Uzun bir aradan sonra çıkardığı ‘Bi Gülüşü’ şarkısıyla sahalara dönen Zeynep Dizdar samimi bir röportaj verdi…
İşte o röportajdan dikkat çeken başlıklar;
‘Bi Gülüşü’ şarkısıyla sahalaradöndünüz. Nasıl gidiyor hayat?
İş anlamında güzel gidiyor. Her yeni şarkı, yeni bir heyecan ve yeni bir çocuk gibi oluyor. Şarkı sevildi, güzel yorumlar alıyorum. Tabii hayatımdaki en değerli varlığımı, kıymetlimi, annemi kaybettiğim için biraz buruk günler yaşıyorum. ‘Bir gülüşü yeter’ dediğimde en çok annem aklıma geliyor.
Şarkının içinde‘zalim’ kelimesi geçiyor. Siz bugüne kadar ne zalimlikler gördünüz?
Zalimlikler de var, önümün kesildiğini düşündüğüm durumlar da var. Kişi olarak suçlamak doğru olmaz ama ‘Vazgeç Gönül’ gibi bir şarkıyla çıkış yapmış bir sanatçıyı sonrasında sekiz yıl bekletmek en büyük zalimlikti. Her sene ağladım. Ozan Çolakoğlu ve Ümit Sayın o günleri çok iyi bilir.ÇOLAKOĞLU KİME YETİŞSİN?
Ozan Çolakoğlu ve Ümit Sayın ile iş birliğiniz size büyük ivme katmıştı. Hatta Ümit Sayın ile de sevgiliydiniz. O ayrılıktan sonra mı tembelleştiniz?
Yazan da var, aranjör de var diyerek rahata alıştırıldım. Haklısın, belki de o ayrılık sonrası tembelleşmiş olabilirim. Çünkü kamçılanmam lazım; benim böyle bir motivasyon anlayışım var. Onlar da bunu çok iyi yapıyorlardı. Çok iyi aranjörler var ama Türkiye’deki tek aranjör Ozan Çolakoğlu diyebilirim ama bu tempoda kime yetişsin; eşi Gülşen var, Tarkan var…
Size epey güven vermişler…
Aslında o dönem ben de şarkı yaptım. Ozan, “Şarkı yap, şarkı yap” diyordu ve hakikaten Stüdyo Sarı Ev’e gidip şarkı yapıyordum. Zaten o stüdyoya Tarkan geliyor, Murat Boz geliyor; nasıl mesudum anlatamam, prensesler gibiydim. Böyle bir ortamda gaza gelip şarkı yapmamak mümkün mü? Hatta o zamanlar Murat Boz bizim için Murat’tı, “Zeynep, beni ne zaman tanıyacaklar?” diyordu.
Neden kariyerinizde aralar veriyorsunuz?
İşime aşığım. ‘Her gün üç saat şarkı söyleyeceksin’ deseler, aynı şekilde jilet gibi hazırlanırım, hiç de yorulmadan sahneye çıkarım. Sahnede olmak keyifli ama onun dışındaki her şey çok yorucu geliyor.ŞARKILARIMDA MESAJLAR VAR
Sizin şarkılarınızda bir ‘ZeynepDizdar damarı’ var, öyle değil mi?
Evet, bir damar var. Ne kadar hızlı bir şarkı da olsa, sözlerde bir damar oluyor; insanın içine içine işliyor. Aslında bütün şarkılarımın içinde saklanmış mesajlar var. Ben yaşanmışlıklarımın üzerine şarkılar yapıyorum.SAHNEDE ULTRAYIM
Bir şarkıcı olarak sürekli yapımcıya, menajere, organizatöre bağlı kalmak sizi rahatsız ediyor mu?
Evet, onlar beni sıkıyor. İnsanlar iki ayda bir şarkı yapıyor; mesela Demet Akalın’a ve Hande Yener’e şaşırıyorum, tıkır tıkır, peş peşe şarkılar çıkarıyorlar ama sahnede de ben ultrayım. Artık bunun arkasını getirmek lazım. Yapımcım, arkadaşım Polat Yağcı derse “Zeynep, iki ay sonra da şunu yapıyoruz”, o zaman bende o tempoya ayak uydururum.
KAYNAK: SABAH