Müzikonair yazarı Janset Özel son yıllarda dünya müzik endüstrisini derinden etkileyen K-pop akımını kaleme aldı.
Uzun zamandır bu konu hakkında bir yazı yayımlamak istiyordum. Bu yazıyı okurken herkes şunu bilsin ki ben K-pop’un ne fanıyım ne de nefret edeniyim. Anlatacaklarımın suçlusu da kesinlikle K-pop grupları değil. Bunu belirtmek zorundayım çünkü yanlış anlaşılmaya çok müsait bir sektör. Peki nedir bu K-pop?
K-pop, yani kore-pop müzik türü açısından yeniliklere açık, pop, rock, hip-hop, elektronik, soul, ballad vs. geniş bir yelpazeye sahip. K-pop sanatçıları sahnelerde şarkı ve dans performanslarıyla herkesin hayranlığını kazanmış durumda. Dünyanın K-pop ile tanışması
2012 yılında “Gangnam Style” şarkısının büyük bir patlama yapması ile olmuştu. Anlıyoruz ki K-pop sektörü sadece şarkılardan ibaret değil. Dans ve ses performansları, güçlü hayran grupları da son derecede önemli. Ne yazık ki bu sektöre giriş yapmayı kabul
eden insanlar, bütün bunların karşılığında belli bir bedel ödemek zorunda.
Öncelikle bu sektörde yerini korumak istiyorsan mükemmel bir fiziğe sahip olmak zorundasın. Mükemmel bir fiziğe sahip olmak için korkutucu diyetler uygulamaya zorlanacaksın. Diyetleri uyguladıktan sonra istemesen de estetik operasyonu için bıçak altına yatacaksın. Esmer tenliysen açık tenli olacaksın, çünkü bu sektörde beyaz tenli değilsen çirkinsin demektir. Günde 16 saat gibi deli saatlerde çalışmak zorunda olduğunu söylememe gerek yok herhalde. Âşık olman, sevgili edinmen yasak. Kadın ve erkek sanatçıların statüleri arasındaki rahatsız edici bir fark olacak. Son zamanlarda intihar eden idollerin sayısı artışta ivme kazandı. Sektörden kazandığın gelirlerin hepsi senin sanıyorsan yanılıyorsun. Kazancının büyük bir kısmını yapımcılara aktaracaksın. Eğer kontratları iptal etmeye kalkışırsan yandın. Karşılığında yüklü bir tazminat ödemek zorundasın. Bunu da göze alarak ödediysen şantajlar seni bekliyor.
A, dur! Bunları zaten biliyordun değil mi? Peki, neredeyse bütün ülkeleri ele geçirmiş bu sektörün insanların zihnine nasıl ilmek ilmek işlediğini biliyor muydun? Uyguladıkları manipülasyonlar muazzam. Amaçlarına nasıl ulaştıklarını gördüğümde hepsini ayakta
alkışladım. Bunu nasıl başarıyorlar daha fazlasını öğrenmek istiyorum. Medya oyunları en aklı başında hayranları bile ele geçirmiş. Karşı cins ünlülere platonik âşık olup ortalığı toz duman eden bir sektör bu. “Ben X grubu için ailemi bile feda ederim.” cümlesini bile
kurdurmayı başaran bir sistemden bahsediyoruz.
Ardı arkası kesilmeyen varyete şovlarını izlediğinizde, o gruplara deli gibi bağlanıyorsun. Öyle ki, en ufak bir eleştiriye bile tahammül edemez hale geliyorsun. Göz alıcı klipleri her izlediğinde büyüleniyorsun ve bu esnada klipler sana güzel bir şey izletiyormuş gibi yapıp
satır aralarında pedofili olsun, şiddet olsun, istediği fikri aşılıyor. Evet, çok acımasız değil mi? Ne yazık ki burada bu işler böyle.