Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Sinem Vural, geçtiğimiz günlerde köşesinde dijital müzik platformlarının iç yüzüne değindi.
Pek çok kişinin merak ettiği “Spotify kullanıcı profilimi nasıl kontrol ediyor?” sorusunu cevaplayan Vural, yazısında “Spotify kullanıcı profilini daha iyi analiz etmek için her yöntemi devreye sokuyor” dedi.
İşte Sinem Vural’ın yazısı:
Bakın neler kullanıyorlar?
Kısa adı “BaRT” (Bandits for Recommendations as Treatments) olan ve Amazon, Spotify gibi sitelerin başvurduğu yapay zeka yazılımı sayesinde kullanıcı davranışlarına uygun olarak yeni şarkılar günlük rutininiz, yaşınız, his, tempo, tür gibi alanlarda sıralaması değişerek kullanıcıya sunuluyor.
Dolayısıyla daha önce dinlediğiniz müziklere göre bir liste ile karşılaşıyorsunuz. Aralara da mutlak suretle yeni şarkılar karıştırmaya çalışılıyor ki aynı şeyi dinliyorum hissiyatına kapılmayın.
Burada platformun kendi çıkarı hem de keşif imkânı var.
Kendi çıkarından kasıt kullanıcı alışkanlıkları, geçtiği şarkılar ve tamamını dinlediği şarkılar, sosyal medyada paylaşmayı seçtiği şarkılar gibi alanlarda kullanıcı datasını tutması. Keşif imkânı ise tüm dünyada aynı işliyor ve beğenebileceğiniz çalma listelerini, size uygun müzikleri, yılın popüler şarkılarını öneriyorlar.
Bir şarkıyı 30 saniyeden fazla dinliyorsanız otomatik olarak sistem “beğenildi” gözüyle bakıyor. Daha uzun sürelerde dinlediğinizde hatta şarkıları atlamadan kulak verdiğinizde size önerilen listenin başarılı olduğunu kabul ediyor.
Ne kadar detaylı bilgi verilirse verilsin Türkçe “Haftalık Keşif” adını taşıyan “Discover Weekly” listesinin dinamikleri için hâlâ net bir açıklama yapılmadı.
Yine de BaRT sisteminin internette yaptığınız müziğe dair her aramayı bilgi olarak veri bankasına işlediğini hatırlatmakta yarar var.
Her gün yüzlerce çıkışın olduğu Spotify sisteminde ise öne çıkmak zor. Bir önceki işinizle ünlenmediyseniz ya da keşfet kısmına düşemediyseniz yeni single ya da albümünüzle listelerde olmanız zor. Bazı uluslararası sitelerde şarkınızı online olarak yükleyip yayınlarsanız kendi ülke listenizde görünmeme ihtimaliniz ise çok yüksek.
Tüm bu tatsızlığa rağmen masa üstü ve aplikasyon üzerinden servisi kullandığınızda eğer yeni isimleri kişisel listelerinize ekliyorsanız, başka yeni isimleri keşfetme imkanınınız toplanan datalar sayesinde o kadar artıyor.
Apples Music ve Spotify gibi birçok oyuncu bu datalar üzerinden yapay zeka geliştirmeye büyük bütçeler ayırmış durumda.
Önümüzdeki yıllarda bir platformun öne çıkması için gereken kişiselleştirmeye giden yolu biraz da siz belirliyor olacaksınız. O yüzden size verilenden çok sevdiğiniz müziği aramaya, bulmaya, yaymaya devam etmelisiniz. Sonuçta datanız kadar önemlisiniz.
Yazının tamamını okumak için buraya tıklayabilirsiniz.