Merhaba Aslı Hanım Müzikonair’a hoş geldiniz. Öncelikle sizi tanımayanların daha yakından tanıyabilmesi için biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Merhabalar, tabi ki. 1994 Antalya doğumluyum. Müziğe 9 yaşında gitar çalarak başladım. İlerleyen zamanlarda piyano dersleri de aldım. Şarkı söylemenin benim için bir tutku olduğunu fark ettiğim üniversite tercih zamanlarında, konservatuar okumak istediğime karar verdim. Başkent Üniversitesi Devlet Konservatuarı Popüler Müzik Şarkıcılığı bölümünde eğitim aldım. Oradan mezun olduktan sonra İstanbul’a taşındım ve kurduğum grupla çeşitli yerlerde sahne almaya başladım. Bu sırada Marmara Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünde eğitimime devam ettim. Ardından yaptığım bir performansı gören, birçok başarılı sanatçıyla çalışmış Tolga Görsev beni stüdyosuna davet etti ve birlikte çalışmaya karar verdik. Bunun sonucunda da ilk teklim ‘Seve Seve’ ortaya çıktı. Umarım seve seve dinlersiniz.

Pandemi süreci sizin için nasıl geçti? Neler yaşadınız? Biraz bahsedebilir misiniz?

Pandemi süreci birçoğumuz için sıkıcı ve daraltıcı geçti gördüğüm kadarıyla ama benim için tam tersi oldu. Biraz inziva, her şeyden, herkesten uzaklaşmak kendi içime dönüp hayatımda ne isteyip ne istemediğim konusunda netleşmek açısından bana çok iyi geldi.

Uzun zamandır ailemden uzakta yaşıyordum. Pandemi sürecindeki zamanımı onlarla geçirdim. Bu durumun verdiği rahatlıkla hayat koşturmacasını dert etmeden; toprakla uğraştım, müzik prodüksiyonunda kendimi geliştirdim, düzenli spor yapmaya ve sağlığıma daha çok önem vermeye başladım. Bu dönem herkes kilo aldı ama pandemi süreci bana yaradı on kilo verdim. Mental olarak sıfırlandım ve yasakların kalkacağı güne hazırlandım. Sanırım böyle bir araya ihtiyacım varmış.

Oyuncak Piyano Başlangıcım Oldu

Müzik ile tanışmanız nasıl oldu? Üzerinde çalıştığınız yeni şarkılarınız var mı?

Aslında bu konuda şanslı hissediyorum çünkü abim çok iyi bir müzik dinleyicisidir. Hep yeni çıkan şarkıları takip eder ve tek bir tarza sabit kalmaz. Evde 7/24 onun yerli ve yabancı binlerce şarkılık playlistleri çalardı. Bu sayede kulağım farklı tarzlarla dolmaya başladı. Ama benim ilk başlangıcım komşumuzun bana hediye ettiği oyuncak minnacık bir piyano ile oldu. Her gün deli gibi onunla oynardım. Duyduğum her melodiyi kulaktan çıkarmaya çalışırdım. Çıkarınca da bakın bakın diyerek herkese çalardım. Eminim herkes benden bıkmıştı… Üzerinde çalıştığımız yeni bir şarkı var evet. Tarz olarak iddialı ve farklı bir şarkı. Beni çok heyecanlandırıyor.

‘Bu Kadar Hızlı Bir Etki Beklemiyordum…’

Şimdilerde ‘Seve Seve’ isimli yeni şarkınızla müzikseverler ile buluşmaya başladınız. Bu şarkınızda kimlerle çalıştınız? Gelen tepkilerden memnun musunuz?

‘Seve Seve’nin bestesi ve aranjesi Tolga Görsev’e ait aynı zamanda onun prodüktörlüğünde gerçekleşen bir çalışma oldu. Şarkının kayıtlarında çok kıymetli isimler yer aldılar. Gitarda Erdem Sökmen, perküsyonda Cengiz Ercümer, yaylılarda İstanbul Strings… İlk teklimde böyle büyük isimlerle çalışma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Şarkı yayınlandığından beri çok kısa bir zaman geçmiş olmasına rağmen çok güzel tepkiler aldık. Böylesine herkesin eleştirmeyi sevdiği bir dönemde, bu kadar destek ve sevgi görmek beni çok mutlu etti ve motivasyonumu arttırdı. Bu süreçte yanımda olan herkese çok teşekkür ediyorum.

YouTube’da ‘Seve Seve’ isimli şarkınız iki gün gibi kısa bir süre içerisinde 500 bin dinlenme sayısına ulaştı. Böyle bir başarı bekliyor muydunuz?

Bu kadar hızlı bir etki beklemiyordum aslında aldığım tepkiler beni inanılmaz mutlu etti. Dinleyen dinlettiren destek olan herkese tekrardan teşekkürlerimi sunuyorum.

Çalışma hayatınızın dışında boş zamanlarınızı nasıl değerlendirirsiniz? Müzik dışında başka bir ilginiz merakınız var mı?

Son zamanlarda yeni tutkum dans olmaya başladı. Dans ederken kendimi kaptırıyorum ve gelişimimi gördükçe, daha da keyif alıyorum. Mesleğimde de çok işime yarayacağını bildiğim için şu sıralar kendime bu konuda yatırım yapmaya çalışıyorum.

Müzik sektörünün tamamen dijital platforma yayılmasının sizce artıları ve eksileri var mı?

Evet pek çok artısı ve eksisi var bana kalırsa. Ancak genel anlamda bakacak olursak, ben bu değişimi olumlu buluyorum. Pek çok aracı ortadan kalkarak fiziksel satışlar neredeyse bitti. Dinleyiciye doğrudan çevrimiçi olarak ulaşabilme imkanı doğdu. Bu sayede müzik yapmak ve bunu kitlelere sunmak isteyen müzisyenler, özgürce isteklerini gerçekleştirebiliyorlar. Streaming kavramı hayatımıza girdiğinden beri, bu özgürlükle birlikte müzikte çeşitlilik arttı ve çeşitliliğe ulaşabilmek daha kolay hale geldi.

Son olarak Müzikonair okuyucularına ve sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?

Yanımda olduğunuz ve desteğinizi hep hissettirdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Henüz şarkımı dinlemediyseniz, dinleyip yorumlarınızı benimle paylaşırsanız çok sevinirim. Fikirleriniz benim için çok kıymetli. Bir sonraki adımımda hep daha iyi ve farklı bir şekilde karşınıza çıkmak için çalışıyor olacağım. Herkese sevgiler.