Merhaba Seren Hanım, önce sizi tanıyalım. Seren Uzun kimdir?
Merhaba Serdar Bey, 1992 yılında Trabzon’da doğdum. Doğma büyüme Trabzonluyum. Üniversiteyi Ordu’da konservatuvar okuyarak bitirdim. Daha sonra 2 yıl öğretmenlik yaptım. Bu süreçte özel sebeplerden dolayı İstanbul’a taşındım. İlk Profesyonel çalışmamı 2019’da “Pulim” şarkımı çıkararak gerçekleştirdim tabi 2019 öncesinde tanınmış birçok sanatçıya back vokallik yapıyordum, gençlik yıllarımdan itibaren sahne yapmaya devam ediyorum.
Başarı hikayenizden bahsedebilir misiniz?
Çocukluğumdan beri müziğe çok ilgiliyim ve kendime bir hedef belirlemiştim. Hiçbir zaman
“Acaba, müzik dışında bir meslek olur mu?” diye düşünmedim. O yüzden de hedefimi belirlediğim için hedefim yolunda ilerledim. Üniversitede konservatuvar okuduğum süreçte sahne alırken, Karadeniz müziğine de o zamanlarda başladım. Sonrasında İstanbul’a geldiğimdeyse biraz pop sektörüne dahil oldum zaten bizim sektör ne kadar büyük görünse de aslında çok küçüktür. Gerçek bir müzisyen isen herkesi tanırsın. O yüzden çevren genişledikçe önüne fırsatlar çıkıyor. Önemli olan doğru fırsat, doğru müzik, doğru insanlar ve doğru bir zaman ben bunu yaptığıma inanıyorum. Bu sayede ilk şarkım Pulim’de güzel bir başarı yakaladım.
Yeni çıkan “Düğün” isimli teklinizin hikayesi nedir?
Yol arkadaşlarım Yusuf Öztürk ve Uğur Özdemir’le bütün projelerimizde biz hep birlikte karar
veririz, onların yönlendirmesi benim için çok önemlidir. Pandemi sürecinden dolayı düğünlerimiz sürekli ertelendi, bu yaz kısıtlamaların gevşetilmesiyle belki de son yılların en çok evlenme ve düğünlerin arttığı bir yaz oldu, bu yüzden biz de düğün şarkısı güncellemesi yaptık. Düğünler de çalınabilecek yeni sound’lar da bir Karadeniz şarkısı yapalım dedik. Herkes bu yaz düğün telaşında ve heyecanlıyken, biz de heyecanlarına ortak olmak için kıpır kıpır bir yaz şarkısı yaptık.
Düğün şarkısının söz-müziği kime ait?
Söz-Müzik yazarı Sema İnal’a aittir. Daha önceki “Sevda Sözü” şarkımı da Sema İnal yazdı. Sağ
olsun. Onunla çok güzel bir arkadaşlığımız ve çok başarılı bir kalemi var bu da benim en büyük şansım diyebilirim. Söz ve Müziğin yanı sıra projelerimiz de ekip halinde herkesin çok emeği var yani hepsine bir kez daha teşekkür ediyorum.
Şarkıda sizin en sevdiğiniz kısım nedir?
Aslında “Düğün” şarkısı bana hareketli değil Slow haliyle geldi. Şarkının nakaratında bir kısım var “bu yaz davul zurna ile düğünümüz var” diye orası beni çok heyecanlandırdığı için bu şarkı hareketli olmalı dedim. Zaten ilerleyen zamanlarda akustik halini de yapacağız ama akustik hali ile heyecanlandıran böyle mutlu eden bir tarafı olacak diyebilirim.
“Düğün” şarkısının klibini Gaziantep’de çekme düşünceniz nasıl oluştu?
Gaziantep’te başta Fatih Toker olmak üzere dostlarımız var o yüzden onun mekanın da düğün
sahnesini çekmek istedik. Geçmiş kliplerimizin hepsinde birbirinden farklı manzaralar ve dokular yer alıyor benim için manzara önceliklidir. Bu nedenle Yusuf Öztürk’le farklı bir doku olmasını istedik. Hem Fatih’in etkisi, hem de Yusuf’un etkisiyle Gaziantep’teyiz.
Klip çekimlerinde plan dışı bir olay yaşandı mı?
Klip çekimleri için Rumkale – Halfeti’ye gittik. Oraya giderken yollar kum gibiydi. Arabamız yolda kaldı, bu sıcakta en az 15-20 dakika onu çıkarmakla uğraştık. Aslında senaryomuza Rumkale – Halfeti’yi sonradan dahil ettik ve buraya ulaşmak için 1,5 saatlik bir yolu var yani yaklaşık 3 saatimiz yolda geçti. Bugün zamanla yarıştık diyebilirim.
Dinleyicilerinizle sosyal medyada iletişiminiz nasıl?
Dinleyicilerimle aram çok iyi ama ben sosyal medyayı çok iyi kullananlardan değilim yani yavaş yavaş öğreniyorum diyebilirim. Bu mesleği yapıyorsanız bir tık daha sosyal medyaya önem vermeniz gerekiyor. Her mesaja dönmem mümkün olmuyor ama her mesajı okuyorum. Ben de tüm mesajlara toplu olarak storylerle ya da toplu mesajlarla cevap vermeye çalışıyorum. Böyle Radyo veya televizyon programlarında yaptığım röportajlarda dinleyicilerime sesleniyorum. Onlar benim için çok kıymetliler gerçekten.
Kendinizi 3 cümleyle tanımlayacak olsanız?
Tam bir Trabzonluyum. Yani hep şey derler yeni biriyle tanıştığım zaman ben gelmeden önce
ortamda “Seren’e dikkat et 10 dakika içinde Trabzon’a bağlayacak konuyu” falan böyle
diyorlarmış. Mesleğime aşığım yani onun dışında her mesleği yapmak istiyorum. Şu an iç mimarlık yüksek lisans yapıyorum. Farklı alanlara odaklanmayı seviyorum. Herhalde tek bir alana odaklanmak bana göre değil. Bu sayede sürekli kendimi keşfediyorum.
Son olarak, dinleyicilerinize bir mesajınız var mı?
Onların desteği bana en büyük motivasyon oluyor çünkü motivasyon olunca daha heyecanlı
projeler yapmaya çalışıyor, daha ne kadar mutlu edebilirim bunu düşünüyorum. Benim şarkı
söylemek istediğim, mutlu etmek istediğim çok insan var. Gaziantep bu arada çok güzel gerçekten iyi ki gelmişiz, ben Karadeniz müziği söylüyor olabilirim ama herkese hitap ettiğimi düşünüyorum çünkü Karadeniz müziği sadece Karadenizlilerin dinleyebileceği bir tarz değil. Türkiye’nin her yerinden mesaj geliyor ve bunu dinleyicilerim fazlasıyla hissettiriyorlar. Yaptığınız işten takdir almak gerçekten en büyük mutluluk, ben bunun hayalini kuruyordum ve bu hayali yaşıyorum. Sizlere de çok teşekkür ederim.
Röportaj: Serdar Demir – Gaziantep Radyo Kent