Sanatçı olmak, bir eser üretmek bambaşka bir yeti meselesi. Sanatçının içinde yaşadığı dünyadan özümlediği o acıları sevinçleri, mutlulukları, toplumsal olayları beyin süzgecinden geçirip esere dönüştürmesi herkese nasip olmayacak bir şey. Dört duvar içinde yaratılan, kimi zaman uykusuz gecelere mal olan bir eserin duvarların dışına taşarak milyonların yüreğinde yer etmesi ve bunun övgülerle taçlandırılması ise sanatçı için tarif edilemeyecek bir mutluluk olsa gerek. İşte bu mutluluklardan en büyüğünü geçen Salı gecesi büyük üstat Zülfü Livaneli yaşadı.
Büyük sanatçıların değerlerinin genellikle vefatlarının ardından anlaşıldığı içinde yaşadığımız modern zamanlarda, geçen Salı akşamı Zorlu Center ezberbozan bir geceye ev sahipliği yaptı. Müziğiyle sadece Türkiye’nin değil dünyanın da duygularının, acılarının ve sevinçlerinin sesi olan ve toplumsal yaralara müzikten bir merhem süren Zülfü Livaneli, ÇABA derneğinin düzenlediği enfes bir müzik şöleninde müzik hayatındaki 50. sanat yılını, şarkılarını emanet ettiği 50 sanatçıdan 14’üyle birlikte kutladı.
Bir sanatçının hayattayken yaşayabileceği en büyük onur ve mutluluklardan biri olan bu gecede aralarında Yaşar, Göksel, Yeni Türkü, Sezen Aksu, Kenan Doğulu, Feridun Düzağaç, Funda Arar ve Sıla gibi müzik dünyasının en güçlü ve sevilen sesleri, seslendirdikleri Zülfü Livaneli parçalarıyla gerek salonda bulunan dinleyicilere, gerekse ekranları başında bu geceye katılanlara eşsiz dakikalar yaşattılar.
Daha biletleri çıkar çıkmaz tükenen ve geliri ÇABA derneğine verilen geceyle ilgili kısa notlar şöyle:
İnternet sitelerinde kendilerini 2004 yılında ‘büyük hayallerin gerçek olabileceği’ fikrinden doğan ve bir araya gelen gönüllülerin amaçlarını belirleyip hemen bu amaçlar doğrultusunda özel projeler ve fonlar yaratmaya başlayan bir dernek olarak tanıtan Çağdaş ve Bağımsız Yaşam Derneği’nin (ÇABA) “Livaneli 50. Sanat Yılı / Bir Kuşaktan Bir Kuşağa” adı altında organize ettiği gecede Çocuk Kalbim Seni Söyler Çocuk korosu, Yonca Lodi, Bekir Ünlüataer, Linet, Feridun Düzağaç, Kubat, Yaşar, Kardeş Türküler, Göksel, Yeni Türkü, Funda Arar, Sıla, Kenan Doğulu ve Sezen Aksu sahne aldı. Bu albüm ve gecede müzik dünyasının en sevilen isimleri yer aldı, ancak gözler, en azından benim gözlerim müzik kariyerlerinde yolları Zülfü Livaneli ile kesişmiş olan Leman Sam, Sevingül Bahadır, geçtiğimiz yıllarda Livaneli şarkılarından bir albüm çıkaran Züleyha ve özellikle Aylin Livaneli’yi aradı. Mesela Ajda Pekkan, Nilüfer, Sertab Erener, Aşkın Nur Yengi gibi isimlerin olmaması beni şaşırttı.
Gecede kıyafetlerde siyah renk hakimdi ve salon da genelde siyah tonlardaydı. Bir yandan keşke biraz ışıklarla veya yansıtmalarla 50. yıl gecesinde sahne biraz daha hareketlendirilseydi diye düşündüm, sonra bu şarkıların kalplerimize girmesi için herhangi fazladan bir ayrıntıya gerek olmadığını, bu şarkıların zaten içinde bulunduğumuz karanlığı aydınlatmasını simgelediğini düşündüm; zira o şarkılarda acılarımız, sevinçlerimiz, aşklarımız, yoksulluğumuz, zenginliğimiz, heyecanlarımız, birlikteliğimiz, kavgalarımız, sevdalı başlarımız kısaca biz vardık.
Orkestra ve müzik direktörlüğünü Turhan Yükseler’in üstlendiği gecede orkestra muhteşem performansı ve eşliği ile geceyi unutulmaz kıldı.
Gecede albümde yer alan sanatçılar birer birer performanslarını gerçekleştirdiler ve Zülfü Livaneli’yle ilgili düşüncelerini ifade ettiler. Feridun Düzağaç’ın içinde şekillenen müzik aşkının Livaneli’nin ilk Adana konseri sonrasında başladığını anlattığı konuşması gecenin dikkat çekici anlarından oldu, Geceye “Karlı Kayın Ormanı”nda şarkısına hayat veren Göksel’in “siz beni hep aşk şarkılarıyla biliyorsunuz ama bu zamanlarda memleketi hissetmemek mümkün değil”, Sıla’nın “Çocukluk kahramanlarımdan birinin şarkılarını icra etmek, orada bulunmak, o kadar kıymetli ve şerefli bir şeyin içinde bulunmak onur verici benim için” ve Sezen Aksu’nun “Sen hepimizin acılarını söylemişsin” sözleri damga vurdu.
Gecenin ilk konuğu Çocuk Kalbim Seni Söyler korosu oldu. Bu koro yaşları 9 ile 16 arasında değişen çocuklardan oluşan bu koroyu daha önce Aysel Gürel için yapılan bir gecede ünlü sanatçılarla birlikte sahne aldıkları bir konserde izlemiştim. Koro bu tür etkinliklerle adından hayli söz ettirmeye başladı. Böyle konsept gecelerde izlemesi çok keyifli olan bu tatlı koro geceye Sevdalım Hayat şarkısını seslendirerek renk kattı.
Yaşar albümde seslendirdiği Gün Olur performansıyla gecenin en iyi performanslarından birine hayat verdi. Konserlerine gidenlerin bildiği üzere, Yaşar bu albümde seslendirdiği Gün Olur şarkısını uzun süredir konserlerinde seslendirirdi, şimdi bu albümle yorumu da artık kayıt alınmış oldu. Verdiği ilhamlar için teşekkür etmeyi ihmal etmedi Yaşar.
Kardeş Türküler gecenin en akılda kalan performanslarından birini sergiledi. Leylim Ley ve Menekşe Kokulu Yarim şarkılarını seslendiren grup, gerek görsellikleriyle, gerek otantiklikleriyle, gerek yorumlarıyla, gerek şarkılara kazandırdıkları kendi yorumlarıyla uzun süre alkışlandı. Zülfü Livaneli şarkılarının duygusuna gerçekten çok yakışan bir topluluk Kardeş Türküler.
Göksel tüm sadeliği ve zarafetiyle Karlı Kayın Ormanı’nı seslendirdi. Onu dinlerken aklımda acaba başka bir şarkı mı söyleseydi diye geçrimedim değil, zira Göksel duygusuyla pek bağdaştırdığım bir şarkı değildi, ancak performansın sonunda Göksel de “siz beni hep aşk şarkılarıyla biliyorsunuz, ancak bu zamanlarda memleketi hissetmemek mümkün değil” şeklinde gecenin en anlamlı konuşmalarından birini yaparak bu düşüncemi silip attı.
Yeni Türkü, daha doğrusu Derya Köroğlu, geceye daha ilk duyduğumda “İşte budur, tam şarkılarını bulmuşlar” dediğim Gözlerin ile katıldı. İzlerken yorum şahane ama sanki biraz parça hızlandırsalar mıydı düşünmeden edemedim. Performans sonunda “1974’te üniversitelerde kantinlerde dinlerdik” derken duygulanmadan edemedim. Sanatçılık böyle bir şey, Derya Köroğlu gibi üstatlar her daim mütevazilikleriyle hem de sanatın ve sanatçının değerini her zaman mutlulukla dile getirerek büyük isimler haline geldiler.
Funda Arar “Zor Yıllar” ve albümde Zuhal Olcay’ın sesinden dinlediğimiz “Sevdalı Başım” şarkılarına hayat verdi. Zülfü Livaneli’nin karşısında heyecanını gizleyemeyen Funda Arar gecenin iyi performanslarından biriydi (ancak bazı yerlerde yer yer zorlandı gibi geldi dinlerken, onu da heyecanına verdim).
Belalım şarkısını seslendiren Sıla’nın özellikle Yenikapı ile ilgili tartışmalara neden olan sözlerinden sonra “Çocukluk kahramanlarımız olan insanların şarkılarını icra etmek, orada bulunmak, o kadar kıymetli ve şerefli bir şeyin içinde bulunmak onur verici bizim için” demesi gecenin en manidar sözleriydi. Sıla’nın yorumunu çok beğensem de, bu şarkıda hecelerin üzerine basa basa söylemesi yordu biraz beni.
Kenan Doğulu, Özgürlük şarkısını söylemek üzere sahneye çıktığında seyirciler arasından bir maviler içinde bir grup da sahneye çıkarak vokal yaptı. Tüm salonun bir ağızdan Özgürlük diye bağırması, gecenin en anlamlı anlarındandı.,
Gecenin son konuğu, geçen yıl sahneleri bırakan ama bu konserde özellikle olmak istediğini söyleyen Sezen Aksu’ydu. Günlerimiz şarkısını seslendirmesi kadar performans öncesi ve sonrasında Zülfü Livaneli’yle muhabbetini anlattığı dakikalar aynı anda hem hüzün hem de neşe kattı geceye. Bütün gecenin özetini tek bir cümlede toparladı Aksu: “Bütün acılarımızı söylemişsin”.
Gecenin sonunda sahneye çıkıp küçük bir konuşma yapan ve özellikle Sezen Aksu ile şakalaşmaları ile izleyenlere tebessüm ettiren Zülfü Livaneli 50 yılını değerlendirdiği konuşmasında “Ne zamanlarda yazdık bu şarkıları. Müthiş sanatçılar, o kadar güzel söylediler ki; öldüm de cennete gittim diye düşündüm,” diye konuştu. Adına yapılan saygı albümünden de bahseden Zülfü Livaneli, Türkiye’nin en büyük müzik yapım şirketlerinden Seyhan Müzik’in sahibi Bülent Seyhan sayesinde gerçekleşen bu albümün hazırlanış hikayesini de anlattı.
Daha sonra geceye katılan bütün sanatçıları sahneye davet eden Zülfü Livaneli, önce hep birlikte Yiğidim Aslanım ve ardından bugünlerde çok ihtiyacımız diyerek hep birlikte Güneş Topla Benim İçin şarkılarını seslendirdi. Bütün gece mutlulukla hayattayken değeri bilinen bir sanatçı olmanın mutluluğunu ve onurunu yaşayan Zülfü Livaneli’ye daha nice uzun, alkış dolu, huzur dolu, mutluluk dolu yıllar diliyoruz.
Zülfü Livaneli’nin 50. yılında 50 sanatçının birer Livaneli şarkısına hayat verdiği “Bir kuşaktan bir kuşağa – Zülfü Livaneli 50. sanat yılı albümü” yakında Seyhan Müzik etiketiyle tüm müzik marketlerde olacak.
Gecede sahne alan isimler ve seslendirdikleri şarkılar şöyle:
Çocuk Kalbim Seni Söyler Çocuk korosu: Sevdalım Hayat, Yonca Lodi: Sus Söyleme, Bekir Ünlüataer: Sevdiceğim, Linet: Sevda Değil, Feridun Düzağaç: Kardeşin Duymaz, Kubat: Memikoğlan, Yaşar: Gün Olur, Kardeş Türküler: Leylim Ley ve Memleket Kokulu Yarim, Göksel: Karlı Kayın Ormanında, Yeni Türkü: Gözlerin, Funda Arar: Zor Yıllar ve Sevda Değil, Sıla: Belalım, Kenan Doğulu: Özgürlük, Sezen Aksu: Günlerimiz
Haber : R.Tunca Tutkun | MüzikOnair
