Batman Süper FM’in sevilen radyo programcısı Servet Özdemir ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıdan okuyabilirsiniz!..
İŞTE O RÖPORTAJ!..
Özcan BEYLAN : Servet Özdemir kimdir? Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Radyoculuga cok kücük yaşlarda ilgi duymaya başladım hatta bana alınan ilk hatırladıgım araba şeklinde oyuncak bir radyoydu belkide radyo aşkı burdan gelmiş olsa gerek. henuz lisedeyken şuan yayın yaptıgım radyoya iş başvurusu yaptım ve radyo sahibi Hasan ölük beyfendi bu cevheri görmüş olsa gerek bana yayın imkanı sundu. Bir Ramazan ayında sahur programı yapmakla ilk profesyonel yayın hayatım başlamış oldu. Yayından önce bir cem yılmaz’ken yayın esnasında nihat hatiboğlu vari yayın yapıyordum. nitekim daha sonraları kendimi dahada geliştirerek Batman dışında izmit istanbul ve Ankara olmak üzere Türkiyenin bir çok ilinde farklı radyolarda yayın hayatıma devam ettim. Radyoculuk dışında Ankarada Tonmaister Aranjörlük yaptım ve yine işimin bir parçası olarak Türkiyenin bir çok değişik ilinde eğlence organizasyonlarında gerek resident dj gereksede guest dj olarakda bir çok clubta performans gösterdim. ve halende aktif olarak devam etmekteyim.
Özcan BEYLAN : Batman Süper FM’deki programınızdan bahseder misiniz?
Programımızn ismi “servet özdemir’le laf lafı açıyor” bir nevi enerji yükleme noktasıda denilebilir çünkü program başladıgı andan sonuna kadar hareketli ritmik parçalar çalıyorum, Radyodan esprili derdi tasası yok gibi görünsede duygusal bir insanım bir slow parcada konusu gecen olaya kendimi kaptırdığım anlar oluyor, o yüzden çok fazla slowa yer vermiyorum.. Çalmam dediğim müzik türü arabeskRap tarzı parçalardır.
Özcan BEYLAN : Batman’da radyolara ilgi nasıl? En çok ne tür mesajlar alıyorsunuz? Ne tür şarkılara talep var?
Batmanda şuan 4 yerel radyo yayın yapmaktadır. Hepsininde kendine has kendine özgü dinleyici kitlesi vardır, özellikle Batman Süper Fm’in Batmanın ilk radyosu olması vesilesi ile çok sadık bir dinleyicisi vardır. Genelde istekler üzerine mesajlar gelir gecmişten günümüze”sıradaki şarkı” klişesi halen devam etmektedir. özellikle gündem şarkılar istenir onun dışındada eski dinleyicilerimiz hâlâ nostaljik eserler istemektedirler..
Özcan BEYLAN : Yerel radyoculuğun zorlukları ve güzellikleri neler?
Eskiden yani internetin yaygın olmadıgı zamanlarda radyo alternatifsiz bir iletişim aracıydı belkide bugünün bir çok evliliğine vesile olmuştur.. Radyocuların gizemi nerdeyse bir albüm yapmış sanatçı kadar merak uyandırırdı. Ta ki Facebook Twitter ve youtube’nin internet üzerinde hakimiyeti ele gecirene kadar. Artık her radyocunun bir internet sayfası yada facebook profili var ve merak edilen her sunucu anında resmi karşında.. İnternet demişken internetin cep telefonlarına girmesi ile birlikte radyo ve radyoculuk artık popüler olmaktan yavaş yavaş çıkıp yerini sosyal medyaya medya bırakmıştır. dinlenmek istenen bir şarkı en fazla dk sonra dinlenilebiliyor bu da radyo eskiden radyo dinleyici olan biri için artık alternatif bir secenek olmuştur.
Özcan BEYLAN : İleriye yönelik hedeflerinizde neler var?
Aslında her nekadar uzun yıllardır bu işi yapıor olsamda daha ilk günkü amator heyecanı hâlâ yayın başlarken hissediyorum ve hepte olacak ki bu da profesyonelliğin bir parçası sanırım.. Radyocu ile dinleyici arasındaki bir köprüdür radyo ve o köprüdeki bağların bilincinde olursa insan yayın yaptıgı hitab ettiği kitle üzerinde hakimiyeti o kadar çok olur. buna bağlı olarak hedef kitlemi hergecen gün büyütmeyi hedefliyorum. tabi bunu ben değil tüm bu işe gönül vermiş arkadaslar arzu etmektedir.
Özcan BEYLAN : Radyoculuğun günümüzdeki önemi hakkında neler düşünüyorsunuz?
Radyoculuk pekala gecmişten günümüze TV ile birlikte paralel bir iletişim aracıdır. yani biri görüntülü biri görüntüsüz ikisinin tek farkı görüntü. Son yıllarda buna internetinde eklenmesiyle yukardada belirttiğim gibi radyoculuk eski gizeminden çıkmıştır. Yinede radyo geniş kitlelere ulaşılabilmesi açısından hala öenmini korumaktadır
Özcan BEYLAN : Radyo programlarınızı TV’ye dönüştürmeyi düşündünüz mü hiç? TV programı yapmak ister misiniz?
Bu hedeflediğim bir proje yani medemki artık insanlar bizi merak ettiği an çıkarıp cepten internetten bulabiliyorlarsa o zaman neden bizlerde görüntülü olarak dinleyicilerimize ulaşmayalım.onların karşısına çıkmayalım
Özcan BEYLAN : Radyoculuk Hayatınızdaki Unutamadığınız Bir Anınızı Anlatır mısınız?
O zamanlar ben sabah programı yapıyordum. ve sanki tüm sunu arkadaslar anlaşmışçasına, telefon geliyor o diyor benim hastam var diğeri diyor benim cenazem var diğeri diyor benim işim var. derken bi baktım gece saat 12 olmuş. artık eve doğru yola çıktım ama gün boyu çaldıgım müzikler beynimde zonkluyor resmen ve yoğun bir jetlag etkisi hakim. yolda yürürken ne arkamdan gelen arabaları duyuyorum nede çaldıkları kornaları resmen tabiri caizse kafa bi milyon ve o dönemler batman biraz karışıktı gün gecmiyorduki bi ölüm haberi gelmesin. tamda o dönemde gecenin 12’sinde yolda sallana sallana gidiyorum ama nereye gittiğimi bilmiyorum derken yolu kaybettim ve nereye gittiğimden artık benimde haberim yok sanırım bi olay olmuş ve sivil polisler zanlıyı kovalıyorlarmış bende tam onların menziline giriyorum arkamdan bağrışmalar YAT YAT YAT bi döndüm arkama baktım bide ne göreyim bana silah doğrultulmuş duvara dön ellerini başının üstüne koy vs.. abi dedim nooluo hayırdır. kimsin necisin ne arıyorsun. dedim radyodan geliyorum hangi radyo dedim süper fm adın ne ? servet.. lan o servet senmisin o geveze savahtan beri başımızn etini yedin vır vır vır… :) evet dedim ve anladımki emniyette bendeymiş. sonra sagolsunlar beni eve bıraktılar. hiç unutamam o günü.
Özcan BEYLAN : Son olarak MüzikOnair hakkında neler söylemek istersiniz?
Radyoculugun alfabesi denilebilir aynı zamanda tüm radyo istasyonları ve radyoculara ışık tutan harika bir platform