüs ile sektöre hızlı bir giriş yaptınız. Bu süreçte neler hissediyorsunuz, heyecanlı mısınız?

Elbette çok heyecanlıyım. İçinde bulunduğum bu heyecanlı müzik serüveni bana, özellikle bu zamana dek biriktirdiğim güzel dostlarımın kıymetini ve dostlukların insan hayatına kattığı anlamı bir kez daha hatırlatması açısından da çok önemli. Dostlarımın desteği ve şarkının başarısını kendi başarılarıymış gibi samimiyetle sahiplenmeleri sayesinde heyecanım ve müziğe hevesim perçinlendi. Bu vesileyle davama yüreğini koyan tüm dostlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunmak isterim.

Aşkın Tuna, müzik dünyasında önemli bir marka. Onun imzasını taşıyan bir şarkıyla çıkış yapmak sizin avantaj mı yoksa dezavantaj mı?

Babam, benim için her şey; baba, kanka, öğretmen, sırdaş, psikiyatr… Onun gibi bir babaya sahip olmak hayattaki en büyük şansım! Beni müzik konusunda keşfeden ve yüreklendiren de o oldu. Lise yıllarına kadar şarkı mırıldanmaktan bile çekinirken babam keşfetti sesimi, profesyonelliğine duyduğum saygı doğrultusunda gereken dersleri alarak artık keyifle ve güvenle şarkı söylüyor ve bu keyfi yaşamak için geç bile kaldığımı düşünüyorum.

80’lerden günümüze uzanan farklı nesillerin duygularına, yaşantılarına jargonuna ayak uydurarak, yazdığı şarkı sözleri ile hepsine hitap etme başarısı gösteren ender müzik insanlarından biri olan babamın tecrübesinin kariyerime büyük artılar katacağına inanıyorum.

Bütün dünyayı etkileyen Covid-19 salgını, sizi nasıl etkiledi? Bu süreci kimileri kendini dinleyerek, kimileri üreterek, kimileri ise sadece sıkılarak geçiriyor. Ya siz?

Ben bu süreci olabildiğince bilinçli ve sakin bir şekilde geride bırakmaya çalıştım. Hayata dair temel görüşlerimden biri hayatın her anından keyif almayı bilmek ve olaylara pozitif tarafından bakıp onu avantaja çevirmeyi bilmek üzerine. “Yeni normal” olarak adlandırılan döneme dek ailemle evde kalmaya özen gösterdik; sağlıkla geçirdiğimiz her güne şükrettik!

Bu sırada öğrencisi olduğum Yıldız Teknik Üniversitesi’nin uzaktan eğitimlerini takip ettim ve sınavlarımı da sorunsuz geride bıraktım. Okunmayı bekleyen bir dolu kitabımı okumak için sahip olduğum bol vakti en iyi şekilde değerlendirdim. Evde bol meditasyon ve spor yaparak evde kalma psikolojisini hafifletmeye gayret ettim. “Yeni normal”de de yine maske ve kolonyamızı yanımızdan ayırmadan ve sosyal mesafeye maksimum özen göstererek hayatın normal sürecini yaşamaya gayret ediyorum.

Klip senaryomu yazmam, klibin çekilmesi ve şarkı okumalarımın da pandemi sürecine denk geldiğini göz önünde bulundurursak süreci olabildiğince üretken bir şekilde değerlendirdiğim söylenebilir.

tunacan tuna röportaj

“ŞARKIMDA 90’LARIN TADI VAR”

Müzik sektöründeki şarkıcı sirkülasyonu sizi korkutuyor mu? Kendinize güveniyor musunuz?

Hayatta kendime güvenmediğim hiçbir işe girmedim; lider olamadığım hiçbir ortamda bulunmadım. Kendime güvenmesem bu sektöre de girmezdim. Kendimi birileriyle kıyaslayıp bir yarışa girmeyi de tercih etmiyorum. Sektöre hizmet eden herkesi güzel bir resmi oluşturan farklı renkler olarak görüyor ve saygı duyuyorum. Her rengin, farklı insanlar üzerinde bıraktığı, farklı etkiler vardır. Sektörün geniş kitlelere hitap eden popüler renklerinden biri olabilmeyi ümit ediyorum.

Oyuncusundan şarkıcısına birçok ünlü isim sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyor. Sizin klibinizde de TikTok fenomenleri rol aldı. Peki sizin sosyal medyaya bakış açınız nedir?

Bana tipimin öne çıkarılacağı, hafif seksapeli olan bir klip çekilmesi önerilmişti. Oysa ben tercihimi, bu tarzın yerine, beni yansıtan; samimi, esprili, 7’den 70’e herkesin yüzünde bir tebessümle izleyeceği sempatik bir çalışmadan yana kullandım.

Klipteki partnerlerim Zümrüt ve Sude de sosyal medyadan zevkle takip ettiğim arkadaşlardı. Bu takiplerimde onların da ekrana yansıttıkları samimi ve tatlı enerjiden etkilenerek klipte birlikte rol almak üzere teklifte bulundum. Tanıştıktan sonra da haklarındaki intibam değişmedi. Zevkli bir iş birliği oldu ve görüşmeye devam ediyoruz. Bu işbirliğini stratejik bir hamle olarak değerlendirenler oldu; oysa ben doğam gereği böyle hesaplar, planlar yapan biri değilim. Enerjilerini ve sempatilerini beğendiğim için çalışmak istedim, teklif götürdüm, kabul ettiler; her şey bundan ibaret!

Şarkım çıkmadan önce sosyal medyayı zaten aktif bir şekilde kullanıyordum; ancak şarkı çıktıktan sonra gerek dinleyicilerime gerekse güzel dileklerini ileten dostlarımın hepsine cevap verebilmek için eskiye göre aktifliğim arttı. Özellikle ağustos ayında Youtube ve TikTok platformlarına da yeni sürprizlerle giriş yapmayı planlıyorum. Takip etmeyi unutmayın.

tunacan tuna röportaj

Babanızın şarkılarından oluşan “Aşkın Şarkıları” proje albümü geçen yıla damga vurmuştu. Siz de genç bir şarkıcı olarak o projede neden yer almadınız; babadan torpilli gibi yorumlardan uzak durmak için mi?

“Aşkın’ın Şarkıları” müthiş bir proje oldu. Hayata geçmesinde emeği olan herkese teşekkürler. Sektörde yeniyim ve yepyeni bir şarkıyla giriş yapmak istedim sadece. 1500 şarkıya imza atmış bir babanın torpillisi olmakla ilgili bir derdim yok; hatta bu avantajı sonuna kadar kullanabilmeyi diliyorum. Umarım proje albümünün ikincisi de hayat bulur ve bu kez ben de albümdeki bir şarkıyı yorumlama imkânı bulurum.

Bazı dinleyiciler şarkınızda 90’lı yıllar esintisi hissettiklerini söylüyor. Böyle bir durumu hedeflemiş miydiniz, yoksa tamamen tesadüf mü?

Bahsettiğiniz durum tesadüf değil; şarkımızla tam da bunu hedeflemiştik! Ben 2000 yılı doğumlu olmama rağmen ruhumun 90’lara ait olduğunu hissetmişimdir hep! O dönemlerin duygu ve yaşantılarını daha saf ve samimi ve ayrıca daha derin buluyorum. Şarkımın sözlerinde olduğu gibi klip senaryomda da 90’lar tadı ve motifleri var. O dönemin samimi tarzı ve dile çabuk takılan, kolay ezberlenen şarkı yapısını daha çok seviyorum. Son zamanlarda eski şarkılarına günümüz altyapıları ile genç sanatçılar tarafından seslendirilen versiyonlarının gördüğü ilgi, 90’lara özlem konusunda yalnız olmadığımın bir kanıtı sanırım.

– MÜZİK ONAIR- tuna

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu