Atlantis FM’in başarılı Radyo Programcısı ve Müzik Direktörü Nilgün Durmuşoğlu ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İşte O Röportaj!..
Gökçe ÖZCAN: Nilgün Hanım öncelikle merhaba!.. Nasılsınız? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Selamlar. İnsan kendinden bahsederken zorlanıyor. Mesleğimden bahsedeyim. Radyocuyum, yaptığım işe ve müziğe aşığım. Yıllardır bu camianın içinde kendini mutlu hisseden, heyecanlı, gülmeyi seven, konuşkan, duygusal ve biraz da hırslı bir yapıya sahibim. Kafama koyduğumu hayata geçirmek yaşamdaki en büyük amaçlarımdan biridir. ‘Üç günlük dünya’ sözünü çok sık kullanırım ve buna göre davranmaya çalışırım.
Gökçe ÖZCAN: Radyoculuk kariyeriniz ilk olarak hangi radyoda ve nasıl başladı? İlk yaptığınız anonsu ve ilk çaldığınız şarkıyı hatırlıyor musunuz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Benim, kariyerim aslında seslendirme yaparak başladı. Bir dublaj yarışmasında sesim çok beğenildi ve küçük yaşta mikrofonla tanıştım. Ankara’nın ilk özel radyosu Can Radyo’ya şansımı denemek için gittiğimde kendimi stüdyoda buldum. Ve hiç bilmediğim müzik türü arabesk çalan bir radyoydu. Sanırım Müslüm Baba ya da Ferdi Tayfur’u anons etmiştim. İlk anonsumda sesim titredi ama kendimi mükemmel bulmuştum. Şimdi o anonsu dinlemeye tahammül edemiyorum. Anlayın artık…
Gökçe ÖZCAN: Radyo Programcılığı’na yeni başlayanlar ve bu mesleği seçecek olanlar için neler önerirsiniz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Ben, bu konuda katı ve acımasız biriyim. Herkesin bu işi yapamayacağını düşünüyorum. Sesi mutlaka güzel olmalı. Türkçe’yi doğru kullanmalı ve konuşmasıyla mest edebilmeli. Bir kere kesinlikle bu işi çok sevmeli, delice bir sevdası olmalı yayıncılığa ve radyoya…
Gökçe ÖZCAN: Atlantis FM ile tanışmanız nasıl oldu? Bu radyoda ne kadar süredir program yapıyorsunuz? Çalışma ortamınızdan da bize biraz bahsedebilir misiniz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Ben, Radyo Mydonose’da 12 sene çalıştım ve sonra radyo İstanbul’da faaliyet gösteren Spectrum Medya’ya satıldı. Mecburen yollarımız ayrıldı. Bir ay işsiz kaldım ve çıldırmak üzereydim sıkıntıdan. Tam da o sırada Ankara’da yepyeni bir radyonun açılacağı haberini aldım. Ve bu radyonun yatırımcılarının benimle çalışmak istediği bilgisi ulaştı. Teklifi büyük bir zevkle kabul ettim ve 3 yıldır Atlantis FM’deyim ve her gün şükrediyorum. Çok uyumlu insanlarla çalışıyorum ve hayallerimi tek tek gerçekleştiriyorum burada. Bana çok güvendiler ve işime hiç karışmadılar. Şu anda Ankara’da çok iyi bir noktadayız. Atlantis AVM’nin en üst katından yayın yapıyoruz genç bir ekiple…
Gökçe ÖZCAN: Atlantis FM’de sizi ilk kez dinleyen biri yayında neler bulabilir?
Nilgün DURMUŞOĞLU: En başta samimiyet bulur. Çünkü biz doğallıktan yanayız. Fakat doğallıkla laubaliliği kalın bir çizgiyle ayırıyoruz. İkinci olarak çok güzel şarkıları dinleme şansı bulur. Türk pop müziğinde geniş bir yelpazeyi yayına aktarıyoruz. 20-25 şarkıyı döndürüp durmak yerine eskilerden günümüzden pekçok şarkıyı harmanlıyoruz ve insanlar hiç sıkılmıyorlar. Müzik ziyafeti çekiyoruz anlayacağınız…
Gökçe ÖZCAN: Atlantis FM stüdyosu Ankara ‘da bulunan bir radyo istasyonu… Ankara dışında bu mesleği sürdürmeyi hiç düşündünüz mü?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Hiç düşünmedim. Ben, Ankara doğumluyum ve burayı çok seviyorum. Burada güzel bir yaşantım var. Mutluluk zor bulunan bir şey. Ama bu meslekte yükselmek için İstanbul’a gitmek gerektiğini iyi bilen biriyim. Konu para kazanmaya gelince ; para Ankara’da da kazanılıyor. Yeter ki; kazanmak isteyelim…
Gökçe ÖZCAN: Peki, herhangi bir radyodan teklif gelse ayrılmayı düşünür müsünüz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: İnsan, doğası itibariyle hep daha iyisini ister yani tabii ki çok iyi bir teklif karşısında evet diyebilirim. Fakat, ben şu anda Atlantis FM’de öyle büyük bir hayalimi gerçekleştiriyorum ki, bunun tadı bambaşka.’ İşte radyoculuk böyle olur’ sözünü elimizden geldiğince hayata geçirmeye çalışıyoruz. 3 yıllık bir radyo olmasına rağmen, Ankara’daki bütün radyoları geri plana attı Atlantis FM. Ünlü isimler bile şarkılarını çaldırıp yayınımıza bağlanmak istiyorlar. Yani farkındalık yarattık. Eğer, söz sahibi olup emeğimin karşılığını alırsam tabii ki tekliflere açığım.
Gökçe ÖZCAN: Bu sorumuz biraz ilginç biraz da güzel bir soru… Radyo Programcılığı’ nın diğer mesleklerden farkı nedir sizce?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Ben, bu soruyu tamamen NİLGÜN’CE yanıtlamak istiyorum. Benim evim stüdyom, kankalarım dinleyicilerim, en samimi dostum mikrofonum, en romantik yanım şarkılarım… Böyle yaşayan biriyim… Bu meslek büyük bir aşktır. Bu meslekle haşır neşir olan, bir daha asla vazgeçemez. O, artık bir bağımlıdır. Uzak kaldığında çok acı çeker. İşe gelirken koşarak gelirsiniz, bayramda çalışmaktan zevk alırsınız. Daha ne diyeyim :)
Gökçe ÖZCAN: Çoğu insan bu meslek için 2 saat konuşup çokça para kazanıldığını söylüyor? Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Bu tarz düşünen insanların, büyük bir kıskançlık içinde olduğunu söyleyebilirim. Bir kere radyoculukta çok para kazanmak diye bir gerçeklik yok. Ek işlerle desteklersiniz. Mesela ben seslendirme yapıyorum, özel sunumlar gerçekleştiriyorum. Ayrıca programcı iki saat konuşur ve herkesi o radyoya kilitlerse bu büyük bir başarıdır. Bunu herkes yapamaz. Allah vergisi birşeydir. Bu yüzden saygı duyulması gerekir.
Gökçe ÖZCAN: İş hayatınızın yanı sıra nelerle ilgileniyorsunuz? Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Benim hayatımın büyük bir kısmını iş teşkil ediyor. Aynı zamanda Atlantis FM’in müzik direktörü olduğum için, işin bu kısmı çok büyük bir vaktimi alıyor. Haftanın 7 günü yayını düşünmek zorundayım. Yani, hiç tatil yok… İş geldikçe seslendirme yapıyorum. Yüzmeyi ve yürüyüş yapmayı çok severim. Özellikle Eylül ve Ekim aylarında Bahçelievler sokakları benden sorulur. Ankara’ya sonbaharda gelmenizi kesinlikle öneriyorum. Gazete, dergi karıştırmayı çok severim. Ailesine bağlı biriyim. Ayrıca bakmam gereken bir kızım var. Yol arkadaşım Naz’ım, hayattaki herşeyden değerli olduğu için sürekli elim üstünde… Bu yazıyı okuyan arkadaşlarım neden onu söylemedin demesinler diye ufak bir not daha… Bakımsızlığa tahammülüm olmadığı için biraz da kuaförde vakit harcadığım doğrudur…
Gökçe ÖZCAN: Güzel sohbetiniz için Müzik OnAir ailesi olarak teşekkür ederiz. Son olarak Müzik OnAir hakkındaki düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
Nilgün DURMUŞOĞLU: Ben teşekkür ederim. Müzik On Air, bir radyocuya rehberlik eden bir portal. Pek çok habere kısa sürede ulaşabiliyorsunuz. Sürekli yenilenen bir site olması günceli yakalamak adına çok başarılı… Radyo camiasında neler yaşandığını Ankara’da olduğum için çok yakından takip edemiyorum ve işin aslı merak da ediyorsunuz. Böyle bir portal bu konuda da yardımcı oluyor. Başarılarınızın devamını dilerim. Bana da yer verdiğiniz için çok teşekkürler. Herkesi Atlantis FM dinlemeye davet ediyorum. Yayın saatlerim 10.00-14.00 www.atlantisfm.com.tr Ankara 100.5 FM
Röportaj: Gökçe ÖZCAN, Erhan YİĞİTCAN | Müzik OnAir