Türk popu, ‘Keşke’ adlı şarkıyla yeni bir genç yıldız kazanırken; Cevher Aksoy, bu ilk teklisiyle dikkatleri çekmeye devam ediyor. İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’ndan mezun olan ve Ajda Pekkan, Selami Şahin gibi ustalara vokalistlik yaparak büyük tecrübe kazanan Cevher, kariyeri ve hayalleriyle ilgili samimi açıklamalar yaparken; felaketler yılı 2020 hakkında da çarpıcı sözler söyledi.
Şarkınız “Keşke” hayırlı olsun. İlk tekli çalışmanızla ilgili nasıl tepkiler alıyorsunuz, neler hissediyorsunuz?
Her şey gayet güzel. Çok önemli isimlerden övgü dolu yorumlar aldım. Bu benim için çok kıymetli.
Konservatuvara başlarken nasıl hayalleriniz vardı; o hayallerin ne kadarı gerçek oldu?
Konservatuvara başlamadan önce, hayatımı sahnede sürdürmeyi ve büyük kitlelere ulaşmayı hayal ederdim. Bu daha ilk teklim ve yeni başlıyoruz. ‘’Keşke’’, ile şampiyonlar ligine güzel bir merhaba dediğimi düşünüyorum.
Ajda Pekkan ve Selami Şahin gibi dev isimlerle çalıştınız. Onlardan neler öğrendiniz; sanatınıza neler kattılar?
Her şeyden önce çok büyük isimler ve büyük tecrübelere sahipler. Ben, her şeyi öncesinde planlamıştım. Yani piyasaya bir şarkım çıkmadan önce böyle bir yoldan geçmem ve pişmem gerektiğini düşünüyordum ve öyle de oldu, mutluyum. Sahnedeki işleyişin duruma göre nasıl vaziyet alınması gerektiğini çok iyi analiz etmemi sağladılar.
Mezunu olduğunuz okul, Türk müziği eğitimi veriyor ancak müzik camiasına baktığımızda birçok değerli pop şarkıcısı, bestecisi ve aranjörünün de aynı okul çıkışlı olduğunu görüyoruz. Bunun sebebi nedir?
Bizim okulumuz aslında köklerimize, kültürümüze yönelik bir eğitim veriyor. Temelleri bunun üzerine inşa edip diğer dallarla ilgili bir şeyler yapmak daha da kolay oluyor düşüncesindeyim.
DİNLEYİCİLERİME HİKAYESİ OLAN PROJELER SUNUYORUM
Pandemi süreci sizin için nasıl geçiyor?
Pandemi sürecini daha çok okuyarak ve dünya müziklerini dinleyerek; kendi bestelerime yoğunlaşarak geçiriyorum.
Salgınlar, depremler, felaketler derken bir yıl daha bitiyor. 2020’yi nasıl değerlendirirsiniz?
2020, bütün insanlık için bir ders oldu. Daha çok sevmemiz ve birbirimize kenetlenmemiz gerektiğini öğretti; ne kadar önemsiz şeyleri sorun ettiğimizi gözler önüne serdi.
Pandemi şartları, canlı sahne performanslarına engel oluyor. Zaten gün geçtikçe güçlenen dijital platformlar, artık daha vazgeçilmez hale geldi. Pandemiden sonra da seyircilerle bir arada olan konserler yerine online konserler tercih edilirse neler hissedersiniz?
Online konserler yaygınlaşabilir ancak hiçbir zaman sizin, sahnede seyirciyle kurduğunuz o enerjiyi, duyguyu yaşatamaz. Bu yüzden, online konser, canlı performansın yerini tutmaz.
Müzikseverler sizi niçin takip etmeli, onlara neler sunuyorsunuz?
Onlara kaliteli ve hikayesi olan, aslında arkada çok büyük emekler harcandığımın hissiyatını da veren projeler sunuyorum.
Hayatta ‘Keşke’ dediğiniz neler var?
Keşke en pahalı kelimedir ama ders çıkarabilirseniz çok büyük bir hazineye dönüşebilir. Kimi buna tecrübe der, kimi büyük bir ders olarak görür. Keşke dediğim şeyler var ama orası bana kalsın. Her insanın zaman zaman bu duyguları yaşadığını tahmin ediyorum, o yüzden şarkımda herkesin kendinden bir şeyler bulabileceğini düşünüyorum.