RöportajlarSanatçı Röportajı

Cüneyt İlhan: “Her Şarkım, Bana Yeni Bir Konservatuar Dersi Gibi”

Müzisyen ve şarkıcı Cüneyt İlhan, kariyerine ve müzik yaşantısına dair merak edilenleri Müzikonair için anlattı.

Müzik kariyerinizin başlangıç noktasına dönecek olursak, bu yolda sizi harekete geçiren en büyük motivasyon neydi?

Müziğe ve beste yapmaya başlarken şöyle bir hayal ile başladım: Anlamlı şarkılar yapayım ve çok ileride, belki ben öldükten sonra bile, “Cüneyt İlhan çok güzel, çok anlamlı şarkılar yapmış” desinler. Şarkılarım dillerden dillere, gönüllerden gönüllere dolansın dursun. Gelecek nesiller, “Bizden öncekiler çok anlamlı, çok güzel eserler ortaya koymuş” desinler. Zannediyorum, en büyük motivasyonum bu oldu.

Türk müzik sektöründe uzun yıllardır varlık gösteriyorsunuz. Bu süreçte sektörün en büyük değişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkçe pop müzikte çok hızlı bir değişim gözlemliyorum. Benim dinleyerek büyüdüğüm ve müzik kalitesi olarak yüksek seviyede eserler içeren 80’ler ve 90’lar şarkıları, daha sonra 90’lardan etkilenen 2000’ler ve belki 2010’lar, şimdi yerlerini daha çok rap tarzı şarkılara bıraktı. Buna arabesk-rap de diyebiliriz. Genç dinleyicilerin çoğu sadece bu tarz müzikler dinliyor. Daha önce müzikal kalite olarak yüksek seviyede şarkılar çıkaran sanatçılar da daha çok dinlenmek için biraz o tarafa doğru kayıyor ya da kaymak zorunda kalıyor. Bazen de yeni nesil rapçilerle düet yapıp kendilerini tanıtmaya çalışıyorlar. Bu tarz müzikler çok tutabilir, çok dinlenebilir ama gelecek nesillere taşınan müzikler kaliteli müzikler olacaktır. Örneği Sezen Aksu şarkılarından verebiliriz. Ben de hem güfte hem beste yönüyle kaliteli şarkılar hazırlamaya gayret ediyorum.

Cüneyt İlhan
Cüneyt İlhan

Üretim süreciniz nasıl ilerliyor? İlham aldığınız özel bir yöntem ya da ritüeliniz var mı?

Eser üretmeye 40’lı yaşlarımda başlamış bir sanatçı olarak, bu dönemi üretme dönemi olarak değerlendiriyorum. Gittiği yere kadar, ayda iki şarkı, iki şarkı üretmek istiyorum. 3-4 sene içinde toplam 52 esere ulaştık. Bu, inşallah ileride 100 olur, 200 olur. Allah imkan verdiği müddetçe. Şu anki düşüncem, ömrümün sonuna kadar müziğe ve üretmeye devam etmek. Tabii zaman ne gösterir, bilinmez.

Söz yazarken ilham aldığım şeyler, kendi yaşadıklarım ve duygularım. Bazen de çevremdeki insanların ya da toplumumuzun yaşadıkları ve duyguları oluyor. Örneğin, eşime yazdığım aşk şarkıları, yakında yayınlanacak kızlarıma yazdığım bir şarkı, Ocak ayında yayınlanacak “Dost” şarkısı tamamen kendi duygularımın sözlere yansıması. “Deprem” gibi, “Anne” gibi, “100. Yıl Marşı” gibi şarkılar ise toplumdan bana yansıyanlardan ilham alıyor.

Beste yaparken elimde gitarımın olması yeterli oluyor. Çocukluğumdan bu yana dinlediğim şarkıların bende oluşturduğu birikimle, elime gitarı aldığımda kısa süre içinde güzel besteler ortaya çıkıyor diye düşünüyorum.

Cüneyt İlhan
Cüneyt İlhan

Dinleyicilerinizin sizin müziğinizle en çok bağ kurduğu noktalar neler sizce?

Bana gelen yorumlardan ve mesajlardan anladığım kadarıyla, şarkılarımdaki duygu yoğunluğu ve o duyguları en doğal şekilde dinleyicilerimin kalplerine geçirebilmem sayesinde onlarla sıkı bir bağ kurabiliyoruz. Terk Ettim, Gittin, Eylül’üm Ol, Umut Yosunu, Karaköy’de Gün Batar, Özledim İşte ve bu listeye ekleyebileceğim birçok şarkı, yoğun duyguları en sade şekilde dinleyiciye aktarabiliyor. Bu şarkılar, dinleyicilerime hayatta yaşadıklarını, belki de geçmişlerini hatırlatıyor ve böylece sıkı bir Cüneyt İlhan dinleyicisi haline geliyorlar.

Bir sanatçı olarak zorluklarla karşılaştığınız anlarda, bu süreçlerin üstesinden nasıl geldiniz?

Müziğe ilk başladığımda, daha önce böyle bir tecrübem olmadığı için, yakın çevremden “Bu iş sana göre değil” veya “Sesin güzel değil” gibi geri dönütler almıştım. Aynı zamanda, başkalarından çok güzel yorumlar ve teşvikler de gelmişti. Benim, kafaya koyduğum bir şeyi yapmak ve en iyisini başarmaya çalışmak gibi bir özelliğim var. Dolayısıyla, gelen yorumlar beni çok negatif etkilemedi. Tam tersine, bu insanlara bu işi yapabileceğimi kanıtlama motivasyonu verdi bana. Nitekim, şimdilerde yakın çevremden kimse eskisi gibi olumsuz yorumlarda bulunmuyor. 

Sosyal medyada da bazen tarzımı ve sesimi beğenmeyen müzik dinleyicileri yorum yazıyorlar. Bu durumu her sanatçının kaderi olarak düşünüyorum. Dolayısıyla, gelen negatif yorumları da zevkler ve renkler meselesi olarak görüp yoluma devam ediyorum.

Tabii, tüm bu söylediklerim, hiç eleştiri kabul etmediğim ya da kendimi geliştirmeye çalışmadığım anlamına gelmiyor. Saygılı ve yapıcı eleştirileri mutlaka okuyup değerlendiriyorum. Ayrıca kendimi en çok eleştiren kişi de benim. Her gün şarkılarımı dinler, kulağıma yanlış gelen şeyleri ölçer, tartar ve bunları gelecekte tekrarlamamaya çalışırım.

Her şarkı çalışması bana yeni bir konservatuar dersi gibi gelir. Her şarkıda edindiğim tecrübeyi, yeni şarkılarda kullanmaya özen gösteririm.

Şarkılarınızda duygular ve hikayeler ön planda. Bu derinlik, daha çok kişisel deneyimlerden mi geliyor?

Bu güzel soru için teşekkür ediyorum. Benim güzel ve kaliteli şarkı tanımım, şarkının iyi bir hikayesi olması, dinleyenin kendini şarkıda bulabileceği duyguları içermesi ve bestenin, yorumun ve aranjenin bu duyguları karşı tarafa geçirebilecek tarzda olmasıdır. Hüzünlü şarkılarda da mutlu şarkılarda da benim için aynı kriter geçerli.

Tabii ki, kendi yazdığım şarkı sözleri, 45 yaş olgunluğu ile kendi yaşadığım, çevremin yaşadığı ya da toplumumuzun yaşadığı olaylar ve duygularla ilgili oluyor. Başka söz yazarlarından aldığım sözlerde de az önce bahsettiğim kriterleri arıyorum. Dolayısıyla, şarkılarımda yoğun duygular ve hikayeler bulabiliyorsunuz.

Müziğinizle farklı türleri harmanlamayı düşünüyor musunuz? Farklı bir tarza yönelme planınız var mı?

Cüneyt İlhan şarkılarında 90’lar pop müziğinden, Türk Sanat Müziği’nden, Türk Halk Müziği’nden, rock’tan, caz ve blues’dan esintiler bulabilirsiniz. Birlikte çalışmayı çok sevdiğim değerli sanatçı ve aranjörüm Burak Canözer ile bu tür çalışmaları yapmaya gayret ediyoruz. O yüzden, sorunuza cevabım: Evet, farklı müzik türlerini kullanıyoruz ve kullanmaya devam edeceğiz, olur.

Sonuç olarak, ben kendimi Türkçe Pop Müzik sanatçısı olarak tanımlıyorum ve ileride bu tarzı değiştirmeye niyetim yok. Fakat Türkiye’nin zengin müzik kültüründen şarkılarımızda yararlanmaya devam edeceğimizi düşünüyorum.

Gelecekte Cüneyt İlhan’ı nerede görmek istersiniz? Hem müzikte hem kişisel hedeflerinizde?

Şarkılarımın ülkemde çok sevilmesini, dinlenmesini ve dillerden dillere dolanmasını isterim. Gelecek nesillerin “Cüneyt İlhan iyi bir sanatçı, besteci ve yorumcuydu” diyebilmelerini arzu ederim. Türkçe Pop Müzik literatürüne katkı yapmış ve iyi bir sanatçı olarak anılan biri olmak isterim.

Kişisel hayatımda ise iyi bir insan, eş, baba, arkadaş, dost ve sanatçı olarak hayatıma devam etmek isterim. Eğer şarkılarım vesilesiyle tanınırlığım daha da artarsa, bu durumun benim samimi ve doğal duruşumu değiştirmemesini dilerim.

Sizi en çok etkileyen bir şarkı sözü var mı?

Kendi yazdığım şarkı sözleri arasında, geçen ay yayınlanan Gittin şarkısının sözleri ve yakın gelecekte yayınlanacak Kızım şarkısının sözleri şu ana kadar beni en çok etkileyenler oldu. Diğer sanatçılardan ise beni en çok etkileyen şarkı sözleri Sezen Aksu’nundur.

Beni en çok etkileyen sanatçı olarak da kendisini görüyorum. Biliyorsun, Geçer, Küçüğüm, Kurşuni Renkler, Ah İstanbul, Tükeneceğiz, Unuttun Mu Beni, Sen Ağlama ve daha birçok şarkısı tam benim sevdiğim tarzda sözlere ve müziğe sahip.

Röportaj: SEVTAP GÜL | Müzikonair

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu