Mustafa Keser, Bülent Ersoy ile birlikte sunduğu ve yalnızca iki bölüm yayımlanan ‘Benzemez Kimse Bize’ isimli programın yayından kaldırılmasının ardından açıklamalarda bulundu. ‘Türkiye şok olacak’ dediği açıklamalarını YouTube kanalından yapan Mustafa Keser, Bülent Ersoy’u adeta topa tuttu.
Bülent Ersoy’un ahlaki ve davranış yönünden bozuk olduğunu söyleyen Keser, ”Divalık sana mı kaldı arkadaş? Seni diva değil, divan yaparlar! Ses profesörüymüş hadi ya! Bununla ilgili bir kariyer mi var? Zaten ses mes kalmamış! Rezalet bir okuyuş!” diye konuştu.
‘Kimsin Lan Sen?’
Mustafa Keser, ‘Benzemez Kimse Bize’ isimli program için teklif geldiğinde sıcak bakmadığını ve endişeleri olmasına rağmen programı kabul ettiğini söyledi. Bülent Ersoy’un her fırsatta açıklarını kapattığını, programa katkı sunduğunu söyleyen Keser, yaş ve tecrübe bakımından kendisinden geride olan Bülent Ersoy’un davranış bozukluğu olduğu aktardı. Mustafa Keser, ”Bana oradan ‘Keseeerr!’ diye bağırıyor. Kimsin lan sen? Ben o bağırmadan rahatsız olduğum için bakmadım. Arkasından ‘Kürdo, kürdo!’ diye bağırıyor. Şu terbiyesizliğe bakar mısınız bana kürdo diyor ya! Keser senin babanın uşağı mı lan öyle çağırıyorsun? ” ifadelerine yer verdi.
Bülent Ersoy hakkında zehir zemberek açıklamalarda bulunan Mustafa Keser YouTube kanalı aracılığıyla yaklaşık 30 dakikalık bir video yayımladı. Videoda programın yayından kaldırılmasından bahseden Mustafa Keser, Bülent Ersoy ve kariyeri hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulundu. Usta sanatçı Bülent Ersoy’ jüri karşısında imtihan vermeye davet etti.
izlemek için tıklayabilirsiniz
‘Ses Mes Kalmamış’
İnsani ve ahlaki durumların ne olduğu gördüm. Yönetmene bağırır, rejisöre bağırır, VTR’yi kaldırana bağırır. Kendisi oradan okuyamaz. Zaten ses mes kalmamış rezalet bir okuyuş. Orada dönüp çocuklara bakıyor. Zannediyorsunuz ki vokaller iyi okumuyor. Çocuklar sanatçı… Notasında okuyor. Okuyamayan o. Bunun arkasından üçüncü programın detayına baktım. Ben orada sanki programı sunan bir spiker konumundayım. Polat Yağcı ‘Abi idare et’ dedi. Neyi idare edeyim kardeşim? Saçmasapan akışlar. Sinirlendim ve twiti attım. Yönetim de rahatsız olmuş. Bu aksaklıklarda ne Star TV yönetiminin ne Polat Yağcı’nın bir dahili yok. Bütün mesele Bülent Ersoy’un şekilsizlikleri falan.
‘Ses Profesörüymüş Hadi Ya!’
Ses profesörüymüş hadi ya! Bununla ilgili bir kariyer mi var? Efendim Japonya’nın bilmem hangi labarotuvarında tescil olmuş falan. Yalan böyle bir şey yok! Bu labarotuvarlar dedikleri kulak-burun-boğaz merkezleri… TRT radyolarında ses sanatçısı olan arkadaşlarımın tamamını o testlerden geçirsen, hepsinden mükemmel sonuçlar çıkar. Bırakın sanatçıları. Toplumda sesi bizden daha mükemmel olan binlerce insan vardır. Binlercesi bu testlerin üst seviyede geçer.
‘Seni Divan Yaparlar’
Divanın kelime anlamı sanat dallarında mesleğinde üst düzey olarak bilgi, beceri ve donanıma sahip kadın sanatçılara diva denir. Olay bu. Diva, erişelemez mertebede gökten zembille inmiş bir yaratık, bir mucize olarak aktarılıyor. Divalık sana mı kaldı arkadaş? Seni diva değil, divan yaparlar!
‘Kendini Bir Halt Sanıyorsun’
”Erkek tonu ile okuyor. Enstrumanlardaki erkek tonuyla okuyor. Zeki Müren gitmiş de geriye o kalmış! Hadi oradan be! Zeki Müren’in yanında senin esamen okunur mu ya? Kendini bir halt zannediyorsun. Bunla sana diva diye diye öyle zannetmeye başladın. Hiçbir halt bildiğin yok senin arkadaş. Şahsiyetiyle, sanatıyla, çirkeflikleriyle milleti gına getirmiş artık.”
‘Noter Huzurunda Bizi İmtihan Etsinler’
Arzu ettiği kanalda, arzu ettiği saatte buluşmaya razıyım. Biz sanki radyoya, televizyona girecekmişiz gibi bizi imtihan etsinler. Noter tespitinde. Değerli hocalarımızdan rica etsinler. Jüri sıfatıyla bulunsunlar bizleri imtihan etsinler. Canları ne isterlerse sorsunlar. Bu değerli hocalarımızın isimlerini de bize söylemesinler ki sahtekarlığa da mahal verilmesin. Şüphe kalmasın. Biz de o gün imtihan olmak üzere halkın huzuruna çıktığımızda görelim. İmtihan bitsin hangimiz imtihanı kaybedersek, bir diğerimizin elini öpsün. ‘Usta sensin’ desin. Ben varım. Sen de varsan, halep orada arşın burada.
