Tolga Aykut: Gelişim ve Dönüşümün Işık Hızı Dönemindeyiz

Prodüktör Tolga Aykut, Mahzen Media’nın sahibi. Birçok başarılı şarkının altında imzasını rahatlıkla görebiliyoruz. Yaptıkları tüm işlerin trend olmasının sebebi, yaptıkları işi severek ve büyük bir hazla yapıyor olmaları. Güçlü bir ekibe sahip olan Tolga Aykut Müzikonair’dan Meryem Tanrıverdi’nin sorularını yanıtladı.

Merhabalar. Biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Kendimden bahseder miyim, zor bir soru.
Hayatımın kilit kavramları var. Bu kavramların en büyüğü elbette müzik. Sadece bir kavram denir mi sanmıyorum. Ömrümün kimyası müziktir. Bunu böyle betimleyince geriye sözcüklerin bir anlamı da kalmıyor. Çünkü hayatta hiç bir şey müzikten daha kapsayıcı bir dile tanıma sahip değildir. Güneş her gün başka bir şarkıyla doğuyor ve ben o şarkının en iyi performansını arıyorum. İnsanın aradığı duyduğu bulduğu çağırdığı iyi bir ezgiden daha kıymetli ne olabilir. Kendime hayata dair söyleyeceğim sadece güzel müzikler var. Daha ne olsun.

Genç yaşta sektöre girmenin iyi ve kötü yanları neler?

Sektör yaş sınırlaması ile anlatılamaz. Bu sektörün genci, yaşlısı yok. Bu sektörün ruhunu en iyi anlatacak öznelerinden biri bendim. İnsanlara kendi zevkinizi tanımaktan daha iyi bir tatmin yok diye düşünüyorum. Müzik beni bu kadar anlatıyorsa insanlara da onları anlatacak seçkileri prezente etmek, zamanla ulaştırmak, beğendirmek gerçekten çok zevkli. Yıllar ise bu sektörün en kıymetli değer takımlarından biri. Kocaman bir tabloyu düşünün. O tabloyu boyarken kullandığınız her bir rengi ve boya dokusunu kullanmayı yıllar içinde geliştiriyorsunuz. Her geçen zaman ustalığınızın kartelasını genişletiyor, büyütüyor. Sorunuza dönecek olursak, sektörde genç olmanın en büyük avantajı trendleri ve ana nüfus kitlesinin tercihlerini duygularını daha iyi tanıyabiliyoruz. Popüler kültürün tercih kodlarını bilerek insanların zevklerini şekillendirebilmek, yeni ezgiler tanıtabilmek inanılmaz bir zevk. Bu zevki, bu sektörde her yaşta tadabileceğim.

‘POPÜLARİTENİN TEK KOŞULU SANATÇININ ÖZGÜN OLMASI’

Mahzen Media olarak sanatçılara ne sunuyorsunuz?

Sanat yönetimi açısından, sanatçı ile kitlesi arasındaki bağı geliştirmek için yüksek performans sergilemeniz çok önemli. Bu şekilde “Sanatçıyı ve Sanatını” hakkıyla tanıtabilirsiniz. Bu da sanatçı için özel bir imkan sunmanın ilk adımı. Sonuçta sanatçının eserini insanlara ulaştırmasındaki tek köprü bizim gibi prodüktörler ve sanat yöneticileri. Bu köprünün zevk sahibi, istekli ve kitleyi tanıyan bir yapıya haiz olması şart. Bu anlamda iletişim çağında tanıtım performansınız sanatın en büyük gücü.

Bir sanatçıyla çalışma prensipleriniz, kriterleriniz nelerdir?

Bir sanatçıyla ortak zevk ve sanat ruhuna sahip olmalıyız. Sevmediğim benimsemediğim hiçbir şeyi insanlara önerecek cesaretim asla olamaz. Bir diğer önemli faktör ise özgünlük değeridir. Sanatçının tarifi açısından kurulan ilk cümlede özgün, farklı gibi sıfatları kullanabilmeliyiz. Bu zaten popülaritenin de tek koşuludur.

Hayatınızda zorlandığınız bir dönem oldu mu? Olduysa bu dönemi nasıl atlattınız?

Hayatın kendisi zaten zor bir olgu. Onu tanımak, yaşamak, anlatmak zorluğun kendisi. Ancak bu zorluklarla mücadele etmenin en estetik, en zevkli yolu da sanat ve müzikle mümkün. Bu açıdan şanslı biriyim. Çünkü mesleğim bu.

‘SANATI DESTEKLEYECEK FONLARIN ADİL KULLANILMASI GEREKİR’

Hızla gelişen ve değişen bu sektör sizi nasıl etkiliyor?

Gelişim ve dönüşümün ışık hızı dönemini yaşıyoruz. Müzik açısından bilişim dünyası tercihler ve yapıt çeşitliliği anlamında büyük imkanları sunarken, ciddi bir kirlenmeye de işaret ediyor. Eski devirlerden daha yüksek bir zevk ve seçicilikte olmanız şart. Bununla birlikte yüksek bir algı enerjinizi sürekli canlı tutmak zorundasınız.
Müzik ve gösteri sanatlarının bu hızlı koşullarda kendini yenilemesi veya güncellemesi çok önemli bir enerji. Bu enerjiyi süreklilik ve dönüştürücü gücüyle doğru eserlere kanalize etmeliyiz.

Dijital platformlar sanatçı ya da yapımcılara ana gelir kaynağı olabilecek güçte mi?

Unplugged çalışmalar, sahne performansları, hala ilgisi ve tüketimi yüksek mecralar. Ancak dijital sanat platformları ve performanslar pandemi döneminin de etkisiyle bambaşka hızlı bir sürece evrildi. Maddi kaynaklar açısından çeşitlilik ve farklılık arz etmekte. Ancak bir önceki tüketim alışkanlığının sağladığı maddi imkanları sağlayacak cüsseye henüz gelmedi.

Bir sanatçıdan beklenen verim ne olmalıdır?

Bir sanatçıdan beklenen verim derken, sanatının taşıması gereken özellikleri sıralamak yeterlidir diye düşünüyorum. Büyük kitleleri etkileyebilecek duygu ve derinliğe sahip olması gerek. Sonuçta popüler kültürün en büyük başarı göstergesi tanınırlık, bilinirlik. Bu özelliği kazanabilmesi için vurucu ve farklı ürünlere imza atması gerekir. Kısaca farklılığını özgünlüğünü sergileyecek eserlere imza atacak kabiliyette ve trendi yakalayacak yüksek eforda olması gerek.

Sizce ülkemizde müzik alanında ne gibi eksiklikler var?

Bu çağ ve teknolojide bir eksiklik tanımı olabilir mi emin değilim. Ülkemizin içinde bulunduğu kültür havzası müzik için inanılmaz büyük ve derin bir güce sahip. Ürün çeşitliliği, duygusal ve tarihsel zenginlik açısından bir sanatçı için inanılmaz bir değerler bütünü var ülkemizde. Sadece sanatı destekleyecek fonların adil kullanılması ve bunun doğru sanat eserlerine harcanması açısından doğru finansal enstrümanların geliştirilmesi gerekli. Yerel yönetimlerin sahip olduğu olanakları genç ve trend sanat akımlarına kanalize etmesi gerekir. Merkezi hükümetlerden bu destekleri beklemek biraz hayalcilik olabilir. Ama sivil toplum kuruluşları, bankalar, yerel yönetimlerin duyarlı ve destekleyici politikalar geliştirmesi şart. Doğru sanat yöneticileri ve prodüktörleri ile bu politikaların uygulanması takip edilmeli.

Son olarak bizleri sizden yana neler bekliyor, yeni projelerden bahseder misiniz?

Daha daha iyi, trend işler gelecek. Elbette çok özel top secret projelerimiz var. Çok yakında….