Türkiye’de müzisyen olarak yaşamayı seçmek zaten başlı başına farklılık belirtisi olabilir. Bu yolda kalıcı olmak için orijinal olmak neredeyse ön koşul gibidir. İnsanlar farklı olan her şeye ilk başta korkarak, olumsuz tepki gösterebilirler ama daha sonra hayatlarına kattığı yeni renkler için daima minnettar kalırlar. İşte aklımızın bir köşesinde özel yerleri olan isimler.
1- Ajda Pekkan
Dinledikçe daha fazla dinlemek istersiniz ve baktıkça daha da bakmak. O kadar farklıdır ki izlediğinizde heyecan, coşku ve yetenek dolu bir karizma bulutu tarafından yerle yeksan olursunuz. Ardından kendinize geldiğinizde zihninizde sürekli onun sesinden duyduğunuz melodiler çınlar. Yıllar boyunca orijinal kalmayı başarmıştır. Dikkat edin, selfie için saçlarınızı savururken, makyaj yaparken, bir gece kulübünde dans ederken hep onu taklit edersiniz. İlginç değil mi?
2- Erkin Koray
1950’lerin ortasından itibaren müzik dünyasına giren ve gitarın ön planda olduğu grupların öncülerinden olan Erkin Koray’ın farkını anlamak için şarkılarını iki dakika, röportajlarını ise bir dakika dinlemek yeterlidir. Büyük üstadın hayat mottosu olarak ‘Asla geri adım atma!’ cümlesini benimsediğini düşünüyoruz ve açtığı yolda korkmadan ilerliyoruz.
3- Cem Karaca
Gürleyen bir ses, muhteşem bir yorum ve sahnede ülkemizin gelmiş geçmiş en karizmatik figürlerinden biri. Onu canlı izleme şansına sahip olmuş nesilleri ne kadar kıskansak azdır. 2004 yılında hayata gözlerini yumduğunda Türkiye en orijinal fikirlerinden, en devrimci sözlerden ve en muhalif duruşlarından birini kaybetti.
4- Barış Manço
1 Şubat 1999 günü haber bültenlerinden ilk önce alt yazı olarak geçti ölüm haberi. Ardından hastane önüne yığılmış gazeteci ordusu ve sevenlerinin görüntülerini izledik canlı yayınlarda. Bir sonraki gün AKM’ye sığmayan dostları ve caddelerden taşan hayranlarının omuzlarında uğurlandı dev sanatçı sonsuzluğa. Farklı sanatçı nasıl olunur diye düşündüğünüzde, Türk insanını sözleri ve hareketleriyle sürekli ileriye ve aydınlığa taşıyan Barış Manço’yu hatırlayın.Zeki Müren , Erkin Koray , Cem Karaca.
5- Fikret Kızılok
Buğulu sesinde dalga sesini, rüzgarın uğultusunu ve güneşin parlaklığını duyabilirsiniz. Ayrıca hayallerinizi, aşklarınızı ve sakinliğinizi de bulabilirsiniz. Müziği sizi lise yıllarında başka, üniversite zamanı bambaşka, işten eve dönerken radyoda çalınca içten ve denize karşı güzel bir yemeğe eşlik ederken derinden etkiler.
6- Zeki Müren
Türk halkının ‘Sanat Güneşi’ diyerek baştacı ettiği büyük sanatçının etkileri günümüzde eksilmeden devam ediyor. Adının geçtiği her yerde ufak bir kalp sızısı duyarız. Hele ki bir şarkısı çalsın ve o muhteşem sesi kulaklarımızdan içimize aksın, o vakit titrer gönül telimiz ve berhudar oluruz, efendim.
7- Bülent Ersoy
Bülent Ersoy dinlemek hiç de kolay bir süreç değildir. Duyduğunuz devasa yoğunluktaki ses karşısında ilk önce gözlerinizi kapatın, ardından her nefes aldığınızda göğüs kafesinizin titremesine izin verin. Bırakın ‘diva’ elinizden tuttuğu gibi sizi uçursun. O deryanın her damlasından faydalanın ve notaların içinde keyiften dört köşe bir şekilde yüzün. Bir süre sonra yere konduğunuzda siz de farklı biri olacaksınız. Çünkü ablanız size kurban oldu!
Kaynak: Hürriyet